Güncelleme Tarihi:
Burcu Kara fotoğrafları için tıklayın
Projede rol almaya sizi ikna eden neydi?
Aslında bu yıl dizi yapmayı hiç istemiyordum. "Haziran Gecesi"nden sonra çok teklif geldi, ama senaryo, ekip, kısacası her şey içime sinsin istiyordum. Bu proje öyle oldu. Tiyatro çok yoğun gidiyordu, dizi için tehlikeli bir sezondu. Ama senaryoyu okuyunca içim ısındı.
Niye o kadar sıcak geldi size?
Bir kere, canlandırdığım karakterin adı Zeynep... Zeynep benim en sevdiğim kız ismidir. Bir kızım olsa adını Zeynep koyacağım, o kadar çok seviyorum. Ayrıca benim annem de babam da öğretmendir. Bu kız da anaokulu öğretmeni. Yani hiç düşünmediğim halde birden kabul ettim ve buna Yavuz bile (Bingöl) şaşırdı.
Canlandırdığınız Zeynep karakterinin eski nişanlısından neden ayrıldığı ve çocuklara niye bu kadar düşkün olduğu merak konusu...
Dizide, kanser olan bir kadının kocasına eş, çocuklarına anne arayışı var. Böyle bir şey gerçek hayatta yaşanabilir mi sizce?
Elbette. Bu çok acı bir hikaye. Ölüm psikolojisine giren bir kadının kocasına duyduğu aşk, korkuları, hepsi ekrana yansıtılıyor. Kadın bir gün eşinin hayatına birinin gireceğini, o kadının çocuklarının da annesi olacağını biliyor. En azından kendi istediği birinin bunu yapmasını istiyor. Bir kadının böyle hissetmesi için ölmesine bile gerek yok ki... Çocuğun varsa ve eşinden ayrılmışsan, adam ikinci kez evlenme kararı aldığında yine üvey anne endişesi yaşarsın. Dolayısıyla ölüm psikolojisiyle bunu yapması çok normal. Ben de dizideki Lale karakteri gibi öleceğimi bilsem, kocama ve çocuklarıma bakacak bir eş ararım.
Annem bir an önce evlenmemi istiyor
Daha önceki bir açıklamanızda "Ailemde kanser hastası var" demiştiniz...
Annem göğüs kanseri ve hálá tedavi görüyor. Psikolojisini anlayabiliyorum. Onda da "İki genç kızım var benim. Bana bir şey olsa onlara ne olur" düşüncesi var. Bana durmadan "Hadi evlenin" diyor. Üniversiteye giden kardeşime de "Bir an evvel okulu bitirip iş sahibi olsan da görsem" diyor.
Bu durum evlilik planlarınızı etkiledi mi peki?
Evet, en kısa zamanda olsun istiyorum. Aslında biz Yavuz (Bingöl) ile işlerimizin yoğunluğu nedeniyle evlenemiyoruz. Yoksa ilişkimiz 10 yıldır süren, yılan hikayesine dönmüş ilişkilerden değil. Kendi içimizde yaşadığımız bir ilişki. İki buçuk yıldır birlikteyiz. Gitmesi gerektiği gibi gidiyor. Ama olacaksa bu yaz olsun bu iş. Sonuçta Türk insanının belli gelenek ve görenekleri var.
Evlilik, işlerin yoğunluğu nedeniyle ertelenmiş hep. Ama şu sıralar da temponuz pek hafif sayılmaz. Öyle değil mi?
Doğru, şu an çok yoğun bir tempodayım. ShowMAX’te "Burcu’yla Cumartesi Günleri" adlı programım devam ediyor. Tiyatro turnesi sürüyor; bütün Türkiye’yi dolaşıyoruz neredeyse. Dizi var. Bu kadar yoğunluğa rağmen yorgunluk hissetmemem, ekibimin verdiği elektrikten kaynaklanıyor.