Organize İşler

Sonra da o söylenecek ne varsa söyler, sen açıkta kalırsın.

‘Rakip gazetenin yazarı’ ve geliniyle, yılın son günü Organize İşler’i görmeye gittik.

Alkent’in içinde bir sinema var, oraya. Tecrübeli gazeteci, gazeteye bakmış ‘16.45’te son bir seans var’ diyordu. Önden ben girdim sinemaya ‘Yılbaşı olduğu için 16.45 yok bugün’ diye geri çevirdiler. ‘Olur mu yahu, gazetede yazıyor?’ Hayır, yanlış yazılmış herhalde diye bilet vermediler.

Derken ‘adını ve çehresini’ tanıdıkları ‘rakip gazetenin yazarı’ geldi yanımıza. ‘Ben gazetede gördüm, 16.45 seansı var. Bir daha bir bakın...’ dedi. Baktılar. ‘Aaa, pardon, hak’katen varmış 16.45 seansı...’

Biz dıt gibi kaldık tabii ki!

Ancak, ‘tükânı’ kapamayı hesapladıkları için temizlik yapmamışlar , üç kişi, yerleri pislik içinde, leş gibi sigara kokan bir salonda, nerdeyse ‘özel gösterimle’ Organize İşler’i seyrettik.

Doğrusu beğenmediklerini söyleyen köşe yazarlarını anlamadım.

Kimdi unuttum, biri ‘komedi diye gazladılar, gülmek için boşuna bekledik...’ diyordu. Kim dedi bu bir komedidir diye? Yılmaz Erdoğan’ın geçmiş filmlerinde komik unsur vardı ama hangisi komediydi? Sonra Cem Yılmaz var diye her film komedi olacak değil ya?

Bir diğeri ‘havadan çekim yapan helikopteri bulunca buldumcuk olmuş’ diyordu. Oysa filmin belki de en güzel sürpriziydi İstanbul’u hiç alışık olmadığımız bir açıdan, ‘havadan’ görmek. Peter Pan gibiydik, rüyada gibiydik...

‘Filmin fazla reklamı yapıldı’ diyenler oldu. Yılmaz Erdoğan işi fazlaca sağlam tutmuş olabilir. Ayıp mıdır?

‘Yılmaz Erdoğan kendini fazla öne çıkarmış’ da bir başka eleştiriydi. Bence diğer oyuncular da iyice ‘öne’ çıkmıştı ve hepsi çok iyiydi. ‘Süpermen Samet’ rolündeki Tolga Çevik özellikle. Demet Akbağ ve Altan Erkekli haliyle. Acemiliğini Kurtlar Vadisi’nde atan Özgü Namal da öyle. Tam kadro...

‘Cem Yılmaz’ın rolü çok küçük kalmış’ iddiasına gelince... Yoğun ve film için önemli bir karakteri canlandırıyor oysa. Çok akılda kalan bir rol onunki. O da zaten tadını çıkara çıkara, ganırta ganırta oynuyor.

İçişleri Bakanı mıydı, bir Emniyet yetkilisi mi? ‘İstanbul bu filmde anlatıldığı gibi bir suç cenneti değil, abartılmış’ gibi bir laf etti. Eleştiri niyetine. Muhtemelen filmi göremişti. İstanbullular bilir, abartı nerede, anlatılan gerçeğin yüzde biri bile değildir.

Hasılı...