Güncelleme Tarihi:
Okan Bayülgen’le yaşadığı ilişkinin noktalanmasının ardından ünlü talk-show’cuyu topa tutan Nida Ünsal, Kelebek’e konuştu. Bayülgen’in tek bir kadınla yapamayacağını iddia eden şarkıcı, "Hiçbiri ile bağını koparmadan, herkes birbirinden haberdarken kadınlarla birlikte olmak ister. O tek eşliliğe inanmaz" dedi.
Öncelikle, Elif Canevi iken Nida Ünsal nasıl oldunuz?
- Okul dönemlerinde çalışıyordum ve okuldan atılmamak için ismimi değiştirdim. 15 yaşındaydım sahneye çıkmaya başladım çünkü...
Albümünüz çıkalı ne kadar oldu?
- Mayıs sonu çıktı. Şimdi ikinci klibi çekeceğiz. Ama sponsor arıyorum, çünkü param bitti. Albümü kendi çabamla çıkardığım için parayı da tükettim. Sponsor bulduğum anda ikinci klibi çekeceğim.
Son günlerde iyi olmadığınızı söylemiştiniz. Şu an nasılsınız peki?
Neydi sizi depresyona sürükleyen?
- Anneannemin ve 13 yıllık yakın bir arkadaşımın ölümleri, işle ilgili konularda kendimi yeterince ifade edememiş olmam ve son olarak basında sürekli Okan’la ilişkime dair haberlerin yer alması...
Tüm bunlar sizi uzman yardımı almaya gerek duyacak kadar etkiledi, öyle mi?
- Evet, çünkü ben acayip duygusalımdır. Yengeç burcuyum, kapı gıcırdasa millet oynar, ben ağlarım! İçimde fırtınalar kopuyor. İşte bu fırtınaları sürekli içimde yaşadığım ve dışa vurmadığım için de sonunda uykusuzluk çekmeye başladım, panik atak krizlerim sıklaştı. Yardım almam şart oldu. 10 gün öncesine kadar uyuyamıyordum, ellerim titriyordu. Zaten öncesinde de panik atağım vardı. Prof. Halil İdrisoğlu, Amerika’da eğitim veren muhteşem bir adam ve beni tedavi etmeye başladı. Onun verdiği ilaçla yavaş yavaş uykum düzene giriyor.
OKAN’LA SADECE TAKILIYORDUK
Uykularınızı kaçıran o çözümsüz sorunlar nedir tam olarak?
- İstanbul’da her konuda yalnızım. Bugüne kadar her şeyi, büyük cesaret göstererek tek başıma yaptım. Albümümde söz ve müzikler de bana ait. Ama iş bununla bitmiyor ki... Kendimi ifade etme zorluğu çekiyorum. Sürekli Okan’la gündeme geldiğim için, işim gücüm yokmuş gibi davranıldığı için, kendimi iyi hissetmiyorum. Ünlü ve başarılı bir insanın isminden yararlanmaya çalışan bir kadın imajı yaratıldı. Kesinlikle bunu yıkmam gerek. Ben 15 yaşından beri müziğin içindeyim, yaşım 27... Bu kadar emeğe, yaşanmış olan her şeye yazık.
Ama o ilişki hálá gündemde olduğu için ben de sormak durumundayım; siz "Bizim Okan’la ilişkimiz sadece gezip tozmaktan ibaretti. Evde birlikte kalıyorduk ama bu ilişki boyutuna girmedi. Okan hiçbir zaman tek bir ilişki yaşayamaz, şu anda da olduğu gibi. Bir kişi ile görünür, ama başka birliktelikleri de vardır" demediniz mi?
- Evet, dedim. Bu duruma ben de çok şaşırdım, ama aynen böyle. Keşke sadece kendisinin hayranı olarak kalsaydım. Ona saygım vardı, ne yazık ki kalmadı.
Onunla programına katıldığınızda mı tanışmıştınız?
- Evet, 1 Nisan’da... İlişki yoktu, takılıyorduk ve bu ağustos sonuna kadar sürdü. Ben "Canım, sevgilim" durumumda değildim onunla. Zaten hayatımda bir tek o yoktu ki... Doğum günümde arkadaşlarıma benim gerçek adımı kullanarak şöyle söylemiş: "Bu Elif Canevi var ya bu Elif Canevi, hayatımda hiç bu kadar gururlu bir kadın görmedim. Beni takmıyor, umurunda değilim. Onun için neler yapmak istiyorum ama hiçbirine izin vermiyor. İlk albüm her zaman görmezden gelinir. Bu albümü unutsun. Yeni albüm, klip çekimini ben yapacağım, ben yardımcı olacağım. Onu programa davet ettiğimde seksi kadın imajıyla çağırmıştım. Ama tanıyınca onun yeteneklerini ve aklını gördüm. Sesini duyduğumda dumur oldum. Onun seksi kapak pozları vererek bir yere gelen kadınlarla aynı yerde olmasını istemiyorum, ama o bu yapacaklarıma izin vermiyor."
