Güncelleme Tarihi:
Mine K. soruyor:
“Gazetelerden birinde okudum (Hadi utanma, Vatan okumakta beis yok, o da memleketimizin bir gazetesi...) ‘Asillerin mavi kanı kırmızıya dönüyor’ diye bir toparlama yapmışlardı. Serdar Abi, sen gazetecisin bilirsin, niye Avpura’da asillere ‘mavi kanlı’ derler?”
Evet, o haberi ben de okudum. Norveç Veliaht Prensi’nin, ablasının, Hollanda Veliaht Prensi’nin, İspanya Kralı Juan Carlos’un kızının, hatta Avrupa’nın en şanlı ve ‘mavi kanlı’ ailelerinden İngiltere Kraliyet Ailesi’nin oğlu Prens Edward’ın da ‘halktan insanlarla’ evlenmesi üzerine, Batı basınında böyle bir değerlendirme yapıldı. ‘Mavi kan kırmızıya dönüyor’ diye. Vatan da bir dergiden filan araklamış demek ki...
Mineciğim, demek ki Vatan’ın ‘Mavi Kan Nedir?’ başlıklı bilgi kutusu seni tatmin etmemiş ki, Öz Serdar Abi’ne soruyorsun...
Yahu Berrin, ben bu kıza ne cevap vereyim? Fikrim yok, araştıracak vaktim de yok... Alla’sen iki satır bir cevap yaz.
Öpüyorum seni,
Serdar
*
Serdarcığım,
Cehaletinin sınırı olmadığı gibi, işleri bana yıkmakta da üstüne yok maşallah! Ama seni seviyorum Allah’ın belası herif, hayır diyemiyorum n’apim!..
Avrupalılar, asiller için ‘Mavi Kan’ derler, doğrudur. Bu terimin nereden çıktığı belli değildir. Ama bir iki rivayet seni keserse, buyur...
En yaygın inanışa göre, Ortaçağ’da köylüler hep açık havada, tarlada çalıştıkları için güneşten renkleri kararmış olurdu. Halbuki güneş yüzü görmeyen asiller süt gibi beyaz kalır, derinin altından mavi mavi damarları seçilirdi. Onun için cahil köylüler, asillerin kanının mavi olduğunu zannederlerdi.
Yes, dandik bir açıklama, biliyorum. Daha seksisini de anlatacağım:
Avrupalı asiller Tanrı’nın adını kullanarak sık sık yemin ederler, hatta küfür ederlerdi. “Nom de Dieu = Tanrı’nın adı” yahut “Par le sang de Dieu = Tanrı’nın kanı adına” en çok kullandıkları küfürdü. Rivayete göre, bir din adamı Tanrı’nın adını lekeleyen bu tür küfürleri yasaklamış. Asiller de, dillerini tutamadıkları için, Dieu = Tanrı kelimesini, sesçe benzeyen ama masum Bleu = Mavi ile değiştirip, “Par Sang Bleu” şeklinde küfreder olmuşlar. Bu küfürleri sadece asiller kullandığı için, halk, asil sınıfa “les sangbleus” yani “Mavi Kanlılar” adını takmış.
Başka, daha sevimsiz açıklamalar da buldum bu arada.
Mesela İspanya’da, Kastilyalı krallar “Arap veya Yahudi kanı taşımadıklarını” ima etmek için (ayıp ya o zaman!) ‘sangre azul’ yani ‘mavi kanlı’ olmakla övünürlermiş. Araplar’ın ve Yahudiler’in tenleri esmer, bu güneş görmemişlerinki açık ya...
Yeter mi bilmem? Daha araştırayım mı?