Paparazzilere yakalanmayalım diye kamuflaj yapıp evlerine gidiyorum

Güncelleme Tarihi:

Paparazzilere yakalanmayalım diye kamuflaj yapıp evlerine gidiyorum
Oluşturulma Tarihi: Kasım 10, 2007 00:00

Kliniğinin kapısında paparazzilerin beklediği, oyuncu ve oyuncu eğitmeni Judy Kerr’in Acting is Everyting (Oyun Yeteneği Herşeydir) kitabında aktörlere ve aktör adaylarına gençleşmek için önerdiği doktor ABD’li Dermatolog Alex Khadavi, yüz germe ameliyatlarının son yıllarda ciddi bir ivme kaybettiğini söylüyor.

Beverly Hills’de çalışan, Charlize Theron, Paula Abdul, Jessica Biel, NSYNC grubundan Lance Bass gibi ünlü hastaları bulunan 33 yaşındaki Khadavi, doğal görünümün korunduğu diğer gençleştirme yöntemleri peeling (soyma), lazer, dolgu ve özellikle botoksun ise ciddi yükselişinin devam ettiğini belirtiyor. İran kökenli Dr. Khadavi, ünlülerin tercihlerini anlattı:

Ünlüler gençleşmek için hangi yöntemleri tercih ediyor?

- Girişimsel olmayan, daha doğal tedaviler ile gençleştirme yöntemleri talep ediliyor. Bu yöndeki tedavilerin gelişmesi de talepleri artırıyor. Soyma, lazer, botoks, dolgu gibi yöntemler etkili sonuç verince, hastaların talepleri bu yöne kaydı. Eskiden yüz gerdirme çok istenirdi. Halbuki yüz gerdirme ameliyatı ve iyileşmesi için uzun zamana ihtiyaç var. Doğal olmadığı için bakınca anlamak da kolay. Artık insanlar zaman kaybetmek istemiyor. Daha genç görünmek istiyorlar ama yapılan işlem olabildiğince doğal görünsün, yapay olmasın diye tembihliyorlar. Biz hastalara çok sayıda seçenek sunuyoruz. Onlar genellikle çok zaman almayan, ameliyatsız yöntemleri tercih ediyor. Enjeksiyonların 1-2 günde, botoksun 10 dakikada izi kayboluyor. Ayrıca benim hastalarımın çoğunluğu Hollywood oyuncusu. Yüzlerinin değişmemesi lazım. Çoğu yüzünü gerdirmeyi göze alamaz. Yakın zamanda Paula Abdul’un yüzünü lazerle, enjeksiyonla gençleştirdik. Yüzünü mü gerdin, diye sordular. Ameliyat olmadığını kanıtlamak için kulağının arkasında operasyon izi bulunmadığını gösterdi.

Paparazzilerin kameralarından nasıl gizleniyorlar?

- Çoğunluğu gizli tutmak, bazen kapıda bekleyen paparazzilere yakalanmak istemiyor. Bu nedenle muayenehaneme gelmiyorlar. Stüdyolara, setlere ya da evlerine gidiyorum. Tabii ben de kendimi saklıyorum. Jean pantolon, tişört, doktor çantasına benzemeyen alüminyum valize benzer bir çantam var. Dolgu enjeksiyonları, peelingleri, botoksları içine koyup gidiyorum. Lazer gibi uygulamalar için ofise gelmek zorunda kalırlarsa, biz kapamış gibi yapıyoruz onlar da gece geç saatte geliyorlar.

SIRADAN İNSANLARIN BEKLENTİSİ DAHA YÜKSEK

Ünlülerin beklentisi sıradan insanlara göre yüksek midir?

- Tam tersi. Diğer hastalar daha çok şey bekliyor. Ünlülerin genellikle bu konularda deneyimleri oluyor. Doktorun ne yapabileceğinin farkındalar. Ne verebileceğinizi doğru anlatırsanız beklentilerini optimize ederler. Ünlülerin çok az zamanı var. Hemen normal yaşamlarına dönmeleri gerekiyor. Ya bir TV şovuna çıkacaklardır, ya da sokaklarda dikkat çekmekten kaçınırlar. Yüzlerinde şişkinlik, morluk olmamalı. Ünlüler kendilerine çok daha iyi bakıyorlar. Daha çabuk iyileşebilmek için kanlarını inceltmek amacıyla aspirin içmek, işlem yapılan bölgenin üzerine buz torbası koymak gibi yöntemleri biliyor, kullanıyorlar. Çabucak toparlanmanın yollarını arıyorlar. En büyük sorunları paparazziler. Tabii henüz yeni ünlenenler muayenehanemden çıkarken görüntülenmekten rahatsız değiller. Çünkü paparazzilerin yakalaması ünlü olmanın yolu.

Plastik cerrahi operasyonları, özellikle gençleşme amaçlı olanları giderek azalıyor. Son çare gibi görülmeye başlandı...

