Güncelleme Tarihi:
6 Ekim'den itibaren yeni programına baÅŸlayacak olan Şallı, "Program her sabah pilates'le baÅŸlayacak ve bana iki hoca eÅŸlik edecek. Tabii izleyenlerden de bizlerle birlikte yapmalarını isteyeceÄŸim. Süresi 20-25 dakika olacak. Bence pilates Türk kadınına çok hitap eden bir spor. Özellikle karın ve kalça ağırlıklı hareketlere gireceÄŸim için bu konudan ÅŸikayetçi olan kadınlarımıza çare olacağımı düşünüyorum" dedi.Â
HARUN'A GECE YARISI
UN HELVASI YAPARIM
6 Ekim'den itibaren tv8'de ekranlara gelecek olan "Ebruli" adlı kadın programını sunacak olan Ebru Åžallı, canlı yayında hanımlara pilates yapmayı öğretecek. Åžallı hem yeni programı hem de evlilik hayatıyla ilgili ilginç açıklamalarda bulundu. Â
Ebru Hanım, iki yıllık aradan sonra "Ebru'nun Mutfağı"ndan sonra "Ebruli" programıyla yeniden tv8 ekranlarındasınız. Duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz?
Bize "Ebruli" programından bahsedebilir misiniz? "Ebruli" nasıl bir program olacak?
- "Ebruli", diğerlerine göre daha farklı bir program olacak. İçinde yemek yine var. Fakat bu defa çocuk yemekleri olacak. Her şeyden önce kuşak bir program. Ayrıca canlı yayın olması çok güzel. Bir de Türkiye'de yapılmayan bir şeyi deneyeceğiz her gün canlı yayın da pilates yapacağız.
Siz kaç yıldır pilates yapıyorsunuz? Pilates hayatınıza nasıl girdi?
- Pilates benim hayatıma hamileliğim sırasında girdi. Hamilelik sonrasında da devam ettirdim. Sonra baktım ki çok güzel sonuçlar veriyor evde kendi pilates stüdyomu kurdum. Bu da yetmeyince Amerika’lı bir hocadan bir buçuk ay boyunca günde sekiz saatten başlangıç ve orta seviye eğitimi aldım. Son olarak da bu yıl yurtdışından benim getirttiğim bir hocadan ileri seviyede eğitim aldım. Artık sertifikalı bir eğitmenim. Şimdi de yine pilates'le ilgili olarak bir DVD çıkartmaya hazırlanıyorum.
DVD'nin ismi nedir? Tam olarak ne zaman çıkacak?
- 14 Ekim'de çıkacak ve müzik marketlerde satılacak. İsmi de "MED Pilates" olacak. Pilates iki şekilde yapılıyor makineyle ve minderde. Minderde yapılana da "MED Pilates" deniyor. DVD'de, herkes evinde rahatlıkla pilates yapabilsin diye minderde olanı tercih ettik. Tabii zaman zaman top, lastik ve halkalar kullandık.
PILATES TAM TÜRK KADININA GÖRE
Programda pilates’i nasıl uygulamayı düşünüyorsunuz?
- "Ebruli"de pilates’e yer verirken, bunun tv8'e çok yakışacağını düşündük. Program her sabah pilates’le başlayacak ve bana iki hoca eşlik edecek. Tabii izleyenlerden de bizlerle birlikte yapmalarını isteyeceğim. Süresi 20-25 dakika olacak. Her gün yapan için zaten yeterli olacaktır. Ciddi olarak vücutlarındaki değişiklikleri görecekler. Pilates'le öncelikle kaslar uzuyor, Dolayısıyla duruş pozisyonu düzeliyor. Doğru durmayı öğrendiğimiz için boy bir iki santim uzuyor. Sonrasında vücut güçleniyor. Bence pilates Türk kadınına çok hitap eden bir spor. Özellikle karın ve kalça ağırlıklı hareketlere gireceğim için bu konudan şikayetçi olan kadınlarımıza çare olacağımı düşünüyorum.
Sertifikalı bir pilates eğitmeni olarak özel dersler vermeyi düşünmüyor musunuz?
- Bunu belki keyif olsun diye yapabilirim ama düzenli ve sürekli olarak ders vermek pek mümkün değil. Çünkü birçok şeye yetişmem gerekiyor. Bir ailem ve iş hayatım var. Bunu zaten televizyon programımda gerçekleştireceğim...
Pilates dışında programda nelere yer vereceksiniz?
