Pırlanta yapımından aşk şarkısı yazarlığına

Son günlerde bir ‘Üzüm’ yiyoruz ki… Hayır, bildiÄŸimiz yaz meyvesi deÄŸil yediÄŸimiz… Duygu ‘Üzümleri bu. Ferhat Göçer’in yorumladığı, bizim de salkım salkım anılarla tattığımız duygu ‘Üzüm’leri!  Â

‘Üzüm’ ÅŸarkısından önce yaptığı, Yonca Lodi’nin yorumladığı ‘Emanet’ ÅŸarkısının sonrasında kalbimizi, duygularımızı ona ‘Emanet’ ettik. Ama O, ‘Emanet’e hıyanet etti ‘Üzüm’ ÅŸarkısını yaparak! Bir ÅŸarkı yaptı, herkese üzümleri yedirdi. Hem de salkım salkım duygu üzümlerini…  ‘Üzüm’ü, ‘Emanet’i, bu ÅŸarkıların kaynağı olan aÅŸkı konuÅŸtuk Zeki’yle. Â

‘Kişinin kendisi aşk. Aşk, onun yanındaki seni sevmektir. Aşk güzel ama aşk acısı daha güzel’ diyen Zeki Güner’le daha neler konuştuk neler…

İÇİMDE BÄ°R ÅžEY VAR, BENDEN BAÅžKA DÜŞÜNEN, KONUÅžAN!           Â

Milyonlarca kişi, Ferhat Göçer’in yorumladığı ‘Üzüm’ şarkısıyla tanıdı. Ama onun önc esinde Yon ca Lodi’ye verdiğiniz ‘Emanet’ şarkısı var. Onun da öncesinde Işın Karaca ve Niran Ünsal’a verdiğiniz şarkılar… Şiirler yazmaya ne zaman ve nasıl başladınız?

Kendimi bildim bileli yazıyorum ben. İçimden geldiği gibi, sonsuz bir özgürlükle... Yazdıklarımın ölçülü ve uyaklı oluşunu bile sonradan fark ediyorum mesela. O kadar bilinç dışı yazıyorum yani. Sanırım gerçekten içimde bir şey var benden başka düşünen, konuşan ve bunları çok kurallı yapan.

Bunların ÅŸarkı sözüne dönüşmesi nasıl oldu?  Â

Yazdıklarımın şiir olduğunu hiç bir zaman düşünmedim. Şiir olarak okuduğumda da etki bırakıyorlardı ama melodi ile güçleri katlanıyor. Dolayısıyla ben şarkı sözü yazıyorum diyebiliyorum. Her sözümün içinde melodi gizli olduğunu söyler besteleyen arkadaşlarım...

Bu anlamda sizi ilk keşfeden kimdir ve nasıl…

Beni ilk ben keşfettim desem… (Gülümsüyor) Bence insan kendini en iyi keşfedecek kişidir. 6 yıl kadar önce Sezen Hanım’la (Aksu) tanıştım bir İzmir konserinde. Kendisine yazdıklarımdan bahsettiğimde, bu ülkede herkesin söz yazdığını, herkesin albümü olduğunu… ‘Bu anlamda kendimi farklı mı hissediyorum’ sorusunu duydum.

SEZEN AKSU’YA BİR ÖMÜR ŞÜKRAN DUYACAĞIM. ÇÜNKÜ KALBİME ÖYLE GÜÇLÜ BİR ŞEY KOYDU Kİ…

O ana kadar kendinize bu soruyu sormamıştınız belki de.

Aynen… O ana kadar gerçekten de kendime bu soruyu sormamıştım. Farklı olmak sanırım en büyük gerekliliklerden biriydi. Sezen Hanım’a bu anlamda bir ömür şükran duyacağım. Çünkü kalbime o gün öyle güçlü bir şey koydu ki, onun verdiği hırsla ve azimle bazı şeyleri başarmam daha kolay oldu. Gelelim başarımda ki büyük mimara… Bu kişi sevgili Işın Karaca’dır. Kendisini bana inandırmak zaman aldı tabi ama her şeye değdi.

