Pembe şarap delikanlıyı bozar mı

Güncelleme Tarihi:

Pembe şarap delikanlıyı bozar mı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2009 00:00

Sıcak bir yaz günü, vakit akşamüstü. Deniz kenarında oturuyorsunuz. Canınız bir şeyler yudumlamak istiyor. Ne içmek istersiniz? Tabii ki o saatte rakı veya viski değil. Tercihiniz hafif bir aperatif olmalı. Bardağı nemlenmiş köpüklü bir bira mı? Buzlu bir kokteyl mi? Yoksa Martini mi? Elbette, hepsi olur. Ama bu yaz bu sorunun yanıtı şarap olacak. Ancak kırmızı ya da beyaz değil, roze. Geçtiğimiz yıllarda Avrupa’da popülaritesi artmaya başlayan roze şarapların, bu yıl bizde tavan yapması bekleniyor. Mojito veya Martini’lerin pabucu dama atıldı. Ellerimizde, gül pembesi buz gibi roze şaraplarla dolu kadehler olacak.

Rakı, votka veya bira egemenliğine karşı savaş veren şarap, bizde son 7-8 yıldır tercihlerde ilk 3’e girmeyi başardı. Kırmızı şarabın sağlığa faydalı olduğunun ileri sürülmesi, bunda çok önemli rol oynadı. Gençlerin de daha hafif ve daha romantik buldukları için tercih ettiği şarap, kısa sürede akşamcıların tekelinden çıkıp sınıf atladı.
Bugüne kadar şarap satışının yüzde 80’ini kırmızı şaraplar oluşturdu. Pazarda sadece yüzde 5’lik bir pay bulabilen roze şaraplar ise üvey evlat muamelesi gördü. Ancak geçtiğimiz yıl Fransa’da başlayan akımın rüzgârı ülkemize de geldi. Roze olarak tanımlanan pembe şarap tüketiminde yüzde 3’lük artış başladı.

NE OLDU DA ROZE SIÇRAMA YAPTI

Şarap cenneti Fransa’da yıllardır yaz aylarının değişmez serinletici içkisi olarak bilenen roze şaraplar, geçtiğimiz yaz bugüne kadar görmediği kadar ilgi gördü. Yazın Cote d’Azur’da, Saint Tropez, Cannes ve Nice kıyılarında içilen rozeler Fransa’nın satış grafiklerini yerinden oynattı. Ülke genelindeki tüketim yüzde 10’dan 17’ye çıktı.
Fransızların ilgisi diğer Avrupa ülkelerinde ve bizde de etkisini gösterdi. İngiltere’de yüzde 8’lik pazarı payı, geçen yıl bir anda yüzde 12 oldu. Amerika’da zaten rağbet görüyordu. Bizde genel olarak güney sahillerinde, turistlerin tükettiği roze şarap, İstanbul, Ankara ve İzmir’deki lüks restoran ve barlarda da gözde oldu.

KADINLAR TATLI SEVER

Dünya sıralamasında yüzde 5 ile roze şarabı en az tüketen ülkelerin başında geliyoruz. Bunun nedeni, erkeklerin pek sıcak bakmıyor olması. Hatta genel olarak takmış vaziyetteler. Bu sadece renginin pembe olmasından değil, tatlı olması ile de alakalı. Tatlı içkileri kadınlar sever, pembe delikanlıyı bozar, önyargısı var.

PEMBE ŞARAP İKİ AYRI METOTLA YAPILIYOR

Pembe şaraplar aslında beyaz şarap gibi yapılıyor. İki metot var. İlkinde siyah üzümlerin şıraları sıkılıyor, şaraba rengini veren üzüm kabuklarının şırayla teması son derece kısa tutuluyor ve şıra pembe renkteyken kabuklardan ayrılıp mayalanmaya terk ediliyor. Tanklarda bir süre dinlendirilip filtre ediliyor ve hemen şişeleniyor. Böylece üzümün kabuğundan kaynaklanan buruk tat, pembe şaraba geçmeyip meyvemsi ve çiçeksi aromalar ve tatlar bırakıyor. Diğer metotta, üzümlerin zedelenmeden salkımlarından ayrılıp kendi ağırlıkları altında sularının serbestçe süzülmesine izin veriliyor. Açık renkli bu şıra, beyaz şarap gibi soğuk fermante ediliyor.