- Kesinlikle. Plastik cerrahiye başvurma yaşı oldukça ileriye atıldı. En son, en dramatik çözüm olarak düşünüyor çok kişi. Ama bu plastik cerrahi operasyonları bitecek anlamına gelmiyor tabii ki. Meme, burun, göz altına bizim yapabileceğimiz çok şey yok. Liposuction’ın yerini bile yakında lazer alacak.

Ünlü hastalarla nasıl tanıştınız?

- Beverly Hills bir doktorun çalışması için gerçekten çok zor bir yer. Muayenehanemi açalı 4 yıl oldu. İlk gelen hastalarım saç ve makyaj uzmanlarıydı. Onlar kendi müşterilerine beni tavsiye etmeye başladılar. İlk ünlü hastalarım böyle geldi. Hatta bir aktör kitabında güzel ve genç görünmek isteyenlere beni tavsiye etti.

Erkek hastaların talepleriyle, kadınların talepleri değişiyor mu?

- Genç erkekler genellikle dökülen saçları ve akne sorunları için geliyor. Yaşları ilerleyince gülme, göz etrafındaki çizgilerinden kurtulmak istiyorlar. Aslına bakarsanız erkekler kırışıklıklarını kadınlar kadar dert etmiyor. 20-30’lu yaşlardaki genç kadınlarsa dudaklarını doldurmak istiyor en sık. 30-40’lı yaşlarda uygulanan yöntemlerin başında açık arayla botoks geliyor. Botokstan sonra da dudak kenarındaki gülme çizgilerini yok etmek istiyorlar. Menopozdan sonra kadınların saç dökülmesi sorunu oluyor. Saç dökülmesinin çaresini arıyorlar.

Siz alnınıza botoks yaptırmış gibisiniz? Oldukça gergin ve parlak...

- Hayır, ben botoks yapmak yerine kaslarımı kendim kontrol etmeyi başarıyorum. Kaşlarımı çatmıyorum. Akıl çok güçlü bir şey. Sadece kafanıza koyar ve konsantre olursanız buradaki kasları kullanmayabilirsiniz. Kendimi eğiterek öğrendim. Ancak çok gülüyorum, dudaklarımın kenarında çizgilerim var. Ayrıca size ilginç birşey söyleyeyim; depresyonluların kaşlarının arasına botoks yapıldığında ve kaşlarını çatamadıklarında bu sorunlarının azaldığı saptandı. Kaşların arasındaki kaslar beynimizin arka tarafına bağlı. Çattığımızda beyne negatif bir sinyal gönderiyoruz. Botoks bunu durduruyor.

Saç dökülmesi genetik

terapiyle tedavi edilecek

Dr. Khadavi, Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde çalışmalarını sürdürüyor. Çalışma alanlarından biri saç dökülmesi. 19 yaşında saçları dökülmeye başlayınca bu konuyla özellikle ilgilenmeye başladı. Türkiye’de Revivogen adıyla piyasaya verilen ürünü ekibiyle birlikte geliştirdi. Dr. Khadavi’ye göre saç dökülmesi tedavisinin geleceği genetik terapiler. Dr. Khadavi ve ekibinin üzerinde çalıştığı gen terapisinde, ensedeki saç köklerinden toplanan genler 2 ay dışarıda tutuluyor ve işlemden geçiriliyor. Sonra dökülen bölgeye ekiliyor. Amaç saç dökülmesine yol açan genlerin yerine sağlıklı olanlarını ekmek. Böylece dökülmeye yol açan olaylar zincirini durdurmak. Halen 50 insan üzerinde çalışmaları süren ve 5-6 yılda sonuçlanması beklenen araştırma umut verici: "Erkeklerin özgüven açısından saçları çok önemli. Saçlarıyla özgüvenlerini de kaybediyorlar. Bu tedavi uygulanacak olsa bile varolan saçları korumak çok önemli. Ayva tüyü denilen küçük tüylerin bulunduğu bölgeye ekiliyor genler. Üstelik bu tedavi 20-30 bin dolarlık pahalı bir yöntem. Herkesin yararlanması mümkün olmayabilir."

Ünlüler gençleşmek için hangi yöntemleri tercih ediyor?

- Girişimsel olmayan, daha doğal tedaviler ile gençleştirme yöntemleri talep ediliyor. Bu yöndeki tedavilerin gelişmesi de talepleri artırıyor. Soyma, lazer, botoks, dolgu gibi yöntemler etkili sonuç verince, hastaların talepleri bu yöne kaydı. Eskiden yüz gerdirme çok istenirdi. Halbuki yüz gerdirme ameliyatı ve iyileşmesi için uzun zamana ihtiyaç var. Doğal olmadığı için bakınca anlamak da kolay. Artık insanlar zaman kaybetmek istemiyor. Daha genç görünmek istiyorlar ama yapılan işlem olabildiğince doğal görünsün, yapay olmasın diye tembihliyorlar. Biz hastalara çok sayıda seçenek sunuyoruz. Onlar genellikle çok zaman almayan, ameliyatsız yöntemleri tercih ediyor. Enjeksiyonların 1-2 günde, botoksun 10 dakikada izi kayboluyor. Ayrıca benim hastalarımın çoğunluğu Hollywood oyuncusu. Yüzlerinin değişmemesi lazım. Çoğu yüzünü gerdirmeyi göze alamaz. Yakın zamanda Paula Abdul’un yüzünü lazerle, enjeksiyonla gençleştirdik. Yüzünü mü gerdin, diye sordular. Ameliyat olmadığını kanıtlamak için kulağının arkasında operasyon izi bulunmadığını gösterdi.

