Popvirüs

Lale BARÇIN İMER‘‘Mest’’ olmanız için!Çok uzun sürmeyeceğini biliyordum... Elbette biraraya geleceklerdi ve geldiler... Amca ile iki yeğeninden oluşan Grup Gündoğarken, üç yıl sonra yeniledikleri eski şarkılarının yer aldığı ilginç bir albümle karşımızdalar... ‘‘Yaz Bulutları’’, ‘‘Rüzgar’’, ‘‘Bodrum’’ gibi şarkılar hiç de yabancınız değil değil mi? Grubun dört albümünden seçtiği, herbiri bir dönemimizi hatırlatan o güzelim şarkıların yer aldığı ‘‘Mest Of Gündoğarken’’ türüne ülkemizde pek rastlamadığımız bir çalışma. Parçalar özgün halleriyle değil tamamen yeni bir kimlikle doluyor kulaklarımıza. Albümün ilginçliğinin bir nedeni başta düzenlemeleri. İmza da Yunan müzisyen Nikiforos Metaksas'a ait. Bununla da kalmıyor... Caz dünyasının ünlü ismi Can Kozlu ve Oğuz Büyükberber de var albüme el atan isimler arasında. Sonra Türk Sanat Müziği yorumcularından Hasan Esen, bas gitarda Çağlayan Yıldız, ‘‘Rüzgar’’ isimli şarkıda İlhan Şeşen'in duet partneri olan Yunan sanatçı Vasiliki Papageorgiou ve yine Yunanistan'dan gelen buziki ustası Nikos Krallis, ‘‘Mest Of’’a emeği geçenlerden. Sonuç derseniz, çok başarılı akustik bir sound, daha da önemlisi şarkılar daha zengin, daha güçlü ve daha anlamlı bakıyor dinleyiciye... Bütün bu ‘‘titizlenmeler’’den anlıyorum ki grup olaya, ‘‘Eski şarkıları attırıverilim, nasıl olsa tutar’’ zihniyetiyle yaklaşmamış. Ortada ciddi ve önemli bir çalışma var. Hep diyorum ya, madem yeni birşeyler kolayca üretemiyoruz, o halde elimizdekileri değerlendirelim, diye, işte Grup Gündoğarken'in yaptığı bu... Tabii gönül bu grubun yeni şarkılar da üretmesini diliyor ama ellerindeki ‘‘maden’’i başarılı bir biçimde ‘‘yeniden parlatmayı’’ bilmeleri de kutlamaya değer... Günler uzuyor, güneşi daha çok görüyoruz, dahası önümüz yaz! ‘‘Mest Of Gündoğarken’’i dinlerken ‘‘duygularınızın’’ usul usul yeşermeye başladığını hissediyorsunuz. Eski parçaları gelişigüzel albüme alıp ‘‘Best Of’’ diye ‘‘yutturulan’’ onca albüme çok iyi bir cevap ‘‘Mest Of Gündoğarken’’. Şu isimdeki ince hicive baksanıza...Şimdi oldu Kenan Son günlerde gözüme giren pek çok şarkı ve klip var... Bunlardan biri de Kenan Doğulu'nun ‘‘Gelinim’’ isimli şarkısı ile ona çekilen klip. Doğulu, üçüncü albümünü çıkaralı iki yıl oldu, ama demek ki albümünün henüz ‘‘işi bitmemiş’’... Kenan yetenekli ve çok güzel şarkılar üretebilen bir müzisyen, bu nedenle de kendisinin öyle ara single'lara, ‘‘ara reklamlara’’ hiç ihtiyacı yok, diye düşünüyorum. Yani, Kenan'ın ‘‘10. Yıl Marşı‘’’ gibi bir single’a hiç ihtiyacı yoktu. Gençlere eli yüzü düzgün, kalite seviyesi yüksek şarkılarıyla daha büyük hizmetler verilebiliniyordu çünkü... Evet, Kenan ‘‘Gelinim’’ şarkısıyla turnayı gözünden vurdu. Yürekleri içten fethetti. Demek ki eskimiş albümdeki bir şarkıyla da ‘‘gündeme gelinebiliniyormuş’’... Çünkü Türk müzik piyasasında artık albümler değil ‘‘şarkılar’’ başarılı oluyor. Şarkı çok güzel ve klip ‘‘romantizme acıkmış’’, üstelik de ‘‘gelinleri’’ pek seven Türk toplumunu fazlasıyla etkiliyor doğrusu. Kenan'ın ‘‘Gelinim’’ gibi daha pek çok şarkısı var... Ah bir de şu ‘‘ailenizin sanatçısı’’ ile ‘‘haydi eller yukarı’’ muhabbetini bir bırakabilse... ‘Sticker’ların yeri Şu bandrol sticker'ları uzun zamandır canımı sıkıyor. Koskoca kasette ya da CD'de sanki hiç yer yokmuş gibi tutuyorlar sticker'ı tam kapağın üstüne oturtuyorlar... Benim göz estetiğimi bozuyorlar. Çıkarmaya çalışıyorum, ama bu sefer de izi kalıyor. Bunları yapıştıranlar daha uygun bir köşe bulamazlar mı? Mesela albümün kapağına değil de arkasına koysalar..