O gemide artık ‘Biz’ de varız

1973’te İngiltere’de ortaya atılan ‘su içinde dünyayı dolanmak’ fikrinden doğan yarış 40. yaşını kutlarken nihayet olaya ülkece dahil oluyoruz. Evet zorluğuyla, nice babayiğitleri harcamış olan Volvo Ocean Race’te artık bir Türk takımı var: Alvimedica.
‘Türkiye’nin girişimsel kardiyoloji alanındaki tek dünya markası’ olarak kendisini tanımlayan firmanın CEO’su Cem Bozkurt her sponsorun ilhamı olan Beyaz Gölge’nin basketbolumuza gelişim katkısını anlatıp süreci şöyle özetliyor: “’İlk’ zaten Alvimedica’nın mottosu… Yelken sporu 3 yıl önce seçtiğimiz bir dal. 10 yıllık bir planımız var. İstediğimiz şey ülkemizde bu sporun sevilmesi. Belki olimpiyata bile girilmesi…”
Peki bu Volvo Ocean Race nasıl bir yarış? Onu da bu yarışta bir zamanlar mücadele etmiş şimdiyse organizasyonun CEO’su olan Knut Frostad’dan dinliyoruz: “Bu en uzun yarış: 9 ay sürüyor. Bebek doğması gibi. Tıpkı çocuk sahibi olan birisine 9 ay sonunda “Tekrar ister misiniz” dediğinizde “Hayır” demesi gibi, bu yarışı bitiren yelkenci de tekrar yarışmak istemez ilk anda. Nasıl ki çocuk büyür ve tekrar çocuk sahibi olmak istersiniz, bu yarış da öyle bir şey. Her şey değişse de yıllar içinde değişmeyen şey buradaki insan varlığı. Yarışta hız giderek artıyor o nedenle yaş ortalaması giderek düşüyor. Şu an ortalama 35-37…”
Buradan hareketle Alvimedica’nın sponsor olduğu takımda Türk sporcu olup olmadığını merak ediyoruz. Onu da açıklıyor şirket CEO’su Bozkurt: “Şu an Türk sporcumuz yok. Hedef zaten Türklerden oluşan bir takım değil. Sadece takımın iki üyesini belirledik şu anda. Takımın oluşumuna kurulan ekip karar verecek. Söz hakkımız yok. Takıma karışmayacağız.”
Takıma karışmayacaklar ama bir hedef belirlenmiş durumda. “Centilmence finişe gelmek ve yarışı tamamlamak hedefindeyiz. En genç ekip olmak istiyoruz. Gençlerin içindeki istekle neleri başarabileceklerini göstermek istiyoruz. Sonrasına yarış bitince karar vereceğiz” diyorlar.

Hediyesi: 20 milyon euro

İyi de bir Türk firması neden bu sponsorluğu yapar diyesi oluyoruz anında cevap “Dünya markası haline gelmek istiyoruz. Şu anda 50 ülkede varız. Bunu 75’e çıkarma düşüncemiz var. Bu ülkelerde de sadece kardiyologlar ve hekimler tarafından değil, yolu hastaneye düşmeyen insanlar tarafından da tanınalım istiyoruz. Medica sağlık işinde olduğumuzu, logomuzdaki kalp de kalp sağlığını anlatıyor. Yarışı izleyen 1.5 milyar kişi bunu öğrenmiş olacak. Amacımız bu” şeklinde geliyor.
Sponsorluğun bedeli ise oldukça ağır. Alvimedica firması, 9 ay sürecek bu yarış için bütün masraflar dahil 20 milyon Euro harcayacak. Ve bu parayı henüz altsponsor ve devlet desteği bulamadıkları için kendileri karşılayacaklar.
Takım 9 kişiden oluşacak ama henüz iki kişi belli. Onlar ise 5 yaşında bu spora başlayıp 29’una gelen Charlie Enright ve henüz 8 yaşındayken suya inip şimdiye kadar çıkmayan 25 yaşındaki Mark Towill. Bu ikili 2007’de tanışmışlar ve o günden beri beraber yarışıyorlar.
Alvimedica takımı daha önce America’s Cup’ta yarışan Oracle takımının CEO’su Bill Erkelens’in seçeceği kadroyla 4 Eylül 2014’te Alicante limanında sulara inecek ve 40 bin deniz mili sırasında 10 farklı liman ziyareti sonunda 27 Haziran 2015’te finişi ilk geçmeye çalışacak…

Siz de katılabilirsiniz

Alvimedica takımı henüz kadrosunu oluşturmuş değil. Seçmeler devam ediyor ve kapıları herkese açık. Başvuruları ise teamalvimedica@alvimedica.com adresine göndereceğiniz CV ile yapmanız mümkün. Şimdiye kadar yaklaşık 50 CV eline ulaşan takımın CEO’su Bill Erkelens yeni başvurularla beraber değerlendirme yapacak ve belki de bunlardan birisi de bir Türk olacak. Denemeye değer…

9 ay süren yarış boyunca bir doğa belgeseli çekecek kadar doğayla iç içe geçen sporcular, hayati tehlikeye varan sorunlar da yaşıyorlar. Fakat söylediklerine göre bu işe adım attıklarında bir daha vazgeçmeyi düşünmüyorlar...