Ayten SERİN
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2004 00:48
Yazdığı ‘Yaşasın Hayat’ kitabı bir yılda 32 baskı yaparak 64 bin satan Prof. Dr. Osman Müftüoğlu yeni kitabı Hafifleşin Gençleşin’i çıkardı. İlk kitabının yayınlanmasından itibaren, Müftüoğlu, sadece hekim olarak değil bir yaşam koçu olarak da benimsendi. İnsanlara kuru reçeteler sunmaktan öte, mutlu ve iyi yaşamanın önemi üzerinde duruyor, psikolojik desteğin yararını vurguluyordu.
Hürriyet ve Hürriyet Pazar’da çıkan yazıları ilgiyle izlenen Müftüoğlu, Türklerin kaliteli yaşam gurusu haline geldi. İkinci kitabı da birincisi kadar ilginç. Dünyadaki 18 bin
diyet reçetesine bir tane daha eklemiyor. Onun yerine, herkese kendi kilosunu kontrol eden birer ‘kilo yönetimi uzmanı’ olmayı öneriyor.
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun Hafifleşin Gençleşin kitabı geçtiğimiz hafta 8 baskı ile 16 bin adet basılarak Doğan Kitap’tan piyasaya çıktı. Müftüoğlu ilk kitabı olan Yaşasın Hayat’ın sağlıklı yaşam konusunda temel kitap olduğunu, bu kitabında ise sağlıklı yaşamın ilk şartı olan beslenme konusunu ele aldığını söylüyor: ‘Sağlıklı yaşam için doğru beslenme, doğru uyuma, doğru hareket etme ve daha az stres yüklenmenin temel şartlar olduğunu ilk kitapta anlamıştık. Bundan sonraki kitaplarım mümkün olduğu kadar bu altyapıları açıklayacak şekilde olacak.’
Elbette, beslenme ile ilgili yazacak çok şey var, ancak Müftüoğlu kitabın daha kolay okunabilmesi için öncelikle kilo yönetimiyle ilgili bilgileri aktarmaya karar vermiş. Beslenme ile ilgili bir sonraki kitap ise ‘hastalıkta ve sağlıkta beslenme’ temasını ele alacak.
BESİNLERE İLAÇ MUAMELESİ YAPIN
Osman Müftüoğlu’nun beslenme konusuna farklı bir bakışı var:
‘Günümüzde besinlere ilaç muamelesi yapmadığımız takdirde sağlığımızı koruma ve geliştirmenin pek fazla imkanı yok. Beslenmenin bir sanat, bilinç ve gayret işi olduğunu öğrenmezsek, bu konuda çok fazla şansımız olmaz. Şu anda beslenme ile ilgili en büyük tehditler kilo fazlalığı ve obezite. Kilo yönetimini, yani az kiloyu, normal kiloya çıkarabilmeyi; ya da çok kiloyu normal kiloya indirebilmeyi öğrenmeliyiz. En güzeli birkaç kilo alındığında paniğe kapılmadan kilo dengemizi kendi kendimize kurabilen, yetenekli bir kilo yönetimi uzmanı haline gelebiliriz. Temel mesajımız bu: ‘Ben ideal kilomda ne kadar kalırsam, sağlığımı koruma konusunda da o kadar başarılı olurum’ bilinci.’
18 BİN DİYETE YENİSİNİ EKLEMEDİM
Müftüoğlu kitabının diğer bir çok zayıflama kitabından farkının diyet önerisi sunmaması olduğunu söylüyor. Bugün dünyadaki diyet önerilerinin sayısının 18 bini bulduğunu hatırlatıyor, bunların hepsinin değilse de büyük bölümünün ‘şarlatan diyeti’ olduğunu söylüyor: ‘ABD’de her yıl kilo verme konusunda bin kadar kitap çıkar ve bunların 10’u da en çok satan kitaplar listesine girer. Amerika’da kilo fazlası bir halk sağlığı sorunudur, insanlar en azından bunun kitaplarını okuyarak kendilerini rahatlatma gibi bir alışkanlık içindedir. Bizim toplumumuzda da kilo fazlası artık bir sorun haline geldi ve çok sayıda kitap çıkıyor. Bu kitabın temel özelliği şimdiye kadar yazılmış olan kitaplara çizgi çekme iddiasında olması. Bu kitapta diyet önerisi yok.’
GLİSEMİK İNDEKS NEDİR BİLİYOR MUSUNUZ?
Müftüoğlu kilo vermeyle ilgili, kitapta da yeralan üç temel gerçek olduğunu söylüyor: ‘Birincisi yeterli ve dengeli beslenmelisiniz, ikincisi hareket etmeden kilo verilemeyeceğini, verdiğiniz kilolaların da korunamayacağını bilmelisiniz, üçüncü olarak da beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmezseniz yaptığınızın hiçbir işe yaramayacağını... Kilo vermek için diyet yapmanın etkisi yüzde 30 iken, egzersizin etkisi yüzde 5-10’lar civarındadır. İkisinin kombinasyonu yüzde 70’lere 80’lere çıkıyor. Yani iki kere iki dört etmiyor.’
Kitapta çocuk ve gençlerin obezitesine, metabolik sendroma ve bugün çok gündemde olan glisemik indeks konusuna da detaylı bir şekilde yer veriliyor. Bir besinin sadece kalorisinin kilo korumaya veya vermeye yetmediğini; aynı zamanda kana karışma hızının da çok etkili olduğunu öğreniyoruz. Müftüoğlu glisemik indeksi bir örnekle anlatıyor:
‘Siz 100 kalorilik bir karpuz ile beslenmişseniz, arkadaşınız da 100 kalorilik elma ile beslenmişse siz arkadaşınızdan daha fazla kilo alırsınız. Kalorileri aynı ama karpuzun kana karışma hızı çok yüksek. Yani besinlerin glisemik indeksine de dikkat edilmeli.’
DEMİREL NİYE ZAYIF DEĞİL?Herkese sağlıklı yaşam ve zayıflama önerileri sunan Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’na 1991’den beri özel hekimliğini yaptığı 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i neden zayıflatamadığını da sorduk: ‘Sayın Demirel bana ‘Benim kilomdan şikayetim yok, beni bu kiloyla sağlıklı tutamaz mısınız?’ dedi. Şu anda kendisi çok sağlıklı, yine de sağlık sorunlarına açık olan bir kilo fazlalığı var. Ama unutulmamalı ki herkes Demirel kadar şanslı değil. Demirel’in sağlığı çok yakından takip ediliyor, kendisi de sağlığı konusunda çok kararlı. Ben de Ankara’da bulunduğum her gün kendisini görüyorum.’
KİLO YÖNETİMİNDE TEMEL ADIMLARÖnce samimi ve kalıcı bir söz vermelisiniz
Gerçekçi amaçlarla yola çıkmalısınız.
Bilgili bir kilo yöneticisi olmalısınız
Alışveriş planınızı doğru hazırlamalısınız
Daha çok hareket etmelisiniz
Zayıflarken de sağlıklı beslenmelisiniz
Başarınızı her adımda dikkatle izlemelisiniz
Yolunuza her koşulda devam etmelisiniz