Her müzisyen kendi seçtiği bir besteyi seslendirdi. Sezen Aksu müzik danışmanı, Arto Tunçboyacıyan ise müzik direktörü olarak yer aldı. Sanatçılar, projeye hiçbir ücret talep etmeden, gönüllü olarak katıldı. Elde edilecek gelir, Onno Tunç’un adının yaşatılacağı projelere aktarılacak.
Onno Tunç şarkılarından oluşacak böyle bir albüm yapma fikri, Aralık 2004’te Pozitif Edisyon Genel Müdürü Ali Coşar tarafından ortaya atıldı. Coşar, fikrini hemen Tunç’un kızları Ayda ve Selin ile Doublemoon Genel Müdürü Ahmet Uluğ’a anlattı. Olumlu yanıt alınınca, albüm hazırlıkları Pozitif Müzik tarafından başlatıldı. Pozitif ve Doublemoon yetkililerinden Gonca Öncel ile Melis Tarhun önderliğinde, ilk önce projede yer alacak sanatçı ve şarkılar üzerinde çalışıldı.
Şarkıcı listesi hazırlanırken, bir dönem Onno Tunç’la çalışmış sanatçıların yanı sıra yeni kuşaktan, onun müzik anlayışına yakışacak müzisyenlere de yer verildi. Elbette müzisyen kardeşi Arto Tunçboyacı ile birlikte uzun bir müzikal yolculuğa, sayısız şarkıya, albüme imza attığı Sezen Aksu projeden haberdar edildi.
Nihayet 27 Ekim 2005 itibariyle, Sezen Aksu’nun evinde albüm üzerine konuşulmaya, tartışılmaya ve hazırlanılmaya başlandı. Sanatçıların bir kısmıyla Pozitif Müzik görüştü, bir kısmını Sezen Aksu bizzat arayarak ikna etti. Şarkıların pek çoğunun alt yapısı Arto Tunçboyacıyan ve Sezen Aksu’nun stüdyosunda hazırlandı.
Albümde olması beklenen ama çeşitli sebeplerden yer alamayan sanatçılar da var. Örneğin ilk çıkışını Onno Tunç ve Sezen Aksu’nun öncülüğünde yapmış olan Aşkın Nur Yengi, o dönem hamileliğinde sıkıntılı günler geçirdiği için, çok istemesine rağmen projede yer alamadı.
Albümden elde edilecek gelirin, Onno Tunç’un adının yaşatılacağı bir projeye aktarılması planlanıyor. Önümüzdeki günlerde özel bir konser organize edilmesi düşünülüyor. Dinleyicilerden gelecek tepkiler ve Tunç ailesinin kararıyla ileride benzer formatta ikinci bir albümün hazırlanma olasılığı da var.
POP MÜZİKTE BİR DÖNEME DAMGASINI VURDU
1948 İstanbul doğumlu Onno Tunç, Türk pop müziğinde besteci, aranjör ve prodüktör olarak gelmiş geçmiş en önemli müzik adamlarından biri olarak kabul ediliyor. Özellikle 1980 sonrası Sezen Aksu ile birlikte çıktığı müzikal yolculuk, Türk pop müziğinde pek çok açıdan öncü, yenilikçi bir dönem olarak adlandırılıyor. Sertab Erener, Levent Yüksel, Aşkın Nur Yengi, Harun Kolçak, Göksel gibi genç isimlerin Türkpop müziğine kazandırılmasında da büyük rol oynadı. Kariyeri boyunca Nilüfer, Zerrin Özer, Nükhet Duru, Zuhal Olcay, Ayşegül Aldinç, MFÖ, Bülent Ortaçgil gibi Türk müziğinin dev isimleriyle çalıştı. Yaptığı düzenlemelerdeki armoniler, orkestralama tekniği ve yakaladığı sound ile Türkiye’deki pek çok müzisyen tarafından hálá hayranlıkla izleniyor. Onno Tunç, 1996’da bir uçak kazasında hayatını kaybetti.
KİM HANGİ ŞARKIYI SÖYLEDİ?