Işın’a kendinizi inandırmak neden zaman aldı?

Çünkü Işın Karaca gibi her şeyin en iyisine alışmış bir solistle çalışmak için gerçekten çok başarılı olmalısınız. Tatmin etmelisiniz. Bu anlamda bunu başardığımı düşünüyorum ki, ‘Uyanış’ başta olmak üzere 7 şarkısında bana yer verdi. Sevgili Işın Karaca hayatımda çok başka bir yerde. Bu yüzden sanırım ben de onun hayatında öyle bir yerdeyim. Son albümünün isim babası oldum mesela, ‘Geçmiş, Geçmemiş Hiç!’ derken... Konu Işın Karaca olunca çok özel hissediyorum kendimi ve o da çok özel bende...

Yaptığınız besteler ve yazdığınız şarkı sözleri dışında kimdir Zeki Güner? Sizi tanımak istersek…

Zeki Güner, İzmir doğumlu. Eğitim olarak müzikle alakasız eğitimler alıp düzeni oturmuş hayatına ikinci bir hal yaratıp baştan başlayacak kadar korkusuz. 8 yaşında kanunla içine girmiş olduğu müziği keşfederken kendini de keşfeden biri.

HİÇBİR ŞEY BULAMAZSANIZ RÜZGARLA DANS EDEN AĞAÇLARIN SESİNİ DİNLEYİN!

Siz aslında İstanbul’a gelmeden önce pırlanta işiyle uğraşmışsınız. Pırlantadan müzik sektörüne… Her sektörde zorluklar vardır evet ama bu iki sektörün avantajları ve dezavantajları neler diye soracak olursam…

Bence ikisi de çok özel meslekler. İkisi de doğanın armağanı... Müzik de tabiatın içinde saklı. Hiçbir şey bulamazsanız rüzgarla dans eden ağaçların sesini dinleyin ne kadar güzel şarkılar var içlerinde. İkisinin de avantaj ve dezavantajları var. Ama benim kalbime en yakın olanı müzik. Bu yüzden yola bu şekilde devam edeceğim.

İzmir’den İstanbul’a gelişiniz nasıl oldu?

Hafta sonu için Işın Karaca’ya gelmiştim. Bir gecede karar verdik ve bir hafta da taşındım. 3,5 yıl oldu. Ama nasıl geçtiği konusunda hiç bir fikrim yok. Tek delilim şarkılarım. (Gülüyor)

Niran Ünsal ve Işın Karaca’ya şarkılar verseniz de, Ferhat Göçer’e verdiğiniz ‘Üzüm’den önce Yonca Lodi’nin yorumladığı ‘Emanet’ ile milyonların kalbini emanet aldınız. ‘Emanet’ sizin için dönüm noktası oldu adeta. Yonca’yla tanışmanız ve onun bu şarkıya karar verişi…

Biz sevgili Yonca Lodi ile aynı sitede komşuymuşuz ve bundan bir haber yaşıyormuşuz.  Ortak bir arkadaşımız çıktı. Ben de Yonca Lodi’ye çok uygun bir şarkım olduğunu, kendisine sakladığımı söyledim. Sohbet sırasında bunu anlatırken bir anda Yonca Hanım’ı aradı ve birkaç saat sonra Yonca Lodi bendeydi. ‘Emanet’i iki defa dinledi ve ‘Bu benim’ deyip aldı. 2 ay sonra da ‘Emanet’ dinleyiciyle buluştu. En özel şarkılarımdan biri ‘Emanet’ ve bu şarkıyı gözüm kapalı Yonca’ma ‘Emanet’ ettim. Onu bir ömür hak ettiği gibi taşıyacağına eminim, Yonca bu camiadaki en vefalı dostlardan biri ve en özel seslerden biridir. İyi ki tanışmışız onunla.

