Pastanız büst mü olsun, hayat hikáyenizi mi anlatsın?

Güncelleme Tarihi:

Pastanız büst mü olsun, hayat hikáyenizi mi anlatsın
Oluşturulma Tarihi: Nisan 13, 2007 00:00

Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü mezunu Zeynep Ada Motor, mermer, kil ve demiri bir kenara bıraktı, şeker hamuru, badem ezmesi, çikolatayla heykel yapmaya başladı. Yedi yılda, yedisi altın toplam 32 madalya aldı. Kimi müşterilerin büstlerini yaptırdıklarını söyleyen Zeynep Ada, "Pasta heykellerle hayat hikáyesi anlattığım bile oldu" diyor.

Zeynep Ada Motor’un hayatı Çırağan Palace Kempinski Otel’de mutfak sanatçısı olarak çalışan Tayland’lı Sakol Kıjsuwan ile tanıştıktan sonra değişti. O güne kadar bilmediği bu çalışma alanına gönül verdi, Kıjsuwan’ın asistanlığını üstlendi. Strafor, yağ ve çikolatadan heykeller tasarladı. Bu arada sebze oymacılığını öğrendi. Almanya’daki Kempinski Otel’de bir aylık stajın ardından bir süre İspanya’da çalıştı, Türkiye’ye döndüğünde Crowne Plaza Oteli’nin mutfak sanatçılığına getirildi.

Etiler’deki Mutfak Sanatları Akademisi’nin şeker hamuru bölümünde eğitim veriyor. 2001’de Malta’da uluslararası yemek yarışmasında iki altın madalya aldıktan sonra Türkiye Aşçılar Milli Takımı’nın değişmez üyesi oldu. Milli takımla birlikte yedi yıl boyunca katıldığı yarışmalardan yedi altın, 15 gümüş, beş bronz madalya kazandı. En başarılı olduğu dallar "yağdan heykel", "badem ezmesi çalışması", "modern pasta" ve "sebze oymacılığı." Fakülteden arkadaşı olan eşi Hüseyin Motor’a da aşçılık öğretti. Onun da şimdilik iki altın, bir gümüş, beş de bronz madalyası var.

Mutfak sanatının Türkiye’de Tüm Aşçılar Federasyonu’nun düzenlediği yarışmalarla tanındığını söyleyen Zeynep Ada, "Her geçen gün ilgi artıyor. Bazı üniversitelerin ilgi göstermesiyle yakında meslek yüksekokulları açılacak" diyor.

Heykellerindeki figürler kendi özgün buluşları. Çoğunlukla insan figürleri üzerine çalışıyor. Büst pastanın yaratıcısı benim, diyor. Üniversitede öğretilen anatomi dersinin çok yararını gördüğünü söylüyor. Özel geceler için sipariş verilen formda heykeller yapıyor. Müşteri bazen kendi büstünü, bazen çok hoşlandığı bir nesnenin pastadan yapılmasını isteyebiliyor. Yarışma ve gösteri amacıyla yaptığı heykellerin çoğunlukla çöpe gitmesinden şikayetçi. Onu mutlu eden ise pasta sofraya geldiğinde yüzlerde beliren şaşkınlık ifadesi.

Heykel yapımına en uygun gıda maddeleri yağ ve karpuz. Yağ, yumuşaklığı nedeniyle rahat çalışmayı sağlıyor. En uygunu margarin ve tereyağından daha açık renkli olan "poğaçalık yağ." Oda sıcaklığında 3-4 gün kalabiliyor. Bu da uzun süren çalışmalara olanak sağlıyor. Çünkü bazı çalışmalar bir haftayı buluyor. Yurtdışındaki yarışmalara gönderilen eserlerin 3-4 gün kutuda kalması gerekiyor.

Kolaylıkla şekillendirilen karpuz ise renkli görünümüyle farklılık yaratabiliyor. Çok kullanılan diğer sebze ve meyveler papaya, turp, pancar, renkli biberler, havuç, kabak. En pahalı malzeme ise badem ezmesi. Özellikle heykel yapımında tercih ediliyor.

Pasta heykellerin en azından üst yüzeyinde yenilebilir malzeme kullanılması yasal zorunluluk. Şeker hamuruna, renklendirici gıda boyaları eklenebiliyor. İç bölümünde ise strofor kullanılabiliyor.

KESMEYE KIYAMADILAR

Misafirlerin yemeye kıyamadığı bir pastayı unutamıyorum. Pastayı, bir işadamının doğum günü için hazırlamıştım. İşadamının çocukluk yılları görüntüleriyle başlayan heykel-pasta yaşamdan görüntüler ve işadamının yeni aldığı teknesinin görüntüleriyle son bulan bir formda yapılmıştı. Pasta o kadar hayranlık yarattı ki kimse pastayı kesemedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!