O telefon satıcısı şimdi İngiltere’nin meşhur tenoru

Güncelleme Tarihi:

O telefon satıcısı şimdi İngiltere’nin meşhur tenoru
Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2008 00:00

Çekingen adam sahneye çıkar. Jüri üyelerinin gözünden bellidir, ondan hiçbir beklentileri yoktur. Küçük gördükleri bu adama sorarlar: Hangi şarkıyı söyleyeceksin? Cevap: Puccini’nin Turandot operasından Nessun Dorma... Jüri üyeleri önce şaşırırlar sonra başlarlar dalga geçmeye. Çünkü Paul Potts isimli yarışmacı, sade bir İngiliz ve sıradan bir cep telefonu satıcısıdır.

Müzik başlar. Satıcı şarkıya girer. Seyirciler, jüri üyeleri, şaşkınlıktan ağızları bir karış açık onu dinler. Şarkıyı kusursuz söyleyen Potts, utangaç utangaç geri çekilirken herkes ayakta onu alkışlamaktadır. İşte o telefon satıcısı şimdi dünyanın en büyük müzik şirketlerinden Sony BMG ile anlaştı, One Chance isminde bir albüm yaptı. Albüm 300 bin adet sattı.

İngiltere’deki Britain’s Got Talent televizyon yarışmasında herkes sahneye çıkıp hünerini gösteriyordu. Bir popstar türevi olan yarışmada katılımcılar sadece şarkı söylemiyor, başka becerilerini de sergiliyordu.

Kendi halindeki telefon satıcı Paul Potts (38) bu programın 2007’deki yarışmacılarından biriydi. 17 Mart 2007 gecesi, diğer yarışmacılar gibi sahneye çıktı. Acımasız jürinin önüne geldi. İtalyan besteci Puccini’nin meşhur Nessun Dorma aryasını söyleyecekti. Önce dalga geçip gülüştü seyirciler ve jüri üyeleri. Sonra müzik başladı: Nessun dorma! Nessun dorma! Tu pure, o, principessa...

Biraz sonra seyirciler ve jüri üyeleri gözyaşlarını tutamayacak kadar duygulanacaktı. Karşılarında ciddi bir tenor vardı. Aryayı kısaltmadan, bozmadan, sonuna kadar kusursuz bir şekilde söyledi Potts.

Sahneye her çıkan yarışmacıya söylemediğini bırakmayan bir jürinin karşısındaydı Potts. Jüri üyelerinin en ünlüsü, yarışmacılara en acımasız lafları söyleyerek, hatta hakaret ederek meşhur olan, bu tür yarışmaların babası sayılan Simon Cowell, bu sefer söyleyecek hiçbir şey bulamıyordu. Hatta, "Sen cep telefonu satıcısısın ve bu şarkıyı söylüyorsun! Tek kelimeyle muhteşem. Hiç bu kadarını beklemiyordum" diye iltifat bile yağdırdı. Potts’un o geceki performansı YouTube’da bugüne kadar 20 milyon kere izlendi.

KRALİÇE ELIZABETH’İN ÖNÜNDE ŞARKI SÖYLEDİ

Simon Cowell daha sonra başka bir röportajında şunları anlatacaktı: "Karşımıza ilk çıktığı anı hatırlıyorum da gülüyorum. Komik yürüyüşü, komik takım elbisesiyle geldi, telefon sattığını söyledi. Sonra Nessun Dorma’yı söyleyeceğim dediğinde, diğer jüri üyeleriyle birbirimize baktık. Onu da şarkı söylemesini bilmeyen diğer yarışmacılardan bir zannedip, yandık, yine başlıyoruz, dedik birbirimize. Şarkıya başladığı an büyük bir şaşkınlığa kapıldım. Program tarihinde bundan daha iyi bir performans görmemiştim."

O akşamki aryasıyla Paul Potts Britain’s Got Talent yarışmasının finaline kaldı. 17 Haziran 2007 gecesi yapılan finali de kazanıp 2007 yılının birincisi oldu, 100 bin sterlinlik ödülü aldı. Kazandıkları bununla bitmedi. Simon Cowell, ona ilk albümü için bir söz verdi. Üstüne üstlük 3 Aralık 2007’de İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in de izlediği Royal Variety Performance’da sahneye çıkmasını garanti etti.

İKİ İŞTE BİRDEN ÇALIŞARAK GEÇİNİYORDU

Her röportajında söylediği bir şey var Paul Potts’un: "Okulda sesimden başka arkadaşım yoktu..." Okulu bitirdi bitirmesine, ama iş hayatında dikiş tutturamadı. Kimi zaman ekmeğini kazanmak için iki işte birden çalıştı. Gündüz cep telefonu satıyor, gece bir firmada rafları düzenliyordu. Tüm bu iş yüküne rağmen operaya genç yaşında aşık oldu. İlk kez 28 yaşındayken bir karaoke yarışmasında, Pavarotti kılığına girerek bir opera aryası söyledi.

Daha sonra My Kind of Music adlı bir müzik yarışmasına katıldı, birinci olamasa da 8 bin dolarlık bir ödül kazandı. Bu parayla fatura borçlarından kurtulmak yerine, İtalya’da opera eğitimi almaya karar verdi. Eğitim sırasında Luciano Pavarotti ve Katia Ricciarelli ile aynı derste şarkı söyleme şansı elde etti. İngiltere’ye dönünce Bath kentinde amatör opera topluluklarında çeşitli roller üstlendi ama tabii bu opera gösterilerini pek izleyen yoktu.

Sonra sağlığı bozuldu. İlk önce basit bir apandisit ameliyatı geçirdi, daha sonra da bir tümör yüzünden ameliyat oldu. İyi huylu olduğu anlaşılan bu tümörden kurtulduktan sonra bir bisiklet kazası yüzünden uzun süre hastanede kaldı. Hem maddi hem manevi çöküş yaşayan Potts, operadan da uzaklaştı. Ta ki kaderini değiştiren Britain’s Got Talent yarışmasına katılıncaya kadar. Bu arada, geçen ay cep telefonları sattığı şirketten e-mail yoluyla istifa ettiğini de ekleyelim...

İlk albümü One Chance ilk haftada 130 bin sattı

Simon Cowell, söz verdiği gibi Potts’un bir albüm sahibi olmasına yardım etti, Sony BMG ile sözleşme yapmasına aracılık etti. Birçok ülkede çıktığı anda müzik listelerine ilk sırada giren Paul Potts’un ilk albümü daha birinci haftada 130 bin sattı, toplam satış rakamı 300 bini geçti. İki CD’lik albümün içinde ünlü operalardan modern şarkılara kadar uzun bir liste var. İlk CD, Potts’u tanınmasına vesile olan Nessun Dorma ile açılıyor. Con Te Partiro gibi unutulmaz şarkılar, ünlü My Way şarkısının İspanyolca versiyonu ve bir REM klasiği olan Everybody Hurts’ün İtalyanca versiyonu Ognuno Soffre, Lucio Dalla’nın şarkısı Caruso ilk CD’deki parçalardan bazıları. İkinci CD’de ise O Holy Night, Silent Night, Ave Maria ve Panis Angelicus şarkıları var.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!