Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2004 00:00
Ceza avukatı Cengiz Hortoğlu, 20 yıllık meslek hayatı boyunca yaşadığı ve duyduğu 14 ilginç hikayeyi, ‘Pes Doğrusu’ adlı kitabında topladı. Kitapta, İstanbul’daki üç katlı evi kiracısı tarafından bir yıkıcıya satılan ve evini yerinde bulamayan Hamza Bey ile bir otomobile aşık olup onu annesiyle birlikte
sahibinden istemeye giden Murat Bey’in hikayesi de var.Åžimdi Tam Zamanı’ adlı ÅŸiir kitabı, ulaşım sorunlarının iÅŸlendiÄŸi ‘Kırmızı Işıkta Son Tango’ ile boÅŸanma öykülerinin ve araÅŸtırmalarının yer aldığı ‘Solma Kardelen’ adlı 3 kitabı olan Avukat Cengiz HortoÄŸlu, 4’üncü kitabı ‘Pes DoÄŸrusu’nu geçen hafta piyasaya çıkardı. Cengiz HortoÄŸlu, ‘Burası Türkiye her an her ÅŸey olabilir’ diye nitelediÄŸi kitabındaki yaÅŸanmış 14 gerçek hikayeyi, kendisine danışan insanların anlattıklarıyla derledi. HortoÄŸlu, kitabı okuyacaklar için ‘Hikayelerde kendinizden birÅŸeyler bulamayabilirsiniz ama kendinizi belki bundan sonra karşılaÅŸacağınız olaylara hazırlayabilirsiniz’ diyor. Kitapta, ‘Eyvah Evim Çalındı’ ve ‘Araba AÅŸkı’ gibi sıradışı hikayeler var. Eyvah evim çalındıAtmaca Köyü’nde yaÅŸayan Hamza Bey, her ay başı olduÄŸu gibi 3 katlı evinin bir dairesinde oturan kiracısı Mahmut Bey’den kirayı almak ve diÄŸer 5 boÅŸ dairesini kiraya vermek için Ä°stanbul’a gelir. Burada uÄŸradığı hemÅŸerilerinin kahvesinde otururken, Ä°brahim Bey’in aylardır ev aradığını öğrenir ve kendi evini kiralayabileceÄŸini söyler. Ertesi gün Ä°brahim Bey’le eve bakmaya giderler. Ancak ev yerinde yoktur. Hamza Bey, çevreden soruÅŸturur. Herkes orada bir ev olduÄŸunu bilir ancak nereye gittiÄŸi konusunda bir fikirleri yoktur. Kiracısı Mahmut Bey de kayıptır. Hamza Bey, avukata baÅŸvurur. Cumhuriyet Savcılığı’na dilekçe verirler. Hamza Bey, köyüne döndüğünde kiracısı Mahmut Bey arayıp, ‘Ben ettim sen etme. Ä°stanbul’a gel sana herÅŸeyi anlatayım’ der. Bir yıldır iÅŸsiz olan 5 çocuk babası Mahmut Bey, geçim sıkıntısına düşünce 3 katlı evi, yıkıcı bir arkadaşına satar. Yıkıcı, binadaki tesisat, döşemeler, kapı, pencerelere denk düşen parayı Mahmut Bey’e öder. Mahmut Bey de bu parayla bakkal dükkanı açar. Daha sonra ev sahibi Hamza Bey’le ortak olurlar. Araba aÅŸkıMurat Bey araba pazarından ikinci el bir otomobil alır. Evinin önünde park halinde bulunan otomobilin yanına, yaklaşık bir ay boyunca, her akÅŸam iyi giyimli bir adam gelir ve otomobili okÅŸayarak saatlerce konuÅŸur. Bunu farkeden bir komÅŸu, bir akÅŸam adamı dikkatle dinler. Adam, ‘Ah canım, ah yavrum. Seni ne hale getirmiÅŸ bu canavar. Benim olsan seni saraylarda yaÅŸatırım’ der. Bir gün adının Ali olduÄŸunu söyleyen bir komÅŸu telefonla arayıp, ertesi akÅŸam annesiyle birlikte hayırlı bir iÅŸ için evlerine geleceÄŸini söyler. Murat Bey ve eÅŸi Ebru Hanım, evlerine temizliÄŸe gelen Fatma’ya görücü geleceklerini zanneder. Ancak yanında annesi, elinde çiçeÄŸi ve çikolatasıyla ertesi akÅŸam gelen Ali Bey, otomobillerine aşık olduÄŸunu ve Allah’ın izniyle onu istediÄŸini söyler. Bunun bir saçmalık olduÄŸunu düşünen Murat Bey, Ali Bey’i evden kovar. Otomobile aşık olan Ali Bey, günlerce hasta yatar. Mahalleden biri Murat Bey’i ‘Yapma etme, adam yataklara düştü’ diye ikna edince, Murat Bey otomobili satmaya razı gelir.Â
button