Paparazzilerin kameralarından nasıl gizleniyorlar?

- Çoğunluğu gizli tutmak, bazen kapıda bekleyen paparazzilere yakalanmak istemiyor. Bu nedenle muayenehaneme gelmiyorlar. Stüdyolara, setlere ya da evlerine gidiyorum. Tabii ben de kendimi saklıyorum. Jean pantolon, tişört, doktor çantasına benzemeyen alüminyum valize benzer bir çantam var. Dolgu enjeksiyonları, peelingleri, botoksları içine koyup gidiyorum. Lazer gibi uygulamalar için ofise gelmek zorunda kalırlarsa, biz kapamış gibi yapıyoruz onlar da gece geç saatte geliyorlar.

SIRADAN İNSANLARIN BEKLENTİSİ DAHA YÜKSEK

Ünlülerin beklentisi sıradan insanlara göre yüksek midir?

- Tam tersi. Diğer hastalar daha çok şey bekliyor. Ünlülerin genellikle bu konularda deneyimleri oluyor. Doktorun ne yapabileceğinin farkındalar. Ne verebileceğinizi doğru anlatırsanız beklentilerini optimize ederler. Ünlülerin çok az zamanı var. Hemen normal yaşamlarına dönmeleri gerekiyor. Ya bir TV şovuna çıkacaklardır, ya da sokaklarda dikkat çekmekten kaçınırlar. Yüzlerinde şişkinlik, morluk olmamalı. Ünlüler kendilerine çok daha iyi bakıyorlar. Daha çabuk iyileşebilmek için kanlarını inceltmek amacıyla aspirin içmek, işlem yapılan bölgenin üzerine buz torbası koymak gibi yöntemleri biliyor, kullanıyorlar. Çabucak toparlanmanın yollarını arıyorlar. En büyük sorunları paparazziler. Tabii henüz yeni ünlenenler muayenehanemden çıkarken görüntülenmekten rahatsız değiller. Çünkü paparazzilerin yakalaması ünlü olmanın yolu.

Plastik cerrahi operasyonları, özellikle gençleşme amaçlı olanları giderek azalıyor. Son çare gibi görülmeye başlandı...

- Kesinlikle. Plastik cerrahiye başvurma yaşı oldukça ileriye atıldı. En son, en dramatik çözüm olarak düşünüyor çok kişi. Ama bu plastik cerrahi operasyonları bitecek anlamına gelmiyor tabii ki. Meme, burun, göz altına bizim yapabileceğimiz çok şey yok. Liposuction’ın yerini bile yakında lazer alacak.

Ünlü hastalarla nasıl tanıştınız?

- Beverly Hills bir doktorun çalışması için gerçekten çok zor bir yer. Muayenehanemi açalı 4 yıl oldu. İlk gelen hastalarım saç ve makyaj uzmanlarıydı. Onlar kendi müşterilerine beni tavsiye etmeye başladılar. İlk ünlü hastalarım böyle geldi. Hatta bir aktör kitabında güzel ve genç görünmek isteyenlere beni tavsiye etti.

Erkek hastaların talepleriyle, kadınların talepleri değişiyor mu?

- Genç erkekler genellikle dökülen saçları ve akne sorunları için geliyor. Yaşları ilerleyince gülme, göz etrafındaki çizgilerinden kurtulmak istiyorlar. Aslına bakarsanız erkekler kırışıklıklarını kadınlar kadar dert etmiyor. 20-30’lu yaşlardaki genç kadınlarsa dudaklarını doldurmak istiyor en sık. 30-40’lı yaşlarda uygulanan yöntemlerin başında açık arayla botoks geliyor. Botokstan sonra da dudak kenarındaki gülme çizgilerini yok etmek istiyorlar. Menopozdan sonra kadınların saç dökülmesi sorunu oluyor. Saç dökülmesinin çaresini arıyorlar.

Siz alnınıza botoks yaptırmış gibisiniz? Oldukça gergin ve parlak...

- Hayır, ben botoks yapmak yerine kaslarımı kendim kontrol etmeyi başarıyorum. Kaşlarımı çatmıyorum. Akıl çok güçlü bir şey. Sadece kafanıza koyar ve konsantre olursanız buradaki kasları kullanmayabilirsiniz. Kendimi eğiterek öğrendim. Ancak çok gülüyorum, dudaklarımın kenarında çizgilerim var. Ayrıca size ilginç birşey söyleyeyim; depresyonluların kaşlarının arasına botoks yapıldığında ve kaşlarını çatamadıklarında bu sorunlarının azaldığı saptandı. Kaşların arasındaki kaslar beynimizin arka tarafına bağlı. Çattığımızda beyne negatif bir sinyal gönderiyoruz. Botoks bunu durduruyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!