O ‘seni istiyorum’lar ciğerlerimden çıkıyor

- ‘O Ses Türkiye’ yarışmasında jüri olmaya nasıl karar verdiniz?
- Bir iki ay önce tesadüfen Acun Ilıcalı’yla bir programda tanıştık. Bana yarışmadan bahsetti. İşin içinde Acun gibi bir televizyon dehasının olması, programın müzikle alakalı olması ve yarışmanın konsepti beni çekti.
- Nasıl bir ön çalışma yaptınız?
- Hemen Youtube’a girerek ABD ve Hollanda’daki yarışmaları izledim. Konseptten çok etkilendim. Benim için biçilmiş kaftan diye düşündüm.
- Jüri üyeleri arasında nasıl bir duruşunuz olması gerektiğini önceden mi planladınız?
- Ekibime ve Acun’a “Benden bu programda ne istiyorsunuz” diye sordum. Hepsi “Sadece kendin gibi ol” dedi. Bu yüzden yarışmada gördüğünüz Murat Boz’un dışarıdaki Murat Boz’la arasında hiçbir fark yok.
- Diğer jüri üyeleri gayet sakinken siz ekibin en hareketlisisiniz...
- Çok tez canlıyım ve istediğimi anında isterim. Bu yüzden yarışmacıları elde etmek için elimden ne geliyorsa yapıyorum. Bu da dikkat çekiyor.
- Jüride sizin temsil ettiğiniz alan nedir?
- Ben pop müzik yapıyorum ama arabesk, rock ve caz da dinliyorum. Biz burada tarz değil ses seçiyoruz. Jüride herkes kendi dalında uzman ama herkes iyi sesten anlıyor. Bu yüzden iyi seslere de genelde dördümüz birden dönüyoruz. Ama o sesler beni seçiyor. Diğer jüri üyeleri adına üzülüyorum ama yapacak bir şey yok.
- Peki jüri üyeleri arasında hanginizin durumu daha parlak?
- Hepimiz iddialıyız. Her birimiz 18 kişi seçiyoruz, bu isimler kendi aralarında düet yapacak ve sayıları dokuza inecek. Son dört arasında son kararı halk verecek.

HER ŞEY DOĞAÇLAMA GELİŞİYOR

- Çekişmeler gerçek mi?
- Tabii. Kendi aramızda tartışırken de atışmalarımız aynı ekrandaki gibi. Her şey doğaçlama. Zaten yakın arkadaş olduğumuz için birbirimize darılmıyoruz, problemimiz yok.
- Jüri üyeleri arasında beğendiğiniz isimleri kapan ve kıskandığınız kişi kim?
- Çok istediğim birkaç ses için Hülya Avşar’la bayağı kapıştık ve o aldı. Bu yüzden gıcık oluyorum... (Gülüyor.) Birbirimizle yarışırken çok zorlanacağız ama sonuçta birinci benim takımımdan çıkacak. Hiç şansları yok! Gerçekten onlar adına üzülüyorum.
- Neden? Sizde şeytan tüyü mü var?
- Bilmiyorum artık! Bundan sonra da beni seçecekler onu söyleyeyim! Şaka bir yana tabii diğer jüri üyeleri de seçiliyor.
- Peki yakışıklılık faktörü?
- Onu bilemem... Beni yakışıklılığımdan dolayı değil, yarışmacılara çok şey katacağım için seçtiklerini düşünüyorum. Ama az yakışıklı da değilim tabii...
- Bir de beğendiğiniz yarışmacılara söylediğiniz meşhur lafınız var: “Seni istiyorum.” Bunu özellikle mi seksi söylüyorsunuz?
- Hayır çünkü gerçekten istiyorum. Yürekten söylüyorum. Ciğerlerimden çıkıyor “istiyorum” lafı. O derece yani. Bakıyorum karşımdakinde iyi ses var, benimle o ses değerlendirilir, diğerlerinde ziyan olur diye düşünüyorum.
- Cilveli bir adam mısınız?
- Cilveliyim tabii. Severim böyle oynaşmayı! Flörtöz bir durumum vardır yani!

“Müzik eğitimim var, iki üniversite okudum. Eğitimim insanları cezbediyor. Sesten iyi anlıyorum ve hangi şarkıyla bütünleştireceğimi biliyorum. Bu yüzden beni seçmeleri iyi olur! Türk pop endüstrisinin önemli isimlerinden olmam ve yarışmadaki cazgırlıklarım da etkiliyor olabilir”

BAŞARIMIN ARKASINDA DÜZENLİ İLİŞKİM VAR

- Seksi erkek sıfatıyla baş etmek zor mu? Sizi bu kadar çekici kılan ne?
- En doğal halimle televizyondayım. Galiba doğal oluşum o duyguyu veriyor. Ben bir insanın bir insanı sevdiğini tarif etmesinin her yönünü seviyorum. Bana “sevimlisin” ya da “seksisin” demelerine de bayılıyorum.
- Peki seks siz için ne ifade ediyor?
- Sağlıklı bir seks hayatı yemek içmek kadar önemli. Olmazsa olmazlarımdan.
- Hayranlarınız gözlerinize, dudaklarınıza sosyal medyada iltifatlar yağdırıyor. Kendinizde en çok nerenizi beğeniyorsunuz?
- Tabii ben de kendimi beğenirim ama bunun bir sonu yok. Beğenmediğim yerlerim daha çok. Ayrıca güzellik göreceli bir kavram. Beni beğenmeyenler de vardır.
- Uzun zamandır bir ilişkiniz var. Bu hayatınıza nasıl yansıyor?
- Hep düzenli hayatı sevdim. Tabii bazen buhranlı dönemlerim ve acı çektiğim de oldu. Ama aşktan ve o tek olan kişiden hiç vazgeçmedim. Beni ben yapan ve mutlu eden de bu düzenli ilişkim.
- Çok aşk acısı çektiniz mi?
- Herkes kadar... Eğer yaşananlar olmasa şarkılarımın çoğunu bu kadar güzel okuyamazdım. Bu yüzden her yaşadığım aşktan bir şeyler öğrendim. Acı ayrılıklar bana çok şey kattı.
- Sevgiliniz Eliz Sakuçoğlu ile birlikte çalışmanız ilişkinizi nasıl etkiliyor?
- Müzik dünyasına ilk girdiğimde kazıklar da yedim. Sevdiğiniz insanın yanınızda olması ve sizi yarı yolda bırakmayacağını bilmeniz rahatlık sağlıyor ve sadece işinize konsantre oluyorsunuz. Gözüm arkada kalmıyor. Başarı çıtamın yükselmesinde de bu güvenin etkisi var. Tabii sorunlar da çıkabiliyor. Kolay bir adam değilim. Ama bunlarla birlikte her geçen gün birbirimize daha çok bağlanıyoruz.
- Pop starlar arasında en cesur giyinen isimlerden birisiniz...
- Kıyafet benim için çok hassas bir konu. Yeni şeyler denemeyi çok seviyorum. Eliz bana yardımcı oluyor. Ayrıca sponsorum FC Plus’la kombinasyonlar yapıyor.