Güncelleme Tarihi:
5 bin parçalık koleksiyon! Sadece işiniz ayakkabı değil siz seviyorsunuz da ayakkabıları...
- 61 yaşındayım. Yarım asırdır ayakkabı işindeyim, Allah sağlık verdiği müddetçe de sürdüreceğim. İşim hobim, hobim işim. Galiba hobi artık önde. Maalesef çılgın bir ayakkabı koleksiyoncusuyum. İstanbul ve Ankara’daki antika pazarlarını hiç kaçırmam. Osmanlı döneminden, İtalya, İspanya, İngiltere, Fransa ve Hollanda’dan 30-150 yıllık çok kıymetli ayakkabılarım var. Selçuklu çizmesinden, 19’uncu yüzyıl Fransız soylusu ayakkabısına, Christian Louboutin’in çok eski tasarımlarına kadar... Hepsi benim aşkım. Mesela elimde Çanakkale Savaşı’ndan kalma hem İngiliz’in dayanıklı deri çizmeleri var hem de bizim Mehmetçiğin çarıktan beter ayakkabıları. Onlara bakar ağlarım. Şimdi müze kuruyoruz.
Gerçekten aşık olmalısınız. Kadınların ayakkabı tutkusunu iyi anlıyorsunuz o zaman?
- Elime alınca ayakkabıyı okşarım, severim, hatta duygulanırım. İtalya’da fuarda bu halimi gören bir İtalyan “Ayakkabıyla aşk yaşıyorsun” dedi. Bendeki bu ayakkabı tutkusu, aşısı ve tedavisi olmayan ayrı bir hastalık gibi. Sabahın köründe kalkıp antika pazarlarına koşturuyorum; saatlerce geziyorum. Kıçımızda çekçekle büyüdük. Ayağa hizmet ediyoruz ve bundan da gurur duyuyorum.
Kaç mağazanız var?
- 45 mağaza ile 40 bin metrekarenin üzerinde bir satış alanına sahibiz. Yılda 2 milyon çiftin üzerinde ayakkabı satıyoruz. 2011 yılını 124 milyon lira ciroyla kapattık.
Türkiye’de ayakkabı alanında en büyüklerdensiniz. Türkler ayakkabı alırken en çok neyi önemsiyor?
- Bir grup parayı hiç önemsemiyor. Bir grup çok bilinçli, her yeri geziyor sonra satın alıyor. Trend takip eden var, trendy ürünlerin indirime girmesini bekleyen ve 12 ay indirim peşinde koşan var.
Bir de ayakların büyüdüğü söyleniyor Türkiye’de. Doğru mu?
- Eskiden ayaklar çok daha küçükmüş. Çocukların ayakları, spor ayakkabıların içinde, rahatlıktan büyüyor.
İtalyan kalıpları Türklerin ayaklarına uymaz derler. Doğru mu?
- Kontrpiye ve tarak ayakta bir numara fark ettirir. İtalyan kalıpları Nişantaşı, Teşvikiye civarında alışveriş yapanlara uyuyor ama diğer semtlerde oturanlar o ayakkabıyı bir numara büyük almak zorunda kalıyor.
KARİYER
Deri kokuları arasında ödev
· İlkokulda dersten çıkar, dükkânda ayakkabıların tozunu alırdım. Yeni malları inceler, ödevlerimi de deri kokuları arasında yapardım.
· Pazara çıkmayan, dükkan süpürmeyen esnaf olamaz!
· İlkokul bitince babam okuma isteğime rağmen “İşte anahtar” diyerek dükkânı teslim etti. Ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdim. Üniversiteye kayıt yaptırdım ama bitiremedim.
TOPLANTI
Herkesi ikna ederiz
· Hemen her gün toplantı yapıyoruz.
· Aylık toplantılara danışmanlar da katılır.
· Toplantıların faydasına çok inanıyorum. Herkesi dinler, düşüncelerini alır öyle karar veririz. Yönetimden karşı fikirde olan bir kişiyi bile ikna edemezsek o iş yapılmaz.
· Kararlarımızı hep oy birliğiyle alırız.
· Uzun toplantılar verimli olmaz. Kısa sürmeli.
GÜNE BAŞLARKEN
Sabah namazına kalkarım
· Sabah namazına mutlaka kalkarım. Güneş doğduktan sonra bir iki saat istirahat ederim. 08.00’de tamamen kalkarım.
· İşe erken gitmeyi severim. Günün verimli ve bereketli olması için erken başlamak şart.
· Kahvaltıda günlük gazeteleri okurum.
· Fırsat bulduğumda 15 dakika kaylüle
yani gündüz uykusu yaparım.
SPOR
Haftada iki gün masaj
· Haftada iki gün spor hocamla beraber bir saat yorucu spor yaparım.
· Diğer günler kapalı havuzda yarım saat yüzerim. Haftanın en az iki günü masaj yaptırırım.
· Okul yıllarında iyi bir kaleciydim.
· O yıllarda birlikte organize olmayı öğrendim. Liderlik vasfım da o yıllarda ortaya çıkmıştı.
BESLENME
Mısır’da güvercin dolması
· Yemek seçmem ama tatlıya dayanamam. Yemek kültürüm çok yüksek.
· TV’de yemek ve mekânlarla ilgili programları izler, telefonuma not ederim. Seyahatlerde oraları arar bulurum.
· İspanya’da tuzda balık, Mısır’da güvercin dolması, Fas’ta sebze ve deniz mahsulleriyle yapılmış safranlı pilav favorilerim.
MEKÂN
Lüks ve ihtişam rahatsız eder
· Çok lüks ve ihtişamlı mekânlar rahatsız eder.
· Önceden tatmadığım, servisini beğenmediğim bir mekâna dostlarımı asla götürmem.
· Yalnız başıma yemek yemeyi hiç sevmem. · Balıkta Fevzi Hoca’yı, iskenderde Uludağ’ı, tencere yemeklerinde Boğaziçi’ni, kebapta Cumhuriyet Halil Bey’i tercih ederim.
TATİL
Bülbül sesleriyle havuzda
· Fırsat bulduğum her boş zamanı tatil olarak değerlendirmeyi severim.
· Denizde Akdeniz, Kaplıca’da Gönen...
· Sapanca ormanlarında göle nazır mükemmel bir yazlığımız var. Bülbül sesleri içinde havuzda yüzmekten çok keyif alırım.
· Oğullarımın işleri yoğun, ben de torunlarımla olabiliyorum. Onlarla tatil çok daha zevkli.
HOBİ
İçki içmem ama gazino severdim
· Çocukken gazoz kapağı, misket daha sonra pul ve para koleksiyonum vardı.
· Yüzlerce tespihim var ama sergilemedim.
· Klasik Türk Sanat müziği kaset ve CD koleksiyonum var.
· Gençliğimde gazino kültürümüz vardı. İçki içmem ama gazinoda Zeki Müren, Emel Sayın, Gönül Yazar, Bülent Ersoy dinlerdim.
OTOMOBİL
Sürati severim, keyfi kaptırmam
· İlk otomobilim 1973’te aldığım, bal rengi nikelajlı 1972 model Ford Taunus’tu.
· Sonra tavanı açılır 26 M Ford aldım.
· Evlatlarım sürpriz yaptı; en son arabam 7.45 BMW. Sürati severim. Şehir içinde şoför kullanırım ama uzun yolda o
keyfi kimseye vermem.