3 RENGİ VAR, 3 YILDA TÜKETİN

Pembe şaraplar genellikle grimsi pembe, ahududu ve gül pembesi renklerinde, üç türde oluyor. Grimsi rozeler aperitif olarak, ahududu renginde olanlar yemek sonrasında hafif tatlılarla ve meyvelerle, gül pembesi renginde olanlar ise giriş yemeği ile içiliyor. Kuzu etleri, pizza, makarna ve kümes hayvanları ile de iyi gidiyor. İdeal içim derecesi 7 ile 12 derece arasında. Bu keyifli şarapları füme veya ızgara somondan, keçi ve tulum peynirlerine uzanan türlü lezzetle eşleştirmek mümkün. Rozeler genç tüketilmesi önerilen bir şarap türü. Yıllandırılması makbul değil. Uzmanlar “Siz siz olun ve 3 yılı kesinlikle geçmeden için” diyor.

FRANSA AYAKLANDI: BEYAZLA KIRMIZI KARIŞINCA ROZE OLUR MU

AB ülkelerinde geçtiğimiz ocak ayına kadar kırmızı ve beyaz şarabı karıştırarak roze yapmak yasaktı. Ancak AB komisyonu ocak ayında, “kesme” diye tanımlanan bu teknikle, pembe şarap elde edilebileceği onayını verdi. Hatta konuyla ilgili yönetmeliğin de ağustos ayında üye ülkelere sunulacağını açıkladı. Bu yönetmelik Fransızları ayaklandırdı. Fransız şarap severler kırmızı ve beyaz şarabın karıştırılamayacağını, bu karışımın hiçbir zaman pembe şarap olamayacağını savundu. Bu yöntemle yapılan şarabın ancak sanal roze olabileceği ileri sürüldü. Bir imza kampanyası bile başlattılar. Midi Libre gazetesi tarafından yapılan kamuoyu yoklamalarında, Fransızların yüzde 87’sinin bu karışıma karşı olduğu ortaya çıktı.

ÜRETİCİLER NE DİYOR?

ALİ BAŞMAN / KAVAKLIDERE YÖNETİM KURULU BAŞKANI
Tam bir yaz içkisi, çok tutulacak


Roze şarapların atağında geç bile kalındı. Çünkü yaz günlerinin gözde içkisi roze şarap olmalı. Yapısı, meyvemsi tadı, serinliği ile bir yaz içkisidir. Ülkemizde 20 yıl önce genel şarap tüketiminde rozeler yüzde 10 gibi bir orandayken geçen yıllarda yüzde 5’lere düştü. Ancak geçtiğimiz yıl toparlandı. Bu yaz çok tutulacağından eminiz.

GÖZLEM GÜRBÜZATİK / DOLUCA PAZARLAMA MÜDÜRÜ
Beyaz gibi serin ama daha kuvvetli


Kırmızıdan hoşlanan ve beyaz sevmeyen şarapseverlerin yaz için alternatifi roze şaraplar oluyor. Beyaz gibi serin içilmesi, ama beyazdan daha kuvvetli olması onu tercih sebebi kılıyor. Bize göre bu trendin gelişmesinin nedeni, son yıllarda artan şarap ilgisi ve yurtdışına giden Türklerin bu trendi görmesi. Roze, beş yıldızlı otellerin mönülerine bile girdi.

YERLİ ROZELER VE FİYATLARI

Kavaklıdere: Lal 17.70, Rosato 15.34, Pembe Köpük 27.14, Doluca: Villa Klasik 17, Verano 20.50, Doluca 14, Kayra Cameo 42, Terra Kalecik Karası 25, Tılsım 13, Melen Karasakız 21, Corvus Blush 15, Büyülübağ İris 32, Sevilen ‘R’ 17.50, Pamukkale Senfoni 8.90, Trio 9.90, Turasan 13, Kocabağ 15.38 TL.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!