‘Emanet’ şarkısı alıp götüren duygusal ve derin şarkılardan… Bu şarkının sihri nedir sizce? Şarkının yazarı ve bestecisi olarak…

Şarkının sihri, unutulan cümlelere inat unutmamamız gereken şeyler olduğunu söylemesi bence... Ve ‘Aşk ömürlük olmalı’ teması. Şimdikiler gibi üç günlük değil...

SINIR VARSA O AŞK DEĞİLDİR!

Ah ne kadar da doğru dedin Zeki, bu konuda. ‘Emanet’ şarkısında; ‘Hadi kalk gel bul bir bahane, birazcık heves, biraz cesaret…’ diyor. Aşkta cesaret sınırı nereye kadar…

Aşkla ilgili hiçbir konuda sınır olduğunu düşünmüyorum ben. Sınırlar başka her şeyde geçerli ama aşkta değil. Sınır varsa bir yerlerde o aşk değildir zaten başka bir şeydir. Cesaret sınırı da bu yüzden şurada başlar burada biter diyebilmem mümkün değil.

 ‘Üzüm’ şarkısında; ‘Aynı rüzgara vurgun iki yelken. Aynı salkımda ayrı iki üzüm’ Burada anlattığınız ince mesaj…

Hayatımız aynı yönde gidiyor. Her zaman birbirimizi göreceğiz bir şekilde birbirimizden haberdar olacağız. Bir salkımdaki üzüm tanelerinin yakın duruşu kadar hatta!

Aynı şarkıda ‘Herkesin gidenleri var, kalanları var’ diyorsunuz. Aşk bitiminde gidenlerden çok kalanlar acı çekiyor, perişan oluyor değil mi daha çok?

Aslında ben orda gidenlerimiz var ama yanımızda kalanlarımız da var demek istedim. Kıymet bilmek gerek ve bu başımıza gelenler asla bize özel değil. Bunlar herkesin verdiği savaşlar.

Ferhat Göçer’in albümünde Sezen Aksu ve Nazan Öncel ile bir arada olmak…

O albümde çok büyük iki isim var; biri sevgili Sezen Aksu diğeri de sevgili Nazan Öncel. ‘Üzüm’ün başarısı bu değerli iki isimle aynı albümde olmamın şans olmadığını ispat etti diye düşünüyorum. En başta da kendime… Çünkü başarılı olduğunu, insan önce kendisine ispat etmeli. Bu onuru dilerim nice albümde yaşarım.

AŞK, ONUN YANINDAKİ SENİ SEVMEK DEĞİL MİDİR?

Pırlantadan kelimeleri parlatarak yazdığınız şarkılara uzanırsak… Biri ten de parlayarak izini bırakırken diğeri duygulara ve kalplere izini bırakanlardan… Peki sizin kalbinizde iz bırakan… Böylesine güzel, derin ve özel şarkılar yazdıran… Nasıl biri izini bırakır kalbinizde?

Karşımdakinin bende iz bırakabilmesi için inanılmaz şeyler yapmasına gerek yok. Benimle alakalı bir konu bu. Aşk, onun yanındaki seni sevmek değil midir?

Aslında iz bırakanların değil, bizim, kalbimize bıraktığımız izdüşüm değil mi aşk? Yani sevenin kalbinde yaşattıkları aslında, sevilenim değil! Yanılıyor muyum?

Aynen öyle... Aşk karışık ama bir o kadar da sade görünümü olan bir şey. Kişinin kendisi aşk. Çizdiğimiz bir resim.

AŞK, CEVAP ARAMAKLA GEÇEN SORULARLA ARANILAN ADRES GİBİ!

Aşk şarkıları yazarak bizi vuran Zeki Güner’e, ‘İçimdeki büyük yangınların adı, sen benim şehrimdeki sokakların adı’ dediğimiz aşkı sormazsam olmaz değil mi? Neler hissettirir, neler yaşatır size aşk?

