Güncelleme Tarihi:
Star TV’de yayınlanan, başrollerini Özcan Deniz, Mustafa Uğurlu, Hüseyin Soysalan ve Selim Erdoğan’ın paylaştığı "Kader" dizisinin Lamia’sı Birce Akalay, Kelebek’e konuştu. Dizide amcasının oğluyla zorla evlendirilen ama mimar Ali’ye yani Özcan Deniz’e aşık olan bir Arap kızını canlandıran Akalay, "Çok şanslı bir genç kızım. Bu ilk oyunculuk deneyimim ve Özcan Deniz’in setteki varlığı bana güç veriyor" dedi.
Sizi tanıyabilir miyiz, Birce Akalay kimdir?
- Ben, 1984 yılında İstanbul’da doğdum. Tek çocuğum. Annem ev hanımı, babam ise serbest meslek sahibi. 3.5 yaşında bale eğitimi almaya başladım ve bu eğitimim 13 yıl sürdü. Lisede konservatuvarın bale bölümüne hazırlanırken, bir sakatlık yaşadım ve sınavlara giremedim. Ancak bu sakatlık, benim tiyatro ile tanışmama sebep oldu. Çok geçmeden Pera Güzel Sanatlar Lisesi’nde tiyatro eğitimi almaya başladım. Dört yıl süren eğitim sürecim, tıpkı bir konservatuvar eğitimi gibiydi. Lise sonrası İstanbul Üniversitesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Drama Bölümü’nde okumaya başladım. Ancak çalışma hayatım, okulun bölünmesine neden oldu. 2004 yılında, Star TV’de spor spikerliği yaptım. Kısa bir süre de TV8’de çalıştım. Ama hep bir yanım tiyatroyu özlüyordu. Sonunda dayanamadım ve ani bir kararla işimden ayrılıp, konservatuvar sınavlarına girdim. Başarılı da oldum. Şu anda Haliç Üniversitesi Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde eğitim hayatımı sürdürmekteyim. Bale, tiyatro ile birbirine çok yakın bir sanat dalı. Sahne aynı, mimikler ve duygular aynı. Belki çok ayırıcı özellikleri de vardır. Ancak tiyatroya, oyunculuğa aşık oldum. Artık benim hayallerimi oyunculukta elde edeceğim başarılar süslüyor. Kariyerim boyunca da hep süslemeye devam edecek.
Hiç oyunculuk deneyiminiz var mı?
Gelelim "Kader" dizisine... Siz de Özcan Deniz gibi kadere inanıyor musunuz?
- "Kader"in hikayesi beni çok etkiledi. Hayatınızda yaşadığınız her şeyin, tragedyalardaki gibi neden-sonuç ilişkisi ile birbirine zincirleme bağlı olduğunu düşünüyorum. Her olay, kendisinden bir öncekinin sonucu, bir sonrakinin ise nedenidir. Ve eğer biz buna kader diyorsak, ben kadere sonuna kadar inanıyorum.
"Kader"e nasıl seçildiğinizi anlatır mısınız?
- Ajansım aracılığı ile Gold Film’le bir araya geldik. Ben oyunculuk eğitimi alıyorum. Dolayısıyla öğrendiklerimi, performansımı ekrandan milyonlarca insana ulaştırma fikri, her oyuncu gibi beni de heyecanlandırıyor. Öncelikle böyle bir fırsat yakaladığım için bu görüşmeye çok heyecanlı gittim. Benim için iyi bir başlangıç, her şeyden önemliydi. Ve "Kader" beni yeterince heyecanlandıracak bir projeydi. Hikaye bana ilk
BAKIÅžLARIMA GÃœVENÄ°YORUM
Özcan Deniz’le nasıl tanıştınız?
- Bu toplantıda... Tanışmadan önce kendisi hakkındaki tek bildiğim, titizliği ve özenli çalışmasıydı. Bugüne kadar içinde bulunduğu projelerin her biri de Özcan Deniz hakkında iyi şeyler düşünmem için gerçekten iyi referanslardı. Öykünün kendisine ait olması, Lamia karakterinin kafasında tüm hatları ile şekillenmiş olması beni çok etkiledi ve inanılmaz heyecanlandırdı.
Çok şanslısınız, bunu biliyorsunuz değil mi?
- Esas olan projedir, sonra da tabii ki çalışacağınız ekip önemlidir. Ben her iki konuda da çok şanslı olduğumu hissediyorum. Hem öykü, hem yapımcım sevgili Faruk Turgut, hem yönetmenim, hem bütün oyuncu arkadaşlarım ve büyüklerim hem de Özcan Deniz benim için çok değerli ve önemli bir başlangıçtır. Doğru, çok şanslıyım...
Özcan Deniz için neler söyleyeceksiniz?
- Özcan Deniz, pozitif enerji dolu. İşini seven bir arkadaş ve iyi bir destekçi... Setteki varlığı bana güç veriyor. Birlikte çektiğimiz sahnelerde kendimi çok iyi ve güçlü hissediyorum. Bir oyuncu için partneri çok önemlidir. Kendisi ile böyle güzel bir projeyi ve aynı seti paylaştığım için çok mutluyum.
Özcan Bey, Lamia karakteri için sizin seçilmenizde gözlerinizin çok etkili olduğunu söylemişti. Bunu biliyor muydunuz?
- Etkileyici gözleri olan birini aradıklarını biliyordum, ben de bakışlarına güvenen biriyimdir. Eğer bu değerli rolü almamda bakışlarımın rolü olduysa, ne mutlu bana...
Özel hayatıma yabancı eller uzansın istemem
- Kendi kendini eleştirebilmek, çok hoş sonuçları da beraberinde getirir diye düşünüyorum. İlk bölüm benim için bir çıta oldu. Ben her geçen gün sette ya da dışarıda yeni şeyler öğreniyor, önemli ve gerekli olduğunu düşündüklerimi kendime monte ediyorum. Amacım her geçen gün oyunculuğumda çıtamı biraz daha yükseltmek. Bunu becerebilmek için de beğeni ve eleştiriyi önce kendime yapmaya ihtiyacım olduğunu düşünüyorum.
Spor spikeri Ersin Düzen’le birlikte olduğunuz yazıldı. Bu doğru mu Birce Hanım?
- Şu kadarını söyleyeyim; özel hayatıma yabancı ellerin uzanmasını istemiyorum. Bu tavrım ne bugün ne de yarın değişecektir. Sizler beni "işini yapan Birce Akalay" olarak tanıyacak ve karşınızda hep işini anlatan Birce Akalay olarak bulacaksınız.