Okur Temsilcisi'ne mektuplar

Türkiye’nin en iyi 10’larıBÄ°RKAÇ ay önce gazetenizin Cuma ekinde ‘Türkiye’nin En Ä°yi On Mantıcısı’ baÅŸlığıyla ilgili bir yazı yayınlandı. Sonraki bir ay içerisinde bu mantıcı, Kayseri ve çevresindeki reklam panolarında Hürriyet Gazetesi ambleminin altında en iyi mantıyı kendilerinin yaptığını deklare ediyordu. Bu yazıda Türkiye’nin en iyi mantıcısı olarak seçilen Kayseri’deki yere gidelim dedik. Önce mantı yedik. Sonra mantı alıp eÅŸe dosta gönderdik. Ardından kahvaltıda katmer yemeye gittik. Ä°yiden iyiye müşterisi olmuÅŸtuk bu mantı evinin. Ta ki bir sabah aÄŸza alınmayacak laflarla ‘Buraya bir daha gelmeyin’ diye kovuluncaya kadar: Bir sabah kahvaltı için birer katmer ve çay istemiÅŸtik. Geldi, afiyetle yedik. Ä°kinci sabah katmer istediÄŸimizde, kahvaltı mönüsü almazsak, katmer servisi yapamayacaklarını söylediler. Katmeri tek tek satıp satmadıklarını sorduk, satıyorlardı. Ama patrona sorup vermediler. Peki, dedik. Katmer ve çay alalım, kahvaltı mönüsü öderiz. Katmerimiz ve çayımız geldi, yedik. Kahvaltı mönüsü üzerinden hesabımızı ödedik. Çıkarken oranın sahibi olduÄŸunu öğrendiÄŸimiz bir beyefendi(!), bize ne iÅŸ yaptığımızı sordu. Ä°laç sektöründe çalıştığımızı söyledik. Ardından hiç beklenmedik bir ses tonuyla ‘Bizim burda bir sistemimiz var, beÄŸenmiyorsanız gelmeyin. Ä°ÅŸinize geliyorsa’ dedi. Biz ÅŸaÅŸkın ÅŸaÅŸkın çıkarken ‘saydırmaya’ devam ediyordu.Böyle saygısız bir iÅŸyeri sahibini Türkiye’nin en iyi mantıcısı seçtiÄŸiniz için gazetenize teÅŸekkürler!Murat AYDINaydinmarje@hotmail.comTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: Hürriyet’in Cuma ilavesi, iki yıla yakın bir süredir Türkiye’de bir ilki gerçekleÅŸtirerek her hafta belli bir konuda en iyi 10 yeri açıklıyor. Seçimi her hafta deÄŸiÅŸen jüriler yapıyor. Bu çalışma o kadar baÅŸarılı oldu ki, ‘En Ä°yi 10’lar kitap olarak satışa çıktı. ‘En Ä°yi 10’ listelerine giren pek çok iÅŸyeri, Cuma ilavesini bir övünç ve kalite belgesi olarak çerçeveletip astı.Zaman zaman okurlar, ‘En Ä°yi 10’ listesine giren bazı yerlerle ilgili ÅŸikáyetlerini yazıyorlar. Geçen yıl, Kemer Olympos’taki bir pansiyon ÅŸikáyet edilmiÅŸti, bazen lokantalar ve oteller için eleÅŸtiriler geliyor. Daha çok da, ‘En Ä°yi 10 Yayla’ örneÄŸinde olduÄŸu gibi ‘Bizim burası daha güzel’ eleÅŸtirileri yapıldı.Cuma ilavesi, bu seçimi yaparken okurlara fikir vermeyi amaçlıyor, tabii ki herhangi bir garanti vermiyor. Seçimlerin jürilerin sübjektif görüşü olduÄŸu da açık. ‘En iyi pansiyon’ denilen bir yerdeki çalışanın davranışı konusunda garanti vermek mümkün deÄŸil.Kaldı ki, üstte mantıcıdan ÅŸikáyet eden okur, mantının kalitesinden ÅŸikáyetçi deÄŸil. Tersine mantıyı beÄŸenmiÅŸ, ancak iÅŸyerinin sahibinin davranışından ÅŸikáyet ediyor. Hak verirsiniz ki, bu durumda Cuma ilavesinin yapacağı bir ÅŸey yok.Rio de JaneiroSON zamanlarda Rio de Janeiro’nun TRT de dahil aÅŸağı yukarı bütün TV kanalları spikerlerince Rio de Janerio olarak telaffuz edilmesine bakarak ‘Artık bazı isimlere dili dönmeyenler bile spiker olarak alınıyorlar’ diye düşünüyordum. 