Aşk herkes gibi beni de uçuran bir şey. O an asla ‘Kanatlarım var mı’ sorusunu sormam. Uçup uçmak istemediğimi sorarım kendime. Genelde ‘Uç’ der içimdeki ses. Ben de yüksekten önce kendime sonra ona sonra da aşka bakarım. Bu defa da düşüp düşmemek girer devreye. İşte aşk bu! Cevap aramakla geçen sorularla, aranılan adres gibi.

AÅžKTA MANTIK ARAMAK SAMANLIKTA Ä°ÄžNE ARAMAKTAN FARKSIZ!

Aşk deyince akan sular duranlardan mı sizin için yoksa bir yerde mantık mı…

Kesinlikle tüm akan suları durduranlardanım. Mantık aramak samanlıkta iğne aramaktan farksız. (Gülüyor)

AÅžK Ä°MKANSIZ OLURSA TADINDAN YENMEZ!

Gerçi aşkta duygular ve huzur bir arada olmuyor değil mi? Aragon’un dediği gibi neden ‘Mutlu aşk yoktur’ sizce?

Gülerken ağlamak gibi bir şey. Ya da tam tersi... Aşk güzel ama aşk acısı daha güzel sanırım. Hele bir de imkansız olacak ki tadından yenmez!

‘Eğilmeden bükülmeden yol alamaz aşk asla’ şarkıdaki yazdığınız bir cümle. Eğilip bükülerek yol almak aşkta – sevgide kalıcılığı ve değeri arttırıp, aşkı olgunlaştırmak yerine bitiş noktasına getiriyor insanları çoğu zaman. Bunun nedeni…

Ben buna katılmıyorum pek. Bitiş noktasına getiren başka bir şeyler vardır o mevzuda. Eğilmek ve bükülmek tarafların fedakarlık yapmasının ne kadar gerekli olduğunun bir neticesi. Aşk ancak böyle uzun ömürlü olabilir demek istedim ‘Biz Bu Değiliz’ şarkımda.

ÅžARKI YAZMAZSAM SIYIRABÄ°LÄ°RDÄ°M!

Aşkı herkes farklı yaşıyor ama bitişindeki acılar aynı. Ayrılık acısını nasıl atlatıyorsunuz, şarkılar yazmaktan başka?

Ben bu konuda çok şanslıyım ki şarkı yazıyorum. Yoksa sıyırabilirdim kesin. Bu yüzden yazmaya başladım zaten. Son nefesime kadar da yazacağım yoksa hayatı hafifletebilmem hele ki ayrılığı mümkün değil.

ACI ÇEKMEYE ÇOK MEYİLLİYİZ. SEVİYORUZ ACIYI KEDERİ BİZ. ONSUZLUKTA ONU ARAMAK KADAR GÜZEL BİR ŞEY VAR MI?

Aşk mutluluk yerine çoğu zaman acı veriyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Çünkü acı çekmeye çok meyilliyiz. Seviyoruz acıyı kederi biz. Onsuzlukta onu aramak kadar güzel bir şey var mı? Onunla fark edemediklerini onsuz fark etmek bunları tek tek keşfetmek çok güzel şeyler. Acı diyoruz adına ama neye kime göre bilemiyorum.

SEVDİĞİMİZ, KALBİNİ BİZE EMANET BIRAKTIYSA ZATEN BİZİM OLMAMIŞTIR!

‘Kalbin ömürlük bende emanet’ dediğimiz ama anlamayan ‘Emanet’leri ne yapmak gerek peki? Hıyanet mi etmeli yoksa başka şeyler mi yapmalı?

Sizi anlaması gerekmiyor bence karşı tarafın. Ama anlatmak zorundayız yaşadıklarımızı değil mi?

E yani, anlatabilsek fena olmaz hani.

Değil mi? Emanet asla sizin olmayacak bir şeydir zaten. Ki sevdiğimiz kalbini bize emanet bıraktıysa zaten bizim olmamıştır ve olmayacaktır.

HERKESÄ°N HÄ°KAYESÄ°NÄ° DÄ°NLEYEREK CEBÄ°MÄ° DOLDURUYORUM!

