Nereden çıktı bu bebek

Güncelleme Tarihi:

Nereden çıktı bu bebek
Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2008 00:00

Aileye yeni bir bebeğin katılması, şüphesiz bir yaşam krizidir. Ancak anne-babanın sağlıklı tutumuyla kısa sürede ve hasarsız atlatılıp, yeni duruma uyum sağlanabilir.

Aileye yeni bir bebeğin katılması durumunda büyük çocuğun tepkilerinin, anne-babanın beklentilerine göre şekilleneceği unutulmamalıdır. Eğer anne-babadan biri ya da her ikisi, söz konusu durumun ilk çocuk için bir haksızlığa uğrama hali olduğunu düşünüyor ve normalin üstünde bir destek ve pohpohlama gösteriyorsa, çocuk da haksızlığa uğradığını düşünecektir. Oysa bu durumun doğal yaşam olayı olduğunu kabul etmek, durumun olumlu ve olumsuz yönlerini konuşabilmek çocuğu sakinleştirir.

Unutulmaması gereken sadece konuştuklarımızla değil, düşündüklerimiz ve hissettiklerimizle de çocuklara pek çok mesaj verdiğimizdir.

Anne-babalar çocuğun yeni bir kardeşle hayatı paylaşmasının zorluklarını zaman zaman anlayamayabilirler. Çocuk, yeni gelen bebekten nefret edebilir, hatta ondan kurtulmak için iç dünyasında hayaller bile yaratabilir. Bu, çocuğun kötü bir birey olduğunu veya olacağını göstermez. İnsanlar, birine bağımlı olarak doğarlar. Bağımsızlaştıktan sonra bile ilgiye, sevgiye ve şefkate ihtiyacı vardır. Yeni gelen bebek ile birlikte çocuk, bunların azalacağını hissedebilir ve yeni gelen bebeği, kendi güven ortamını tehdit edici bir unsur olarak görebilir.

Anne-babanın, kardeşi doğmadan önce çocuğa, onların ilişkisinin ne kadar güzel olacağını, ne kadar iyi geçineceklerini, beraber oyunlar oynayacaklarını söylemeleri, büyük çocuğu beklentiler içine sokar. Büyük çocuk kardeşiyle oyunlar oynayacağını düşünürken onun küçüklüğü karşısında bütün hayalleri yıkılır. Oyun oynamak istese oynayamaz, sarılıp öpmek istese anne-babasının ikazlarıyla karşı karşıya kalır. Herkesin ilgisinin de bebeğin üzerinde olması, çocuğun kardeşini sevmemesine hatta yok olması isteğine kapılmasına yol açabilir.

Eve bebek geldikten sonra, bir zamanlar evin küçüğü olan çocuk artık büyük kardeş olmuştur. Herkes ona "Sen artık büyüdün", "Artık ağabey (abla) oldun", "Kardeşine örnek olmalısın" gibi öğütler verir, fakat aksine çocuk hiç de büyümek istemediği bir yaşta olabilir.

Büyük çocuk, küçük kardeşi her şeye hakkı olan, herkese her istediğini yaptıran bir sihirbaz gibi görebilir. Kendininse artık bütün hayatı değişmiştir. Çocuk eski yaşamını ve güvenliğini sağlayabilmek için çözümler arar. Etrafındaki insanların dikkatini çekebilmek için bebek gibi davranmaya başlar. Kardeşinin bu şekilde ilgi çektiğini ve anne-babasını kontrol altına aldığını görünce, bebek gibi davranıp kontrolü tekrar ele geçirmeye çalışır. Kardeşi gibi konuşur, onun gibi yemek yer, hatta tuvalet eğitiminde bile gerilemeler olabilir.

Bazen de çocuk farklı bir strateji ile hareket edebilir. Kardeşini çok seven ve aşırı koruyan biri haline gelebilir. Bu tutum anne-babalar tarafından yardım çağrısı olarak görülmelidir.

Zaman zaman çocuk, bebekten nefret ettiğini dile getirebilir. Bu iyiye işarettir, çünkü çocuk bunu dile getirmiştir. Dile getirilmiş her şey, getirilmemiş olandan sağlıklıdır. Çocuk hissettiklerinden dolayı hiçbir şekilde cezalandırılmamalıdır. Öfke, beklenen bir duygudur. Anne-baba, bu duyguların yıkıcı olmayan bir şekilde dışa çıkmasını sağlamalıdır. Bu duygunun resim veya oyun gibi yollarla dışarı çıkması ve normalliğinin kabul edilmesi, çocuğun içindeki çatışmanın biraz olsun azalmasını sağlar. Çocuklarınızın olumsuz duygularını dinlemeniz onları rahatlatacaktır.

Çocuğa yeni bebekten ne zaman bahsetmeli

Dokuz ay bu konuyu açmak için çok uzun ve yeterli bir süredir. Endişelerinizi biraz ertelemek adına, en azından hamileliğiniz fark edilmeye başlayana kadar bu konuyu bekletebilirsiniz. Ancak yakınlarınıza söylemeden hemen önce çocuğunuzla paylaşmalısınız. Çocuğunuzun bu konuyu ilk sizden öğrenmesi çok önemlidir. Bunu ne zaman söyleyeceğiniz size kalmıştır.

EBEVEYNLERE ÖNERİLER

Doğum öncesinde, doğum sonrası aile ve ev içinde olabilecek değişiklikler hakkında çocuğunuza bilgi verin.

Annenin bebekle fazla ilgileneceğini, çünkü bebeğin çok küçük ve bakıma muhtaç olduğunu, ama aynı durumun onun doğumunda da yaşandığını anlatın.

Anne-babanın "Biz seni hálá çok seviyoruz" mesajını sadece sözle değil, somut olarak göstermesi de gereklidir. Onunla vakit geçirmek, oyunlar oynamak ilişki açısından önem taşır.

Kıskanmasın diye çocuğa bazı tavizler verilmemelidir.

Kardeşi hakkında olumsuz duyguları hakkında konuşmak, anne-babanın kendi kardeşleriyle ilgili ilk anılarını anlatması, onun rahatlamasını sağlayacaktır.

"Sen artık büyüdün" gibi sorumluluklar çocuğun üzerine yüklenmemelidir. Unutmayın ki o da hálá çocuk.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!