Güncelleme Tarihi:
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Afrika gezisini izleyen bir grup Türk gazeteciye yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi:
“Eskiden dağ, İmralı’nın elindeydi. Şu anda kendisine sorarsan o yine “dağ emrinde” diyor ama dağda bir bölünme var. Bir tanesi şiddet yanlısı, bir tanesi de şiddeti farklı şekillerde değerlendirerek İmralı ile kontağı olan bir yanı var. Kendi aralarındaki mutabakat üzere oraya bu iki kişiyi (Ahmet Türk ve Ayla Ata Akat) gönderdiler. Şimdi eğer müzakere edilen başlıklara sadık kalırlarsa bu süreç devam eder. Ama kalmazlarsa biz bunu devam ettirmeyiz.
VURMAMA SÖZÜ
Şu kadarı gitsin şu kadarı geride kalsın. Böyle birşey olmaz. Ha biz onlara neyi garanti edebiliriz. Bunlar önce biliyorsunuz bazı denemeler oldu. Sınır boylarında bunlara vurgun yapıldı. Biz buna elimizden geldiğince müsaade etmeyiz. Çünkü burada eğer bu işe böyle bir söz veriyorsa, onlar da ülkemizi terk ediyorlarsa, terk edeceklerse, silahlarını da bırakmak suretiyle bir ülkemizi terörden arındırma noktasında böyle bir şeye bizler muvafakat ederiz. Atılan adım budur. Daha önceki çıkışlarda bazı operasyonlar yapıldı. Silah bırakarak yapacakları çıkışlarda bu tür şeylere müsaade etmeyiz.
Onlar çok ciddi bedel ödüyorlar. Bu bedeli ödemekten kurtulacaklar. Şu anda onların dağdaki hayatı normal mi? O çekilir bir hayat mı? Şimdi bu hayattan kurtulup belki normal bir hayatı benimsiyorlar ve ona dönecekler. Bütün bunlar sadece Türkiye için geçerli değil, Kandil için de Mahmur kampı için de geçerli.
ANADİLDE EĞİTİM GÜNDEMDE DEĞİL
(Takvim nasıl işleyecek, 2013 sonuç yılı olur mu) Bu tür şeylerde belirgin bir takvim olmaz. Bir şey söyleyemem. Ama yol haritası bizim belirlediğimiz hedefleri yakalamaya yöneliktir. Biz belirlediğimiz hedeflere ulaşıncaya kadar süreci devam ettireceğiz. Anadilde eğitim diye şu anda masamızda verilmiş herhangi bir şey sözkonusu değil. Böyle bir gündemimiz de yok. Ülkemizde bölünmeye vesile olabilecek bu tür fırsatları veremeyiz.
ODASINA TELEVİZYON KONULUYOR
Öcalan’a ev hapsi diye bir olay sözkonusu değil. Bu konuda herşey kesinleşmiştir. ve Öcalan’ın konumu, yeri herşey bellidir. Öcalan’ın kaldığı yer 12 metrekarelik bir odadır. Radyosu vardı, şimdi o radyoyu televizyon ile değiştirecekler. Ben talimatı vereli epey oldu. Bir televizyonu oraya koyun dedim.
(Terörün bitirilmesi konusunda umutlu musunuz?) Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Umudumu devam ettiriyorum. Örgüt 2012’yi final yılı ilan etmişti ama aradıklarını bulamadılar.”
İnanırsam savunurum
(MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın yıpratıldığı iddiası) MİT’e yapılmak istenen operasyonlar karşısında kendisini sahiplenen bir Başbakan olması kendisini güçlendirmiştir. İnandığım bir insanı sonuna kadar savunur yanında ve arkasında dururum. MİT bana göre çok ciddi bir değişim yaşıyor. Artık bir statüko anlayışının hakim olduğu MİT’ten çıkıyor, şimdi sürekli güncellenen ve sürekli bunu yaparken de artık fosil anlayışları bir kenara koyan ama dinamik yapıyı koruyan yapı var karşımızda.