Plansız belediyecilik...

Güncelleme Tarihi:

Plansız belediyecilik...
Oluşturulma Tarihi: Eylül 18, 2006 17:38

Eğer sol partiler eski kafalarını değiştirmezlerse, Melih Gökçek her zaman banko. Temelli belediye başkanı olur ileride.

Hani 27 Mayıs İhtilalinin bazı albay ve paşaları hayat boyu “Tabii Senatör” seçilmişlerdi. Basın, bu senatörlere “Temelli senatörler” adını takmıştı.

Gökçek de aynen öyle “Temelli belediye başkanı” yani.

Bu Melih Gökçek’in yaptığı hizmetlere akıl erdirmek zor.

Param yok diye ağlar, bir yandan başkentin altını üstüne getirir, ana yolları genişletir, yer altı geçişlerini arttırır.

Bir yandan devlete olan borcunu ödemez ama şehri güzelleştirme uğruna har vurup harman savurarak plan ve programsız işlere atıldığını duyarız, görürüz.

Örneğin yurt dışında getirtilen ve dünya kadar doların çarçur edildiği ithal ağaçlar vardır ki, dikilmesiyle kuruması bir oldu.

Yani dikilen ağaçlar tutmadı.

Peki parası?

Kimse bilmiyor. İthal eden firma parasını aldı mı, almadı mı?

Aldı ise tutmayan ağaçlara ne ödendi?

Kimse bilmiyor, hiç bir denetim mekanizması da bunun hesabını bırakın, sorusunu dahi soramıyor.

Kış geldi gelecek derken Ankara birden inşaat alanına döndü son bir ay içinde.

Trafik yönleri değişti.

Esenboğa yolu yılan hikayesine döndü.

Şehir içinde özellikle Çankaya, Kavaklıdere ve Gaziosmanpaşa’da dev borular yollara yığıldı.

Bir yandan kazılıyor, bir yandan kamyonlar yeni malzemeler çekiyorlar bu alanlara.

Tozdan göz gözü görmez durumda.

Ama halk ne yapıldığını dahi bilmiyor.

Eksik olmasın büyük, ulusal gazetelerimizin Ankara ekleri de başkan Gökçek’en tek soru yöneltmiyorlar:

“Başkan ne yapıyorsun, ne amaçla yapıyorsun, bunlar ne zaman bitecek?” diyen yok.

Gazeteler sormazsa vatandaş nasıl ulaşacak Gökçek’e?

Mümkün değil.

Metro ihalesi orta yerde kaldı.

İnşaat bir aşamaya kadar sürdü, sonra yarım kaldı.

Kimse birşey sormuyor?

Bazı hizmetler alelacele yapılıyor, aniden yön değiştiriyor ama neden böyle oldu diyen yok.

Çomaksız köy gibi.

Plan program olmadan, ve de çok süratle davranan Melih Gökçek, devamlı oy yuvaları varoşlara hizmet götürerek puan toplamaya çalışıyor.

Çalışıyor ve oyları da topluyor yani.

Fakir fukara babası diye anılıyor anılmasına.

Belediyenin denetlenmeyen gelirlerini verin benim emrime, bu paraları fakir fukaranın hizmetine sununca ben de “ fakir babası” diye ün yaparım yani.

Plan yok. Program yok. Denetim yok. Soru soran yok. Hesap soran hiç yok.

Bu yok dediklerimin hepsinin yok olduğunu sanmayın.

Resmiyette hepsi vardır.

Yani kayıtlara bakıldığında, belediye meclisindeki zabıtlar okunduğunda, alınan ve oylanan kararlar incelendiğinde hepsi kitabına göredir.

Ama uygulamaya gelince “ben yaptım, oldu” misali hizmetler bunlar.

Helâl olsun...

Ne diyelim!

Sezai Bayar

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!