Güncelleme Tarihi:
Geleneksel roller değişebilir ama cinsel kimlik bastırılmamalı
PROF. DR. EMİNE ZİNNUR KILIÇ - YEDİTEPE TIP FAK. ÇOCUK VE ERGEN RUH SAĞLIĞI ABD BAŞKANI
Her toplum, çocukluktan itibaren kadın ve erkeklere sosyal roller yükler. Çocukların belli davranışları göstermeleri, belli davranışlardansa kaçınmaları beklenir. Toplumsal rol, insanların farklı cinsiyetlere önyargılarla yaklaşmalarına da neden olur. Daha çocuk yaşta erkeğin ağlaması eleştirilirken, kızın ağlaması normal sayılır. Yine erkeklerin fiziksel güç gerektiren davranışları normal kabul edilir, kızlar benzerini yaparsa tuhaf karşılanır. Evdeki işler kıza, erkeğe ayrı ayrı bölüştürülür. Kızların yemek yaparken anneye yardım etmesi beklenir, erkekler muaf tutulur çok kez.
Yapılmaya çalışılan ‘toplumsal cinsiyet rolü stereotipleri’ oturtmak. Bunların ne kadar normal olduğu tartışılabilir. Toplumsal cinsiyet stereotipleri bazen çok yanlış şeyler söylüyor. Mesela erkek güçlü kadın zayıf olur. Kızlar matematikten anlamaz ya da erkekler sert davranabilir gibi... Eski yargıların bir bölümü şu anki toplum yapısına da uymuyor. Aileler çok uzun zaman öncesinden taşınan bu yargılara karşı çıkarak çocuklarını yetiştirebilir. Nasıl babalar evde çocukların bakımına yardımcı oluyorsa, oğullar da ev işlerine yardım edebilir. Ya da kızlar futbol oynayabilir. Çocukları, yerine göre her iki cinsiyet rolünü yerine getirebilecek gibi yetiştirmek yaşam becerilerini de yükseltir. Yaşamın üstesinden daha kolay gelebilirler. Ancak bu cinsiyetlerini nötralize etme çabası değil, toplumsal cinsel rol stereotiplerini değiştirme çabası olarak algılanmalı. Önemli olan bir konu var: Cinsel kimlik bastırılmamalı. Çünkü cinsel kimlik dediğimiz şey, kız çocuğunun kız, erkek çocuğunun erkek olduğunu bilmesi.
Kızı kız, oğlanı oğlan gibi büyütmeli
DR. NESLİM G. DOKSAT - ÇOCUK VE ERGEN PSİKİYATRI
Çocuklar iki-üç yaşlarından itibaren anatomik özellikleri, giyim, saç şekli ve davranış kalıpları itibarıyla kendilerini kız veya erkek çocuk olarak tanımlar. Buna ‘çekirdek cinsel kimlik’ diyoruz. Üç-beş yaşlarından itibarense cinsel rol kimliği, yani kişinin hangi cinsiyetin davranışını benimsediği şekillenir. Bu yaştan itibaren, kız çocuklar kimliklerinin farkında olarak kızlara, erkek çocuklarsa kimliklerinin farkında olarak erkeklere uygun şekilde davranmaya başlar. Kızları kız, erkek çocuklarını da erkek davranış kalıplarına göre yetiştirmek en uygunu. Erkeklere abartılı şekilde şiddet içeren oyuncaklar satın almak, oyunlarda şiddeti desteklemek ya da kız çocuklarına çok küçük yaşlardan itibaren makyaj yapıp topuklu ayakkabılar giydirmek abartılı. Ayrıca erkek isteyen bir ailenin kıza erkek ismi verip, onu bir erkek çocukmuş gibi yetiştirmesi ya da tam tersi de abartılı.
‘Hadi göster amcalara’ söylemi çocuklara öfke ve şiddeti öğretiyor
DR. AYLİN AKSOY ÇOBAN - FULYA ACIBADEM HASTANESİ PSİKİYATRI
Erkek çocuklar sünnet olduÄŸunda şölen düzenlenir. Kız çoocuklarınsa âdet görmeye baÅŸlaması sır gibi gizlenir. Halbuki üreme yetisi gibi önemli bir durumun kazanılmaya baÅŸlandığının önemli bir habercisidir. Bu ayrım ne yazık ki iki cinsiyet arasındaki eÅŸitsizliÄŸin en önemli göstergesi. Çocuklarda cinsiyet rollerini oturtmaya çalışırken çocuÄŸun tutumunu bilmek ve iyi gözlemci olmak çok önemli. Bebek yerine ev aletlerini tercih eden kız çocuÄŸunu bebekle oynamaya zorlamak, hem çocuÄŸun özgüvenini zedeler hem de oyun oynayarak geçireceÄŸiniz keyifli zamandan mahrum bırakır. Aynı ÅŸekilde ÅŸiddet ve hareketten hoÅŸlanmayan erkek çocuÄŸunu, zorla ÅŸiddet içeren oyunlara çekmek, ‘Sen ne biçim erkeksin?’ gibi söylemlerde bulunmak, ‘Hadi göster amcalara’ gibi söylemler, çocuÄŸun kendini ifade edememesinin yanında, öfkeyi öğretmekten baÅŸka bir iÅŸe yaramaz.Â
Â