Şarkılarınızı yaparken, yaşadıklarınız mı besliyor sizi yoksa yaşayamadıklarınız mı?

Önce yaşadıklarımdan yola çıkıyorum sonra gözlemlediklerimden… Herkesin hikayesini dinlerim cebimi doldururum ben. Birçok sanatçı dostum bu benim hikayem der mesela yeni bir şarkımı dinlerken.

Yonca Lodi’nin çıkacak olan yeni albümünde bir şarkınız var ki... ‘Düştüysek kalkarız’ Aşkta da düşüyoruz, hayatta da… Aşkta ve hayatta düştüğünüzde, nasıl ve neler yaparak ayağa kalkıyorsunuz?

‘Öldürmeyin her acı, seni daha güçlü kılar’ diye bir söz vardır. Düşe kalka büyümedik mi çocukken? Büyüyünce kalkabileceğimizi unutuyoruz. Sadece düşmekle ilgileniyoruz. Bu yüzden yaptım o şarkıyı. Ve Yonca’mı da kayırdım biraz. Son yılların en dikkat çekici en sevilecek şarkılarından biri olacak temennisindeyim. Yoncamla ‘Emanet’ şarkısıyla çağırdığımız sevgilileri bu defa başka bir sürpriz bekliyor.

Yine yapacaksın yani bu şarkıyla da, bizi derinden etkileyerek. Siz yazdığınız şarkılarınızla biz de yaşadığımız aşkları, acı tatlı anıları hatırlatarak derin izler bırakıyorsunuz.Peki siz de derin izler bırakan, en sevdiğiniz şarkılar hangileri?

Sezen Aksu’nun tüm şarkıları bende derin izler bırakmıştır.

Peki ‘Bu beni anlatıyor’ dediğiniz kendi şarkınız hangisi?

Emanet...

Atilla Özdemiroğlu’nun bestelerine söz yazıyorsunuz şimdilerde. Onun bestelerine söz yazmak, onunla çalışmak neler hissettiriyor?

Attila Bey’in notalarıyla buluşmak yıllarca beklediğiniz sevgilinizle buluşmak gibi. Heyecanımı inanın rihter ölçeğiyle ölçüyorum. Çok şanslıyım ile başlayan cümlelerle uyanıyor ve uyuyorum. Attila Bey, bu coğrafyadaki en değerli yapı taşlarından biri.

SEZEN AKSU’YLA ÇALIŞIRSAM, HEYECANIMI RİHTER ÖLÇEĞİYLE ÖLÇERİM!

Bir şarkınızı yorumlamasını istediğiniz kim peki?

En çok Sezen Aksu ile çalışmak istiyorum. Attila Bey gibi Sezen Hanım’la da çalışırsam, heyecanımı rihter ölçeğiyle ölçerim sanırım. O günü sabırsızlıkla bekliyorum.

Daha çok şarkılar yapacaksınız. Peki kendi albümünüzü yapmayı düşünüyor musunuz?

Evet böyle bir düşüncem var ama sanırım uzun zaman sonra... Şu anda kendi hikayelerimi başkalarından dinlemek kadar keyifli bir şey yok.

MUTLU OLMANIN SIRRI İSTEDİĞİNİZİ YAPABİLMEKTİR!

Keyif demişken… Mutluluğun sırları…

Mutlu olmanın sırrı istediğinizi yapabilmektir bence. Çok şanslıyım. Bazen çok zorlanıyorum ama yine de hiç pişman değilim.

Son olarak eklemek istedikleriniz…

Kalemimi seven, değer veren, kalbine saran herkese sonsuz teşekkür ederim. ‘Üzüm’ şarkısı 5 milyon tıklanarak kırılması zor bir rekora imza attı. Aynı salkımda iki üzüm olan, böylesi aşk yaşayan herkesin hep güneşe dönük olmasını dilerim. Ve ‘Üzüm’ün bestesindeki çalışma arkadaşım Sevgili Sonay Yağız’a da teşekkür ediyorum. Yepyeni şarkılar çok yakında...