Öğrenmeye tutkun enerjik emekli Kemal Bey

Güncelleme Tarihi:

Öğrenmeye tutkun enerjik emekli Kemal Bey
Oluşturulma Tarihi: Ocak 01, 2011 00:00

Makine mühendisi Kemal Ersayın (61), tam 20 yıl kargo gemileriyle okyanus aştı, üç kez dünyayı dolaştı. 2006’da çarkçıbaşılıktan emekli olup, kendini öğrenmeye verdi: Küresel ısınma, salsa, kayak, horon, yelken, buz pateni, snowboard... Ucuza mal etmek için Facebook’ta bilgi paylaşımına dayalı gruplar oluşturdu. Uzmanlarını bulup, kurslar, etkinlikler düzenledi. Bildiklerini aktarmak için de İngilizce, İspanyolca ve yüzme grupları kurdu. Ersayın “Tüm bunlar sırt çantasıyla çıkacağım uzun dünya turunun hazırlığı. Umarım benden sonra da aynı enerjiyle grupları sürdürür” diyor

Kartalkaya’daki iki günlük kayak ve snowboard turundan o sabah dönmüş Kemal Ersayın. Gözü saatte. Gemideki yıllarıyla ilgili soruları ve yaşadığı tuhaf olayları birkaç cümleyle özetleyip, sözü kurduğu gruplara getirmeye çalışıyor. Röportajı bitirip kendini sokağa atacak. Programı yüklü: Nişantaşı’nda yoga semineri, ardından buz pateni kursu ve nihayet akşam yürüyüş grubuyla 2011 aktivite planlama toplantısı...
Eşi Gülizar Hanım, 34 yıllık evlilikten sonra bu telaşa alışmış. Kemal Ersayın “Gündüz birkaç saatten fazla evde kalmam, kahveye gitmem. Çok sayıda grup kurduğuma bakıp, günlerimi bilgisayar başında geçirdiğimi sanmayın, gelip geçerken göz atarım sadece. İnterneti dünyadaki gelişmeleri izlemek için kullanırım” diyor gülerek.

VİCDAN BORCUMDU

Türkiye’de sıra dışı bir portre Ersayın. İyimser, öğrenmek için yaşıyor, bilgisini paylaşarak artırıyor, yaşadığı her dakikanın tadını çıkarıyor. Dünyayı saran ozon tabakasını gözüyle görmek için Ağrı’nın zirvesine tırmanacak kadar genç yürekli. Hemzemin tren geçidinde bariyerler inerken, çalan zilin sesiyle horon tepecek kadar neşeli. “Denizleri aşarken bu dünyanın güzelliklerini doyasıya yaşadım. Uzun yıllar Batı Afrika’da, Güney Amerika’da sefer yapan gemilerde çalıştım. Kimi zaman limanlarda onarım için aylarca beklerdik. Ben hep karaya çıkıp halkla sohbet ederdim. Bu sayede Amazonlar’daki ormanların nasıl yok edildiğini, soğuk denizlerde buzulların nasıl eridiğini, fırtınaların nasıl şiddetlendiğini gördüm. Nimetlerinden yararlandığım bu gezegene vicdani borcum var. Emekli olduğumda gördüklerimi çevreme anlatmak, hayatımı bu işe vakfetmek istiyordum. Doğa aktivitesi gerçekleştirmek için bir araya gelen gruplarla tanışmam, geçmişte ilgimi çekmeyen dağ yürüyüşlerine çıkmam bir kıvılcım oldu. Farklı alanlarda gruplar kurmaya başladım.”
Ersayın, 2006’da İstanbullu doğaseverlerin kurduğu Ayakizleri’yle doğa yürüyüşlerine başladı. Doğaseverlerin farklı ilgi alanlarına yönelik etkinlik grupları oluşturduğunu görünce, öğrenmek istediklerinin listesini yaptı. İlk sıradaki sambaydı. Diğer meraklıları belirledi, Facebook’ta ilk iletişim grubunu kurdu: ‘Dans Keyfi’. Dans kurslarını dolaştı, haftanın en tenha günlerinde, en iyi eğitmenlerden, en ucuza ders almak, pratik yapmak için pazarlık etti ve nihayet 60 kişiyle samba derslerine başladı. Öyle başarılı oldu ki, Venezuela’dan öğretmen getirmeyi bile düşündü. Sambayı, rüzgar sörfü, buz pateni, yelken, horon keyfi grupları izledi.

