Polo sosyetesiyle bir gün

Güncelleme Tarihi:

Polo sosyetesiyle bir gün
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2014 01:47

İngiltere’ye gittim, West Sussex’te bulunan Cowdray Park Polo Kulübü’nde geleneksel St.Regis International Cup’ı izledim. Atlar muazzamdı, polo oyuncuları da öyle. Ama işi ‘krallara layık’ yapan seyirciydi.

Haberin Devamı

St. Regis Hotels&Resort, Türkiye’deki ilk otelini İstanbul’da açmaya hazırlanıyor. Lüks konaklama anlayışına farklı bir boyut getiren otelin bir de geleneksel kupası var. Bu turnuvaya davet edildiğimizde ilk sorum “Kimler katılıyor?” oldu. Cevap ilginçti: Kate Middleton’ın arkadaşı Astrid Harbord! Pardon arkadaşı olsa iyi, hem de en yakın arkadaşı. Takdir edersiniz ki bu Birleşik Krallık için pek mühim bir hadise. Gittik, uçsuz bucaksız bir yeşilliğin ortasına düştük. Sahanın kenarında poloseverler piknik havasında maçı izlemekte. Biz ise sosyetenin bulunduğu, biraz da loca diyebileceğimiz bölümde yerimizi alacağız. Tabii ki şampanyayla karşılandık. İçeri girer girmez “Yok artık!” nidalarıyla etrafımızdaki güzel hanımlar ve yakışıklı beyleri seyre daldık. Atlar ikinci plandaydı ki, onlar da geldiler. Ve sahneyi devraldılar.

Sihirli güzellik

Haberin Devamı

Elimde cep telefonum, kimin fotoğrafını çeksem az. Bazılarını tanımıyorum ama ‘biri’ olduklarından da bir o kadar eminim. Ah işte tanıdık bir sima. İngiltere’ye damat gelen ünlü oyuncu Stanley Tucci - ki Şeytan Prada Giyer’de kendisine bayılmıştık- ve eşi Felicity Blunt orada. Farkında olmadan bana bir pozlar vermeler. Kimselere koklatmadım fotoğraflarımı. Bu beyaz şapkalı, elinde leopar desenli bastonu olan etkileyici kadın da kim... Tabii ki Avrupa iyi niyet elçisi Bianca Jagger. Siz kendisini Mick Jagger’ın eski eşi olarak da hatırlayacaksınız. Ünlü oyuncu Ana Friel, barones Amber Nuttall, dizi oyuncusu Laura Carmichael, oyuncu Jeremy Irvine, oyuncu Cara Theobald, müzikal yıldızı Samantha Barks, İngiliz oyuncu ve müzisyen Richard Fleeshman, İrlandalı ünlü sunucu Laura Whitmore, sunucu Lilah Parson, ünlü model Jade Parfitt, ünlü DJ Jack Guinness, fotoğrafçı Alistair Guy, sunucu Laura Jackson, oyuncu Ophelia Lovibond, modacı William Banks Blaney, tasarımcı Martha Ward... Ve işte sonunda gördüm, Kate Middleton’un yakın arkadaşı Astrid Harbord da oradaydı. Bir dedikodu; aslında kendisi Prens Herry’nin eski sevgilisiymiş. Bu iş beni paparazzi yapacak korkarım.
Şıklık meselesine gelince... Tüm kadınlar topuklu ayakkabıları üzerinde ve uçuşan elbiselerin içinde kendilerini epey rahat hissediyor gibiydi. Ancak bu güzelliğe kavuşmak için günlerce öncesinden hazırlık yaptıklarından en ufak bir kuşkum yok. Taç sahibi insanların başlattığı bir sporun seyircisi olmak kolay değil ne de olsa. Şampanya kadehleri havada çarpışırken, atlar da sahada tepişiyordu. Bir küçük topun peşi sıra heyecanın doruk noktasına gittik, geldik. Tavsiye edilir.

Haberin Devamı

NE İÇMELİ?
Bloody Mary: İlk kez 80 yıl önce St. Regis New York’ta hazırlanan kokteyl...
NE GİYMELİ?
Erkekler: Mümkünse dar kesim bir takım elbise. Mutlaka beyaz gömlekle taçlandırılmış bir stil. Siyah güneş gözlükleri. Eğer spor şıklıksa mutlaka açık renkler...
Kadınlar: Melekleri andırabileceğiniz uçuşan elbiseler. Topuklu ayakkabılar. Yuvarlak büyük gözlükler. Kolun altında taşınan clutch’lar.
NE İSTENMELİ?
St. Regis Butler’ları: The St. Regis Butler (uşak) hizmeti markanın en yüksek hizmet standartlarını sağlamak konusundaki bağlılığının bir manifestosu. Butler, kişisel asistan gibi hizmet veriyor. Misafirlerle hem yüz yüze hem de iPhone veya Blackberry’leri aracılığı ile elektronik olarak etkin iletişim kuruyor. Pek çok yabancı dil konuşuyorlar. St. Regis New York’taki butler’ların 38 yabancı dil konuştuğunu duyunca küçük dilimi yuttum. Onlardan her şey isteyebilirsiniz. Unutulan bir seyahat eşyasından, mükemmel ütülenmiş bir takım elbiseye veya akşam okuması için favori bir kitabın getirtilmesine kadar... Günün hangi saati olursa olsun.
KİMİNLE TANIŞMALI?
Nacho Figueras: Size burada kimsenin yakışıklılığını anlatacak değilim, fotoğraf her şeyi anlatıyor zaten. Fakat bir polo maçından, o müthiş İngiliz atlarına hâkimiyetiyle Nacho Figueras ve oğlu Hilario’yu izlemeden ve mümkünse tanışmadan dönmeyin derim.
NEYE KATILMALI?
Çimleri düzeltin: Polo maçı epey heyecanlı geçiyor. Atlar o kadar hızlı ki, sizin de kalp atışınız ister istemez yükseliyor. İkinci maça geçmeden, prensesin arkadaşı da olsanız, çok ünlü bir aktrist de mutlaka sahaya iniyor, çimleri ayaklarınızla düzeltiyorsunuz. Bunu yaptım ve çok eğlendim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!