17 Mayıs tarihli Seyahat ekinizin kapak sayfasında da Rio de Janerio baÅŸlığını görünce irkildim. ‘Bu ÅŸehrin adına dili dönmeyenler olduÄŸu kadar kalemi dönmeyenler de var’ peÅŸin hükmüne kapılmamak için bunun bir dizgi hatası olduÄŸu ümidiyle hemen 3’üncü sayfadaki ayrıntılı habere geçtim. Ne yazık ki burada da böyle yazılmıştı. Türkiye’nin turizm merkezlerini çok iyi tanıdığını iddia eden bir yabancı, Antalya hakkında ‘Tatil cenneti ATNALYA’ diye bir yazı yazsaydı acaba tepkimiz ne olurdu?Prof. Dr. UluÄŸ ÇAPAR ‘Çin’e ithal’ baÅŸlığıGEÇEN hafta başında, köşenizde Sevgi Özel’in ‘Türkçe Tartışması’ adlı yazısını okuduktan ve hak verdikten sonra gözüm, Kelebek ekinizdeki ‘Çin’e Yarışma Ä°thal Ettik’ baÅŸlığına takıldı. Bu baÅŸlık Türkçe’nin ne kadar yanlış kullanıldığının bir kanıtı. Ya bir yere ihraç edilir yahut bir yerden ithal edilir. Osmanlıca-Öztürkçe tartışmasını bir yana bırakıp her gün gittikçe zavallılaşıp yok olan Türkçe’yi kurtarmaya bakalım. DoÄŸrusu böyle bir yanlışı Hürriyet’e yakıştıramadım.Erdal YETKÄ°N/Ä°STANBULTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: Bu konuda pek çok okur daha eleÅŸtiride bulundu. Kelebek, bu hatadan ötürü, kendi sayfalarında tüm okurlardan açık yüreklilikle özür dilemiÅŸti. ‘Kürt bayrağı’ ifadesine tepkiHÃœRRÄ°YET’in 11 Haziran tarihli sayısında ‘Kürt Bayraklı Sevinç’ baÅŸlıklı, fotoÄŸraflı bir haber yayınlandı. FotoÄŸrafta Leyla Zana ve arkadaÅŸlarının Ankara Merkez Cezaevi’nden tahliye edilmeleri nedeniyle, ellerinde PKK tarafından benimsenen ve Kürt kökenli vatandaÅŸlarımızın simgesi gibi gösterilmek istenen sarı-yeÅŸil-kırmızı bezlerle sevinç çığlıkları atan insanlar görünmekteydi. Ben destekledikleri veya hayranlık duydukları insanların özgürlüğe kavuÅŸmasını coÅŸkuyla karşılayanları anlarım. Ama Hürriyet gibi, birinci sayfasının en mutena yerinde Atatürk madalyonunu yayınlayan, her gün okuyucusuna ‘Türkiye Türklerindir’ mesajını veren bir gazetenin renkli bezleri ‘Kürt bayrağı’ olarak okuyucuya sunmasını anlayamam. Bunu Türkçe bilgisinin kıtlığına mı, iyi niyet eksikliÄŸine mi vereceÄŸiz bilemiyorum. Bu arada belirteyim: Hürriyet’in bu tür özensizlikleri önemsemeyeceÄŸini söylemenizi hiç beklemiyorum. Ali Rıza GÃœNAYDIN‘Harley’cilerden tahrifat ÅŸikayetiHARLEY sahipleri olarak Fethiye’ye gezi düzenledik. Gezinin amacı, bölgenin uluslararası motosiklet turizmine açılmasını saÄŸlamaktı. Bu amaca uygun olarak basın mensuplarını da davet ettik.Ancak 1 Haziran Salı günü Kelebek ekinizde muhabiriniz tahrifata dayalı bir haber yaptı.Dr. Alev Güner, ‘Harleycilerde itibarı, sevgilinin yaşı belirliyor’ ifadesini kullanmadığını belirtmektedir.Alev Güner’in motosikletinin arkasında oturan sevgilisi deÄŸildir. Alman TV ekibi ile gelen animasyon grubundandır.Meslektaşınız olan Levent OÄŸuz ve Ogün DoÄŸan Akyol, evli ve çocukludur. Geziye tek katılmışlardır.Harley Davidson’ın 100’üncü yıl kutlamaları üzerinden bir yıl geçmiÅŸtir. Haberde bu anılmıştır.Harley Davidson, motosiklet fiyatları gerçeÄŸinden fazla olarak yazılmıştır.Emrah SOYUERH.O.G. Türkiye BaÅŸkanıOKURLARDAN KISA KISA...A. GÃœNEÅž Ä°ngiliz daÄŸcı Alan Hinkes’in, Ä°spanyol daÄŸcı Ä°naki Ochao de Olza’yı, K-2’nin 7200 metresinde ölüme terk ettiÄŸi yazılmıştı. Haberin geneli doÄŸru ancak olayın 1995 yılında gerçekleÅŸtiÄŸi unutulmuÅŸ. Haber, yeni olmuÅŸ izlenimi veriyor. Konuyla ilgili yeni olan tek ÅŸey, kısa süre önce Makalu Zirvesi’ne çıkan Ochao de Olza’nın, ‘CampoBase’ dergisine verdiÄŸi röportajda, 9 yıl önce yaÅŸanan olayla ilgili detaylı bilgi vermesi. AYLÄ°N GÃœLTEKÄ°N Hürriyet Gazetesi benim vazgeçilmez bir ayrıcalığımdır. Sizden ricam, halkı politikadan ve stresten uzak tutacak haberlerin yapılması. Böylece insanlar sıkıntılarını biraz olsun aÅŸabilir. Mesela güzel karikatürlere yer verebilirsiniz. Toplum içindeki örnek insanları konuÅŸturabilir, anılar diye bir bölüm açabilirsiniz. Ä°nsanların gülmeye ve düşünmeye ihtiyaçları var.Â