BAĞLAMA TAKTİĞİ İŞE YARAMADI
Peki sizin için bunları yapmak isteyen biri, neden başka kadınlarla birliktelik yaşasın veya yaşamak istesin?
- Ben zaten bir tek benimle olmasını hiçbir zaman kimseden talep etmedim ki, bunu ondan talep edeyim! "Madem böyle bir birliktelik yaşayamıyorsun, çok rahat bir kızsın, özgürlüğüne düşkünsün" deyip beni böyle bağlamaya çalıştı. Ama bağlama taktiği işe yaramadı!
- Evet... Magazinci havada kalan soru işaretinin, öğrenmek istediği şeyin peşine düşer, değil mi? Ortada olan bir şeyi ise haber yapmaya çalışmaz. Merak edileni ortaya çıkarmaya çalışıyordur çünkü... Sen kaçarsan, "yok" dersen, onlar da ortaya çıkarana kadar takip eder. Eve kadar bile takip etmişlerdi bizi Sunset’ten çıktığımız gece. Dersin ki "Arkadaşlar, evet var bir şeyler" ya da "O benim sadece iş için bir araya geldiğim insan", bu kadar basit. Kendine o stresi yaşattığına değmez. O da panik atak zaten...
İkiniz de panik ataksınız yani...
- O benden daha fena durumda ama... Bir gece The Ritz Carlton’da fenalaşmıştı. Hemen Alman Hastanesi’ne götürdük. Sabaha kadar başında bekledim. Bunu hiçbiriniz de bilmiyorsunuz. Hatta o halimden çok etkilendiğini söylemişti. Ama yok, onun etrafındaki kadınlardan beklentileri farklı... Ben onun beklentilerine karşılık vermedim.
Nasıl farklı?
- Bu konuda daha fazla konuşmayayım, söylememem gerekiyor. O kadar da kendimi bozmamalıyım. Aslında çok kızgınım!
Merak uyandırıyor bu sözleriniz ama...
- Yani hiçbiri ile bağını koparmadan, herkes birbirinden haberdarken kadınlarla birlikte olma isteği... O tek eşliliğe inanmaz.
Bir şarkınızda "Bir yolunu bulsam, yatağına girsem, ayıpsa ayıp, istiyorum" diyorsunuz. Kim için yazdınız bu sözleri?
- Oooo... İzmir’de bir aşkım vardı, ona yazmıştım.
Aşkı çok tutkulu yaşıyorsunuz sanırım...
- Evet, yoksa nasıl şarkı yapabilirim ki?
Peki son olarak; ne istiyor, ne bekliyorsunuz hayattan?
- Çok cesur bir sevgili istiyorum; kameraları gördüğünde kaçmayacak! Olduğu yeri muhafaza etmek zorunda kalmayan, kariyerini düşünüp hesap kitap yapmayan, her yerde çılgınca beni taşıyabilecek cesur birini istiyorum. Kamera gördüğünde elimi bırakmayacak, aksine öpecek biri olsun istiyorum. "Bu benim sevgilim" diyecek birini istiyorum. Mutlu olmayı arzuluyorum.
BİZİMKİ BİR AŞK İLİŞKİSİ DEĞİLDİ
- Sizin de hayata ve ilişkilere bakışınız, eleştiri bombardımanına tuttuğunuz Okan Bayülgen’inkini andırmıyor mu?
Ben hayatımda çok büyük aşklar yaşadım, hálá da yaşıyorum. Ancak Okan da ben de farklı hayatlara sahibiz. Okan’la bizimkisi bir aşk ilişkisi değildi.
- Peki siz tek eşli misiniz?
Evet, yeter ki, karşımdaki insandan emin olayım. Önemli olan paylaşım ve dürüstlüktür. Eğer gerçekten birbirinizi seviyorsanız, oyunlara gerek duymazsınız ve aşkın hakkını verirsiniz. Ama karşımdaki insandan emin değilsem, ondan ne alıyorsam onu veririm. Daha fazlasını değil... O kafasına göre takılırsa, ben bir saniye bile düşünmem takılmak için.