Onun babası hırsız değil
Güncelleme Tarihi:
Şenay ORDU/HŞS
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2002 01:41
Baki Mersin yasalar karşısında suçlu, ama 6 yaşındaki oğlu Enes'in gözünde değil. Enes için babası bir kahraman. Küçük Enes, ‘‘Baban hırsız’’ diyenlere karşı, ‘‘Babam, parayı benim gözüm için aldı. Çalmadı’’ diye karşı çıkıyor.
Hiçbir şey yapmasa da, 6 yaşındaki Enes'in kahramanıydı o. Çünkü onun babasıydı. Çünkü oğlunu omzuna alıp maç yapmıştı. Çünkü onunla misket oynamıştı. Anneleri mutfakta bulaşık yıkarken, onlar maç seyretmişlerdi televizyonda. Tuttuğu takım, babasının takımıydı...
Baki Mersin, her baba gibi oğlunu çok seviyordu, ama içini bir şey gizliden gizliye yakıyordu. Göz tümörü olduğu için oğlunun gözü henüz bir yaşındayken ameliyatla alınmıştı. Doktorlar, ‘‘Alınmazsa ölebilir’’ demiş ve çaresiz çift, ameliyatı kabullenmişti.
Dokuz aylıkken yürüyen Enes, ameliyat sonrası yürümeyi unutmuş bir süre. Dengelerini şaşırmış. Anne babası borç harç, camdan göz alıp takmışlar Enes'in sol gözündeki o karanlık çukura. Ama her akşam yıkanması kurulanması gereken göz o kadar hassas, Enes o kadar küçükmüş ki, göz hep kırılmış. Oğlu gözsüz kalınca, arkadaşları ‘‘kör’’ diye aralarına almamışlar onu.
Oğlunun ihtiyacı olan göz protez seti 16 milyar liraydı. Küçük Enes de her sabah babasından göz istiyordu. Cam olanları gibi acıtmayan plastik bir göz. Baki Mersin ayda 220 milyon lira kazanıyordu.
Baki Mersin, 15 Mayıs 2002 günü, şoförlük yaptığı Tekel'in minibüsünde 7 milyar lira olduğunu fark etti birden. Şeytana uydu ve parayı aldı. İşyerinde de ‘‘Soydular beni’’ dedi. Polis çağırdılar. Ama vicdanı dayanamadı ve sorguda polislere paranın evde olduğunu söyledi.
Küçük Enes, o gün babasını kelepçeli gördü. Kapıda toplanan arkadaşları ona, ‘‘Baban hırsızlık yapmış’’ dediler. Ama annesi, babasının aslında ne yapmak istediğini anlattı küçük Enes'e.
Sonra Dünya Göz Hastanesi, yeni gözle çıkıp geldi. Enes, artık gözünü sabah akşam kendi takıp çıkarıyor, çekinmiyor, sokağa bile iniyor. Ama yine de sağ gözünü daha çok seviyor. Tıpkı babasını, annesinden daha çok sevdiği gibi. Emniyeti suiistimal suçundan tutuksuz olarak yargılanan Baki Mersin'in bir de beş aylık Tuğçe adında bir kızı var. ‘‘Ya o da hastaysa’’ korkusu içlerini kemiriyor, ama doktora götüremiyorlar parasızlıktan. Baba işsiz çünkü. Haber gazetelerde yayınlandıktan sonra bir hayırseverin Migros'tan alıp getirdikleri de, iki hafta önce evlerine giren bir hırsız tarafından çalınmış.
Baki Mersin, her baba gibi oğlunu çok seviyordu, ama içini bir şey gizliden gizliye yakıyordu. Göz tümörü olduğu için oğlunun gözü henüz bir yaşındayken ameliyatla alınmıştı. Doktorlar, ‘‘Alınmazsa ölebilir’’ demiş ve çaresiz çift, ameliyatı kabullenmişti.
Dokuz aylıkken yürüyen Enes, ameliyat sonrası yürümeyi unutmuş bir süre. Dengelerini şaşırmış. Anne babası borç harç, camdan göz alıp takmışlar Enes'in sol gözündeki o karanlık çukura. Ama her akşam yıkanması kurulanması gereken göz o kadar hassas, Enes o kadar küçükmüş ki, göz hep kırılmış. Oğlu gözsüz kalınca, arkadaşları ‘‘kör’’ diye aralarına almamışlar onu.
Oğlunun ihtiyacı olan göz protez seti 16 milyar liraydı. Küçük Enes de her sabah babasından göz istiyordu. Cam olanları gibi acıtmayan plastik bir göz. Baki Mersin ayda 220 milyon lira kazanıyordu.
Baki Mersin, 15 Mayıs 2002 günü, şoförlük yaptığı Tekel'in minibüsünde 7 milyar lira olduğunu fark etti birden. Şeytana uydu ve parayı aldı. İşyerinde de ‘‘Soydular beni’’ dedi. Polis çağırdılar. Ama vicdanı dayanamadı ve sorguda polislere paranın evde olduğunu söyledi.
Küçük Enes, o gün babasını kelepçeli gördü. Kapıda toplanan arkadaşları ona, ‘‘Baban hırsızlık yapmış’’ dediler. Ama annesi, babasının aslında ne yapmak istediğini anlattı küçük Enes'e.
Sonra Dünya Göz Hastanesi, yeni gözle çıkıp geldi. Enes, artık gözünü sabah akşam kendi takıp çıkarıyor, çekinmiyor, sokağa bile iniyor. Ama yine de sağ gözünü daha çok seviyor. Tıpkı babasını, annesinden daha çok sevdiği gibi. Emniyeti suiistimal suçundan tutuksuz olarak yargılanan Baki Mersin'in bir de beş aylık Tuğçe adında bir kızı var. ‘‘Ya o da hastaysa’’ korkusu içlerini kemiriyor, ama doktora götüremiyorlar parasızlıktan. Baba işsiz çünkü. Haber gazetelerde yayınlandıktan sonra bir hayırseverin Migros'tan alıp getirdikleri de, iki hafta önce evlerine giren bir hırsız tarafından çalınmış.