- Bir kadının aradığı her şey bu programda olacak. Esasında erkekler de izleyebilir. Daha önce söylediğim gibi çocuk yemekleri olacak. Bu güne kadar yemek programları hep yaptım ama çocuklar için hiç yemek yapmadım. Ve ihtiyaç da var, çevremde görüyorum. Çocuklara yemek yedirmek bir sorun. Zaman zaman büyükler için de yapacağım ama benim asıl amacım çocuklar. Bu programda en fazla önem verdiğim şeylerden birisi de kişisel gelişim. Bence öğrenmenin yaşı yoktur. O yüzden sofra kurmadan çatal bıçak kullanımına, servis yapımından sağlık ve güzellik bakımına kadar her şey olacak. İnsanları ağlatmayıp güldüreceğiz. Onlara pozitif enerji vereceğiz.
Programınızda aynı zamanda organik yaşamın sırları, doğal güzellik yöntemleri olacak. Bu doğal yöntemlerden biraz bahsedebilir misiniz? Siz bu yöntemleri kullanıyor musunuz?
- Tabii ki ben de kullanıyorum. Programda da bunların tariflerini vereceğim. Haftanın iki günü, muzdan nara, ıspanaktan pırasaya kadar her türlü mevsimsel meyve ve sebze ile yapılan karışımlar hazırlayacağım.
Bir ara yaptığınız kurabiye ve pastaları eşinizin spor merkezinde satıyordunuz. Bu durum hâlâ devam ediyor mu?
- Vaktim olmadığı işin şu sıralar yapamıyorum.
Yemek konusunda Harun Bey bayağı şanslı bir erkek olsa gerek?
- Hayatından memnun. Şikayetçi olduğunu söyleyemeyiz. Mesela televizyon izlerken aklıma bir şey geliyor, hemen mutfağı gidip yapıyorum. Veya gece yarısı Harun’un canı tatlı istiyor beş dakika da un helvası yapıp getiriyorum.
İKİNCİ ÇOCUĞA
"HAYIR" DEMEM
Bir de size bu soru çok soruluyordur ama ikinci bir çocuk düşünüyor musunuz?
- Hiç düşünmüyorum değil ama hiçbir zaman Bero doğdu hemen arkasından bir tane daha yapacağım demedim. Çünkü çocuk bakmak gerçekten mesuliyet istiyor. Çalışan bir anne olduğunuz için de zaman zaman zorlanıyorsunuz. Artık okul hayatı başladı, tam gün yuva var, iki yıl sonra normal okula başlıyor. Yavaş yavaş fiziksel ihtiyaçlarını kendi karşılamaya başladı benim için o önemliydi. Harun da hiçbir zaman ikinci çocuğu hayır demedi. Belli olmaz, kısmet diyelim artık.
GURME RESTORANLARINI
TEK TEK DOLAÅžIRIM
Yemek konusunda uzman birisi olarak hâlâ bir restoran açmayı düşünmüyor musunuz?
- Belki ileride olabilir. Ama bir restoranı işletmek, yürütmek, mutfak arkasını kontrol etmek çok zor. Eşimin spor merkezindeki kafeden dolayı nasıl zor bir iş olduğunu biliyorum. Çok fazla ayrıntı var. O yüzden, şu an sadece programıma ağırlık vermek istiyorum. Bir de yeni kitabım çıkacak onun hazırlıklarıyla uğraşıyorum.
Bu kaçıncı kitabınız olacak?
- Benim ilk kitabım "Hamilelikte Sağlıklı ve Güzel Kalma"ydı. Daha sonra çocuk yemekleri kitabını çıkarttım. Şimdi bu üçüncü yemek kitabımda ise yetişkinler için özel tarifler vereceğim.
Dünya mutfakları konusunda da bir hayli tecrübeli olduğunuz söyleniyor?
- Yurtdışına gittiğimde bütün gurme restoranlarını tek tek dolaşırım. Yemekle ilgili alışverişler yaparak, ev aletleri ile ilgili trendleri takip edip o makineleri Türkiye’ye getiririm. Sekiz yıl boyunca ara ara yemek kurslarına gittim. Hem günümüzün Türk mutfağı hem Osmanlı mutfağı hem de, Fransa, İtalya, İngiltere ve Japonya’nın da aralarında bulunduğu dünya mutfaklarının birçoğu hakkında muhteşem sofralar donatacak kadar bilgiye sahibim. Bütün bu gittiğim kursları başarıyla tamamlayarak sertifikalarımı aldım. Şimdi de günlük bir gazetede ekim ayı itibariyle her gün yemek tarifleri ile ilgili yazılarım yayınlanmaya başlayacak.