Nintendo Usta’yla mutfağa girdim

Güncelleme Tarihi:

Nintendo Usta’yla mutfağa girdim
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2009 00:00

Yemek yapmanın ne kadar popüler hale geldiğini anlayın artık: Bilgisayar oyunu devi Nintendo, bir yemek oyunu çıkardı. Cooking Guide, yemek yapmayı sevenler için. Yemek yapamam korkusunu ortadan kaldırıyor, sizi en zorlu yemek yarışmalarına bile hazır kıvama getiriyor. Nintendo fanatiklerinin merakla beklediği oyunu denedik. İşte Pişirme Rehberi hakkında her şey.

Sebze mi, et yemeği mi yapmak istiyorsunuz? Yaklaşık kaç kalori olsun? Yemeğe kaç kişi gelecek? Vaktiniz azsa baştan söyleyin, ona göre bir yemek seçelim. Şefimiz enine geniş, boydan basık tiplerden. Ama bilmediği yok. Bütün dünya mutfaklarına vakıf. Suşi de biliyor, biber dolması da. Sonra halden anlar: Malzemeniz mi az? Alışverişe mi gidemediniz? Ustaya evde ne varsa sayın, size ona göre yemek önersin. Dahası müşfik: En cahillere bile yumurtanın nasıl kırılacağını, süzgecin neye benzediğini, ne için kullanıldığını bıkmadan, usanmadan izah ediyor. Sağlığınızı da düşünüyor. Birkaç gün üst üste eti fazla mı kaçırdınız, basıyor fırçayı!

“Pişirme Rehberi: Ne Yiyeceğime Karar Veremiyorum” deniyor bu yeni cihazlara. Nintendo’nun (DS) ekstra bir aparata gerek duymadan bütün el konsollarında oynanabilecek yeni oyunu Pişirme Rehberi için, interaktif bir yemek kitabı da denebilir. İçeriğinde bütün dünya mutfaklarından 200 tarif var. Oyunu başlattığınızda önce karşınıza bir dünya haritası çıkıyor. Hangi ülkenin yemeklerini istiyorsanız o ülkenin üzerine tıklıyorsunuz. Türkiye’den sütlaç, domates çorbası, sığır güveç ve biber dolması rehbere girmeye hak kazanmış.

Yemeğinize karar verdiniz. Alışverişe gidecekseniz, usta bayıla bayıla size arkadaşlık ediyor. Markette ihtiyacınız olanları aldıkça, ekrana dokunarak malzemelerin üzerini çiziyorsunuz. Bu malzemelerin fiyatlarının ne kadar tuttuğunu da ekrana yazabilirsiniz. Böylece yaptığınız yemeğin kaç liraya mal olduğu, konsolun hafızasına kaydedebilir, bir sonraki alışverişte süpriz bir faturayla karşılaşmazsınız.

SOĞAN DOĞRAMAYI BİLE ÖĞRETİYOR

Malzemeler hazırsa ustayı tezgahın rahat görebileceğiniz bir yerine yerleştirin. Yemeğin yapılışını, yazıyla, fotoğraflarla adım adım anlatıyor. İşte burası şefin zırt dediği yer. Çünkü Türkçe nanay. Hem yazılar, hem anlatımlar İngilizce. Fakat soğanın nasıl kesileceğine ya da tavanın nasıl kızdırılacağına dair videolar o kadar iyi ki, filolog olmaya da gerek yok.

Usta Türkçe bilmiyor ama İngilizçe konuşursanız anlıyor. Böylece eliniz yağlıyken bile rahatlıkla kullanıyorsunuz. Diyelim ki patatesleri dilimlediniz. 10 dakika kızartmanız lazım. Saate gerek yok. Kızartma işlemine başlarken “Okey” diye bağırıyorsunuz. 10 dakika sonra alet alarma geçiyor: Artık yeter kızartma!

Eğer bilmediğiniz malzeme varsa da size yardımcı oluyor. Mesela sake (Japonların pirinç ve tahıl tozundan yapılan ulusal içkisi) eklemeniz lazım. Tarifteki “sake” yazısının üstüne tıklıyorsunuz. Sözlük gibi resmi, anlamı ve ürünü nereden alabileceğiniz bilgilerini veriyor. Belki siz de benim gibi mutfak özürlüsünüz. Patates soyacaksınız, ama bilmiyorsunuz. Tek yapmanız gereken patates resminin üstüne tıklamak. Karşısınıza çıkan kısa videoda nasıl doğranacağı bütün detaylarıyla gösteriliyor. Yemeği fırına verdiniz diyelim, o pişerken sıkılmayasınız diye yemek temalı oyunlar başlatıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!