Ozan Doğulu hayatımı değiştirdi

* “Bu Ne Ya” ile iyi bir çıkış yakaladın. Albümden önce biraz senden bahsedelim, kimdir Ece Seçkin?  �

- 1991 doğumluyum. Annem piyano öğretmeni, babam işadamı. Ailenin tek kız çocuğuyum. Çocukluğumdan beri en büyük hayalim müzisyen olmaktı. Zaten müzik hayatım da 3 yaşında annem sayesinde başladı. O yaşta piyano çalmaya başladım. 6 yaşındayken Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nın sınavına girdim, yarı zamanlı piyano bölümünü kazandım. Ortaokula kadar orada okudum. Konservatuvardan sonra Levent Aslan’dan özel şan dersleri almaya başladım. Daha sesim oturmamıştı ama yine de bırakmak istemedim şan dersini.

* Sonra?   �

- Sonra liseyi bitirip üniversiteye girdim. Ama müziği değil, çok farklı bir alanı tercih ettim; hukuğu...

* Neden?

- Çünkü müzik hayatımda her zaman olacaktı. Akademik alanda da bir başarım olsun istedim. Ailem de destekledi. Şu an hâlâ Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde, üçüncü sınıfta öğrenciyim.

* Öğrencilik hayatın devam ederken müziğe zaman ayırmak zor oluyordur sanırım...

- Çok zor oluyor hem de. İkisini aynı hızda yürütmek mümkün değil. Mutlaka birinden fedakârlık yapmak gerekiyor. Ama şu an müzik benim için ön planda. Derslerimde biraz gerilediğimi hissediyorum. Belki yaz okulunda biraz toparlarım.

BABAM ALBÜM ÇIKARMAMA PEK SICAK BAKMIYORDU

* Albüm yapma fikri nasıl oluştu?

- Albüm yapma fikri hep aklımdaydı. Ama bu işe babam pek sıcak bakmıyordu. Aslında beni sanata o teşvik etti ama albüm çıkarmamı istemiyordu işte...

* Yaşından ötürü mü?

- Hem yaşımdan ötürü hem de sanırım bir baba olarak “Kızımın avukat olması şarkıcı olmasından daha iyidir” diye düşünüyordu.

* Nasıl ikna oldu peki?

- 2011’de Ozan Doğulu’yla tanıştım. Tanıştığımızda annem ve babam da yanımdaydı. Ozan bizi kendi stüdyosunda ağırladı. Ona durumumdan bahsettim, albüm yapmak istediğimi söyledim ama bana albüm teklifi yapacağı aklımın ucundan bile geçmemişti. Belki bir şarkı yaparım, o da aranjesini üstlenir gibi bir düşüncem vardı. Bana şarkı söyletti. Sonra her şey bir anda değişti ve albüm sürecinde buldum kendimi. Her şey bir sene içinde gelişti. Babam da işin içinde Ozan Doğulu olduğu için albüm çıkarmama sıcak baktı.

BESTE YAPMAYA ÇABALIYORUM

* Albümde kaç şarkı var?

- Altı... Deniz Erten’in iki şarkısı var. Bütün aranjeler Ozan Doğulu’ya ait. Ozan Doğulu’nun kendi bestesi ve eşinin de bir bestesi var. Bir tane de cover var.

* Sen beste yapıyor musun?

- Şu anda yapmaya çabalıyorum.

* Daha önce yaptığın besteler var mı?

- Yoktu. Albümden sonra beste yapmaya başladım. Beste, kompozisyon bilgisi isteyen bir şey. Çok zor. Hem bir melodi yaratabilmek, hem melodiye uygun sözler yazabilmek hem de bu melodinin bir duygu içermesini sağlamak kolay bir iş değil. O yüzden bunun için biraz yaşanmışlık olması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda yazdığım sözleri iki sene önce yazamazdım mesela.

* Müzik piyasasında nerede olmayı hayal ediyorsun? Gelecekle ilgili hayallerin neler?

- İnsanların sizi kabullenmesi için zaman gerekiyor. Bir anda olabilecek bir şey değil bu. En az beş sene kadar bir süreç gerekiyor. Hem yapımcım, hem prodüktörüm, hem abim olan Ozan Doğulu beni bu konuda uyarmıştı. Bu piyasaya girerken müzikal anlamda daha önce yapılmamış bir tarz yapayım gibi bir iddiam yoktu. Ama farklı bir ses olduğumu fark ettiler. Ben de bunu her zaman çekinmeden söyleyebilirim. Sesimi iyi kullanabildiğim bir yerde olmak istiyorum.

* Örnek aldığın sanatçılar var mı?

- Ben şarkı söylemeyi Christina Aguilera, Celine Dion, Lara Fabian gibi dev isimleri dinleyerek öğrendim. Daha doğrusu bu isimleri dinlerken şarkı söyleyebildiğimi keşfettim. Onların şarkılarını söyleyerek başladım müziğe. Kendime örnek almadım ama şarkı söyleyebildiğimi keşfettiğim isimler bunlar.

* Sesini duyurmak, albüm çıkarmak isteyen bazı kişiler yetenek yarışmalarına katılıyor. Ozan Doğulu’yla karşılaşmasaydın bu yarışmalardan birine katılmayı düşünür müydün?

- Düşünmezdim. Ozan’la tanışmam benim hayatımın dönüm noktasıydı. Ozan olmasaydı babam albüm çıkarmama müsaade etmeyebilirdi. Benim babamı ikna etmem onun sayesinde oldu. Doğulu ailesinin kanatları altına girmek baba da güven verdi. Biz şimdi kalabalık bir aile olduk.

TÜRKİYE’DEKİ KLİP ÇITASINI YÜKSELTTİK

“Bu Ne Ya”nın klibi de çok konuşuldu. Çekim sürecinden biraz bahseder misin?

- Evet, çok ses getirdi. Hatta Türkiye’deki klip çıtasını yükselttiği yönünde geri dönüşler bile aldık. Murad Küçük çekti klibi, stil danışmanlığını da Umut Eker yaptı. Benim dışımda 80 kişilik bir ekiple çekim yaptık. Çekimlerde bir hurdalık özel bir köy haline getirildi. Klipte bir zaman kavramı yok. Kızımız agresif ve günlük hayatta çok fazla rastlanmayan bir tip. Klibin bana çok faydası olduğunu düşünüyorum. “Bu Ne Ya”dan sonra “Mahşer” şarkıma da klip çektik. Onu da Murad Küçük yönetti.

MURAT BENİM İÇİN ÖNEMLİ BİRİ

Aşk hayatında durum nasıl?

- Karmakarışık.

Neden?

- Yaşamım değişiyor. İnsanın hayatında bir sayfayı kapatıp yeni bir sayfa açtığı dönemler oluyor. Ben şimdi böyle bir dönemdeyim. Belki yoğunluğum ve koşturmacamdan dolayı hayatımı gözden geçirip “Benim için doğru olan kişi kim?” diye düşünemiyorum. Aşk zaten siparişle gelen bir şey değil. Net bir şey olsa söylerdim size. Ama net değilim.

Murat Dalkılıç’la aşk yaşadığın yazıldı. İşin aslını senden öğrenelim...

- Yazılanlar doğru değil. Ama Murat benim için önemli biri. Çok sık görüşüyoruz. Müzisyen kimliğini de beğeniyorum. Ondan fikirler alıyorum.