Güncelleme Tarihi:
Romatem Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Köksal Holoğlu, obezitenin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de her geçen gün arttığını söyledi.
Holoğlu, obezitenin sadece kozmetik bir sorun olmadığını vurgulayarak, “Obezitenin kalp-damar hastalıkları, tansiyon, diyabet, inme (beyin damarlarının tıkanması sonucunda gelişen felç), uyku apnesi, osteoartrit gibi hastalıklarla olan ilişkisi bilimsel çalışmalarla ortaya çıkarılmış durumda” dedi.
Obezitenin tedavisi için fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamalarından da yararlanıldığını belirten Holoğlu, “Aşırı kalori veya ilaçlara bağlı olarak ortaya çıkan obezitede, hasta, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzman hekiminin başkanı olduğu bir ekip tarafından değerlendiriliyor. Hastalığa ve hastaya özgü rehabilitasyon programlarıyla kişinin hem kontrollü kilo vermesi sağlanıyor hem de kilo nedeniyle azalmış veya kaybedilmiş kas-iskelet fonksiyonları eski haline geri döndürülüyor” şeklinde konuştu.
Holoğlu, rehabilitasyon programına alınacak hastaların tanılarının, bir dahiliye (endokrinoloji) uzman hekimi tarafından konulması gerektiğini ifade ederek, “Tedavi programının ise fizik tedavi ve rehabilitasyon uzman hekiminin gözetiminde uygulayıcı personel tarafından yapılması gerekiyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, 3 yıldır aşırı kalori ve ilaçlara bağlı gelişen obezitenin tedavisinde yapılacak rehabilitasyon uygulamalarını geri ödeme kapsamına almış durumda. Bu hastaların toplam 30 seanslık rehabilitasyon uygulaması, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanıyor” diye konuştu.
Aşırı kilonun, özellikle bel ve diz hastalarında tedaviyi engelleyen en önemli unsurlardan olduğunu anlatan Holoğlu, şöyle devam etti:
“Bu kilonun, diğer sistemik bölgelere olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak için dahiliye uzmanı tarafından takip edilip fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı gözetiminde devam edilmesi, obezite rehabilitasyonu programı için gerekliliktir. Rehabilitasyon süreci içerisinde, özellikle bel ve diz mekaniğinin korunması amacıyla kişiye özel aktivite tercihi, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı tarafından belirlenir. İşte bu amaçla, obezite rehabilitasyonu, dahiliye uzmanı ve fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanının iş birliği ile yürütülmesi gereken bir programdır.”
Holoğlu, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzman hekiminin gözetimi altında egzersiz terapistleri tarafından hastalara uygulanan 30 seanslık terapi programlarıyla ciddi sonuçlar alındığını aktararak, böylece hastalığa bağlı gelişebilecek diğer komplikasyonların önüne geçildiğini dile getirdi.
OBEZİTE REHABİLİTASYONUNDA UYGULANAN ADIMLAR
Köksal Holoğlu, obezite rehabilitasyonunda uygulanan adımlara da değinerek, öncelikle obezitenin tanımlandığını, ardından beslenme programının planlandığını, daha sonra hastanın fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanının kontrolünden geçtikten sonra obezite rehabilitasyonunda egzersiz programının planlandığını ve 10 günde bir beslenme programlarının diyetisyen eşliğinde değiştirildiğini anlattı.
Diyetisyen eşliğinde verilen kiloların takip edildiğini aktaran Holoğlu, “30 günlük seans sonucunda beslenme eğitimleri ve egzersiz yapma alışkanlıkları kazandırılıyor. Bu sayede verilen kilolar korunabiliyor. Hastaların günlük harcadığı kalori, alması gereken besin miktarları ve çeşitleri diyetisyen tarafından hastalarla karşılıklı konuşarak bu davranış değişikliği kazandırılıyor” şeklinde konuştu.
Holoğlu, obezite rehabilitasyonu konusunda hizmet verecek fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerinin, bu hastaların tedavisini yürütecek donanımda ekipman ve insan kaynağını bulundurmaları gerektiğini ifade ederek, Türkiye'de bu yeterliliğe sahip en fazla 10 olduğunu kaydetti.
TEDAVİYE ÖRNEK
Köksal Holoğlu, son 3 ayda yaklaşık bin hastanın obezite rehabilitasyonu programı için Kocaeli ve Samsun'daki hastanelerine başvurduğunu dile getirerek, 3 aylık bir beslenme programı ve bir aylık obezite rehabilitasyonu programıyla 12 yaşında 70 kilo ağırlığındaki bir kız çocuğunun 7 kilo verdiğini ve mevcut kilosunu yaklaşık 5 aydır koruduğunu söyledi.
Hastayı aylık kontrollerle takip ettiklerini ifade eden Holoğlu, “12 yaşındaki hastamızın, öğretmeni, annesi ve kendisinin ifadesine göre, okul başarısı, kendine olan öz güveni ve derslere katılımı arttı. Hastamız, kendisini daha güzel ve sağlıklı hissettiğini dile getiriyor” diye konuştu.