Sezen Aksu-Yine Yeni Yeniden, Ajda Pekkan-Dokun Bana, Nilüfer-Tutsak, Zerrin Özer-Hep Bana, Nükhet Duru-Seninle, Sertab Erener & Tuluğ Tırpan-Sen Ağlama, Emre Altuğ-Haydi Gel Benimle Ol, Şebnem Ferah-Ünzile, Levent Yüksel & Murat Uncuoğlu-Sultan Süleyman, Aylin Aslım-Bir Çocuk Sevdim, Ceza-Şınanay, Mor ve Ötesi-1945, Hüsnü Şenlendirici-Yalnızca Sitem.
KİM NE DEDİSERTAB ERENER: Tanışmamız benim konservatuvarda okuduğum dönemlere denk geliyor. Okurken para kazanmak için reklam müzikleri seslendirip, çeşitli albümlere vokal yapardık. Bir gece Sezen Aksu’yla benim caz söylediğim mekana yemeğe gelmişlerdi. Benim için onunla çalışmak çok önemliydi. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi müzisyenlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Onunla beraber çalışmak, sahne performansları yapmak benim kariyerim için müthiş bir deney oldu. Bu ülkede iyi müzisyen çok az yetişiyor. Onun kaybını da çok yakından yaşadım. O dönem Levent Yüksel’le ikimizi pilot olmaya teşvik edip, uçuş okuluna kaydolmamızı sağlamıştı. Birlikte uçuşlara giderdik. Bir tek, o kazanın olduğu gün gitmemiştik biz Levent’le. Kaza haberini aldığımızda sarsıldık. Onno’yu her zaman büyük sevgiyle ve gülümseyerek hatırlıyorum. Çok eğlenceli, esprili bir adamdı. Kontrbas’ı onun için çok değerliydi. "Evim yansın, ona bir şey olmasın" der, kontrbasına sarılır, onu severdi. Reklam müziği seslendirdiğimiz zamanlar, bize önce alacağımız paraları gösterir, masaya koyar, "Hadi bakalım, paralar burada, mikrofon sizde" derdi.
LEVENT YÜKSEL: Müthiş bir şeydi Onno’yla çalışmak. O, Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi basçısıdır. Onun yüzde 1’i kadar olabilsem, muhteşem bir müzisyen olurum diye düşünüyorum. Hiç unutmam bir yerde karşılaşmıştık. Ertesi gün bir reklam müziği seslendirme işi olduğunu ve beni de istediğini söyledi. Ben de nasıl bir şey yazdın diye sordum. Gayet soğukkanlı bir şekilde "Henüz bestelemedim" dedi. Ertesi gün gittiğimde çok güzel bir şarkı vardı ortada. Müzisyenliğinin yanı sıra çok da iyi kalpli ve sevgi dolu bir adamdı.
ŞEBNEM FERAH: Bu albüm için onlarca güzel şarkı arasından bir
seçim yapmaya çalışırken şunu bir kez daha fark ettim: Onno Tunç, ülkemizde üretilen müziğin büyük bir dönemine, hem müzikal hem de duygusal zenginliğiyle yön vermiş, ömür boyu dinlemekten vazgeçemeyeceğimiz güzel şarkılar üreterek her birimizin hayatına temas etmiş. O yüzden bu albümde olmaktan büyük heyecan duydum.
MOR VE ÖTESİ: Mesleksiz yığınların, kızgın homurtusunun bütün güzel sesleri bastırmaya yeltendiği bu yerde, hayatını güzel seslere adamış bir insanın ne kadar büyük bir fark yaratabileceğini gösteren alçakgönüllü bir kahramandı. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Bizim bu albümde söylediğimiz 1945 şarkısı, birçok Onno Tunç şarkısı gibi çocuk yaşlarımızda fark etmeden içimize girmiş ve oraya silinmemek üzere yerleşmiş şarkılardan.
AYLİN ASLIM: O, Türk popunun maestrosuydu. Türkçe sözlü Amerikan popunun değil, kesinlikle ’buralı’ şarkıların, seslerin yaratıcısıydı. Bence Türk popunu, Onno Tunç’tan önce ve sonra olarak çok net ayırabiliriz. Bir Çocuk Sevdim, benim en etkilendiğim Sezen Aksu albümünde yer alan bir şarkı. Orjinal düzenlemesi beklenmedik ve ihtişamlıydı. Biz de Hayko Cepkin’le düzenlemede başka yollar bulmak için epey uğraştık.