Oturan Johnny

Güncelleme Tarihi:

Oturan Johnny
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2013 00:00

Bir dönemin efsane dizisi ‘Maskeli Süvari’ 5 Temmuz’da sinema filmi olarak dönüyor. Başrol oyuncusu Johnny Depp çekimler sırasında adeta Kızılderili köklerinin izini sürdü, üstüne üstlük bir yerli kabilesi tarafından evlat edinildi

Haberin Devamı

Ailenizde Kızılderili kanı olduğu doğru mu?
- Evet. Bu söylediğinizi çok küçükken bana büyükannem söylemişti. Ama ailede ne kadarımızda bu kan var bilmiyorum.

Büyükanneniz nasıl bir kadındı?
- Adı, Mae Slon’du. Örgülü saçları dışında başka özellikleri de yerli kadınlara çok benzerdi. Öncelikle çok güzeldi ve 102 yaşına kadar yaşadı. Öldüğü güne kadar tütün çiğnemeye devam etti.

Ailenizde Kızılderili kanı olduğunu öğrenmek sizi nasıl etkiledi?
- Tabii Amerikan yerlileriyle ilgili daha çok şey öğrenmek istedim. Kovboy filmleri izlediğinizde yerliler her zaman vahşi insanlar, kötü adamlar olarak gösterilirdi. Bu bana o yaşlarda bile doğru gelmiyordu. Mesela 5-6 yaşlarında kovboyculuk oynarken ben yerli olmak isterdim. Ve şimdi, onca yıldan sonra, ‘Maskeli Süvari’ filminde bir yerli olan Tonto karakterini canlandırıyorum ki bu harika.

Haberin Devamı

Bu duygularınız rölünüze nasıl yansıdı?
- Karakteri ‘Maskeli Süvari’nin yardımcısı olarak oynamak yerine onu saygın ve dürüst bir savaşçı olarak canlandırdım.

Sizce tavrınızı Hollywood nasıl karşılayacak?
- Buna geçmişte yapılmış hataları düzeltmek konusunda yaptığım küçük bir katkı diyelim. Benim onlara küçük bir selamım olsun istedim. Belki de yıllarca sinemada kendilerine yapılan haksızlıkları yeniden dengeleme yolum buydu.

ÖZ ANNEM GİBİ BANA ‘OĞLUM’ DİYOR

Çekimler sırasında Komançi halkıyla tanışmışsınız. Sizi aralarına kabul ettikleri doğru mu?
- Navajo ve Komançi halkı bize çok cömert davrandı. Hatta evlat bile edinildim.

Nasıl yani? Kim evlat edindi sizi?
- Çekimler sırasında oradaki insanlarla harika ilişkiler kurduk. Bu ilişkilerden dolayı Komançi kabilesinden La Donna, beni halkı adına evlat edinmeye karar verdi. Öz annem gibi o da bana artık “Oğlum” diyor. Misafir olarak yanlarına gittiğinizde sizi gerçekten ağırlıyorlar. Müthişler! Benim için gelmiş geçmiş en büyük onur.

HERKES KAFASINA KUŞ KOYMAYI DENEMELİ

Filme dönersek... ‘Maskeli Süvari’yi sinemaya uyarlamak sizin fikriniz miydi?
- Hayır. Ama ‘Karayip Korsanları’ serisinde birlikte çalıştığımız yapımcı Jerry Bruckheimer bu projeden bahsediyordu. Bir Amerikan yerlisinin fotoğrafı bana ilham verdi. Makyaj sanatçım Joel Harlow’dan yardım istedim ve kendime o fotoğraftakine benzer bir makyaj uygulattım. Otluk bir alanda fotoğraflar çektik. Hemen yapımcı Jerry’yi aradım ve ona fotoğrafları uzattığımda inanamadı: “Fantastik biri. Kim bu?” dedi. “Benim!” dedim.

Haberin Devamı

Canlandırdığınız Tonto karakterinin görünüşü, çekimler başlayınca da o fotoğraflardaki gibi mi kaldı?
- Aynen öyle. Değişen tek şey yüzüme sürülen çamur, kil karışımı bir şeydi. Bir de bulduğum fotoğraftaki savaşçının hemen arkasında bir karga uçuyordu. İlk bakışta, karganın kafasının üstünde olduğunu sanmıştım ama öyle değildi. Biz de ölü bir kuş alıp ruhani rehberim olarak kafama koyduk.  Kafaya kuş konma hikâyesini bence hepiniz denemelisiniz. Gerçekten farklı bir deneyim!

Makyaj kaç saat sürüyordu?
- Her gün birkaç saatim makyajla geçiyordu. Bazen zamandan kazanmak için makyajımı evde kendim yapıyordum. Rahat olmuyordu, komik görünüyordu ama buna değdi sanırım.

Haberin Devamı

Çocukken ‘Maskeli Süvari’yi izler miydiniz?
- Evet. Zaten küçükken televizyonda gördüğümüz o birkaç uzun soluklu diziden biriydi. Diziyi izlerken de hikayeyi filmde kendi canlandırdığım Tonto karakteriyle tanımlardım. O yaşlarda bile bu yerli savaşçının neden yan rol olduğunu merak ederdim. “Neden bir yerlere gidip bir şeyleri yapması gereken oyken kahraman değil?”

Kitap işine girdim

Oyunculuk ve müzisyenliğin yanında bir de yayıncılık işine girdim. Harper-Collins’le  küçük bir basım anlaşması yaptım. Woody Guthrie’nin 1940’ların sonunda yazdığı son romanı ‘House of Earth’ü basmak ilk işimiz oldu. Aynı zamanda Keith Richards’la ilgili bir belgesel yapıyorum.  Elimde yaklaşık 60 saatlik kısa görüntü var. Üzerinde biraz daha çalışmam gerekiyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!