KONDİSYONUMU ARTIRIYORUM

“Amacım, merak ettiklerimi öğrenirken, aynı arzuyu taşıdığı halde çeşitli nedenlerle cesaret edemeyen dostlarımı harekete geçirmek. Eve kapananları, dışarı çıkartmak. Düzenlenen kurslara katılan çoğu kişi, böyle bir organizasyondan güç aldığını, tek başına asla böyle bir girişimde bulunmayı düşünmediğini söylüyor. Kimileri hiç aklından geçmeyen sporların içinde buluyor kendini. Buz patenindeki başarısından güç alan, rüzgar sörfünü de merak ediyor. Öğrenen, daha sonra gelenlerin öğretmeni oluyor. Bu gruplar sayesinde kaliteli eğitim hizmetini ucuza alabiliyoruz.”
Ersayın, bildiklerini öğretmek için de gruplar kurdu: İngilizce, İspanyolca, yüzme... En yüksek katılımcı ‘Küresel Isınmayı Bilen Kaç Kişiyiz’de. Grubun İngilizcesi de açıldı. Şimdi masa tenisi, dalış var sırada. “Bu sayede yepyeni bilgi alanları keşfettim” diyor. “Ücretsiz klasik müzik konserleri, arkeoloji, yoga seminerleri... Artık söyleşi ve panelleri kaçırmıyorum. Bu arada, eşim dahil pek çok kişiye çevre duyarlılığı aşıladım. Gezilerde Doğu Karadeniz’de HES projelerinin, Yatağan’da santralin çevre tahribatını gören, enerji tasarrufuna yöneliyor. Konutlarda yıllık toplam enerji harcamasını bir önceki yıla göre düşürme yarışması başlattık, bizim evde neredeyse yarıya indirdik.”
Bu hummalı öğrenme süreci, aynı zamanda uzun bir dünya turunun hazırlığı. “Sırt çantamı alıp, çok küçük bütçeyle yola çıkacağım. Bildiklerimi öğretmenin karşılığında evlerde konaklayacağım. Sporla dayanıklılığımı artırıyorum. Hedefim Güney Amerika’yı, birkaç yılda kuzeyden güneye gezmek. Sonra diğer kıtalara gelecek sıra...”
Ersayın’ın dileği, dünya turuna çıktığında grupların yok olmaması: “Kısa süre sonra, grupların organizasyonunu üstlenecek gönüllüler çıkacağını, bu öğrenme ve paylaşım sürecinin devam edeceğini umuyorum.”

NİJERYA KÖYÜNDE MUHTARLIK TEKLİFİ ALDI

Kemal Ersayın, Rize doğumlu. Kundakta geldiği İstanbul’da, bir hayırseverin ekonomik desteğiyle Gemi Yapı Meslek Ortaokulu’nu, ardından bursla endüstri meslek lisesi makine bölümünü bitirdi. Yıldız Teknik Üniversitesi Gemi Makine Bölümü’nden mezun olup, Haliç Tersanesi’nde yaklaşık 20 yıl görev yaptı. Kızı Evrim (33) İngilizce öğretmeni, oğlu Volkan (32) kaptan. 1986’da denize çıkıp Türk ve yabancı armatörlerin kuruyük ve kargo gemilerinde çalıştı. Gemi yük beklerken, onarım görürken o ailelerin evlerinde kalıp ülkeleri tanıdı. Venezuela’da bilgasayar öğretip karşılığında İspanyolca; Şanghay’da pazarcılara yardım edip Çince öğrendi. Brezilya Amazonları’ndaki, Nijerya’nın iç kesimlerindeki köyleri keşfetti. Nijerya’da bir köyde, imece usulüyle dağa su deposu yapıp, kanalla köy meydanına su getirdiği, tarım ürünlerini daha yüksek fiyatla satma yollarını gösterdiği için muhtarlık teklifi bile aldı. Ersayın, “Hiçbir sorun yaşamadım. Gittiğim şehrin halkı gibi giyindim, mutlaka onların dilinde birkaç cümle öğrendim ve bu sayede hep dostça karşılandım. Tek tehlikeyi denizde yaşadım, iki fırtınadan şans eseri kurtuldum” diyor.

SIRA MASA TENİSİ VE SCUBA’DA

*Dans Keyfi (490 kişi): İnternetten salsa eğitim videolarını izleyip, kursta pratik yapıyorlar. Baharda Caddebostan Özgürlük Parkı’nda tam kadro dansa çağrı gösterisi yapacaklar.
*Rüzgar Sörfü Keyfi (185 kişi): 12-60 arası meraklılar Caddebostan ve Gökçeada’da buluşuyor.
*Buz Pateni Keyfi (404 kişi): 6-62 arasındakiler patenle tanıştı.
*İngilizce Keyfi (1777 kişi): BBC ve British Council’ın internet sitelerinden hazırlanıp, öğretmen yetiştiren uluslararası bir kurumun yabancı öğretmenleriyle ücretsiz pratik yapıyorlar. Ayrıca İstanbul’u gezmek isteyen yabancıları pratik karşılığında misafir ediyorlar.
*Horon Keyfi (130 kişi): Dans videolarıyla hazırlanıp, kemençeci eşliğinde çalışıyorlar.
*Yelken Keyfi (495 kişi): 50 kişilik grup hafta içi indirimli kurs alıyor.
*Küresel Isınmayı Bilen Kaç Kişiyiz (5700 kişi): Üç alt grupta yeni gelişmeleri izliyor, tartışıyorlar.
*Yüzme Keyfi (110 kişi): Derinlik korkusu gibi nedenlerle yüzemeyen, orta yaşı denizle barıştırıyor.
*İspanyolca Keyfi (160 kişi): İnternetten cümle kalıpları çalışıp, birbirleriyle telefonla pratik yapıyorlar.
*Kayak, snowboard Keyfi (195 kişi): 18-40 arası meraklılar, araç kiralayıp Kartalkaya ve Uludağ gibi yerlerde ders alıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!