Nefes filmi askerlik için heveslendirdi
Güncelleme Tarihi:
“Aşk Geliyorum Demez”deki rolüyle Yeşilçam’ın yeni nesil jönleri arasına katılan Tolgahan Sayışman’ın hayran sayısı katlanarak artıyor. Ama bu durum onun özel hayatını hareketlendirmeye yetmiyor! Son dönemde sürekli romantik komedi türü filmlerde rol alan, ama gerçek hayatta yapayalnız olduğunu söyleyen Sayışman ile aşktan ve eski Türk filmlerinden konuştuk.
TOLGAHAN SAYIŞMAN FOTOĞRAFLARI
* Rol aldığınız filmlere bakınca şunu merak ediyorum; gerçekte de romantik bir aşk adamı olduğunuz söylenebilir mi?
- Bilmiyorum, olabilirim.
* Romantik mi, aşk adamı mı... Hangisi olabilirsiniz?
- Romantik diyelim.
* Aşık değil misiniz?
- Maalesef.
* “Aşk Geliyorum Demez” filmi Yeşilçam döneminin senaryolarını andırıyor... Siz bu konuda ne diyeceksiniz?
- Galanın ertesi günü Ekşi Sözlük’e bir entry girilmiş, “Best of Yeşilçam senaryolu, hoş bir seyirlik” yazmışlar. Çok doğru bir tespitte bulunmuşlar bence de...
* Siz bu filme nasıl dahil oldunuz?
- Daha önce yine aynı ekiple “Aşk Tutulması” diye bir film çekmiştik. Bu filme karar verdiklerinde de akıllarına ilk gelen isimlerden biri ben olmuşum. Teklif geldiğinde üzerinde durduğum bir proje de yoktu, Amerika’ya gitmeye hazırlanıyordum.
* Gidemediniz mi?
- Yok, gittim. Los Angeles’taydım. Bol bol spor yapıp, kitap okudum. Senaryo elimdeydi, bir yandan rolüme de çalıştım. Oradayken gitmeyi istediğim “kamera önü aksiyon dersleri” diye bir workshop vardı. Fakat değişiklik yaptılar, o workshop açılmadı. Ben de kalkıp Disneyland’e gittim.
JAWS’I GÖRÜNCE ÇOK DUYGULANDIM
* Çocuklar gibi eğlendiniz yani...
- Mini’den kurtulmaya çalıştım saatlerce... Bütün gün kovaladı beni. Bulduğu yerde devamlı sarıldı. Arkadaşım da bol bol fotoğrafımızı çekti.
* Disneyland’e gitmek çocukluk hayaliniz miydi?
- Tabii ki... Bir de ben Disneyland’a Miki için gitmedim, Donald Duck için gittim. Sıkı bir Donald Duck hayranıyımdır. Çocukluğundan beri sinema sektöründe olmak isteyen biri olarak orada bulunmak çok farklı bir duygu. Universal Stüdyoları’na iki günümü ayırdım. “Jaws”ın stüdyosunu gezerken bir anda yanımda en sevdiğim filmin kahramanı “Jaws”ı görünce çok duygulandım gerçekten... Yanımdaki Japonlar çığlık atarken benim gözlerim doldu. Nostalji yaşadım tam anlamıyla...
* Yeşilçam filmleriyle aranız nasıldı peki?
- Çok iyi. Hepsi çok keyifliydi benim için.
* En beğendiğiniz Türk filmi hangisi desem?
- Hepsini çok seviyorum ama “Selvi Boylum Al Yazmalım” çok özeldir benim için.
* Türkan şoray’a aşık mıydınız?
- Türkan şoray’a aşık değildim ama Kadir ınanır ile çok iyi bir ikili olduklarını düşünüyorum.
* O dönem filmlerinde aşık olduğunuz kimse yok muydu?
- Hepsi ayrı ayrı özelliği olan kişilerdi tabii... Filiz Akın, Hülya Koçyiğit, Türkan şoray’a ilgi duyardım. Bir de Müjde Ar var. Hatta Müjde Ar’ın yeri ayrıdır bende...
* Nasıl yani?
- Müjde Ar, o klasik namuslu, iffetli kadını biraz daha bir şeylere bulaşmış gösterdiği için farklıydı belki de... Bu yüzden diğer gruptan ayrı tutuyorum. Daha seksiydi o...
KONSERVATUVARA GıTMEME BABAM KARŞIYDI
* Nerelisiniz?
- İstanbul doğumluyum. Baba tarafım Selanik’ten İstanbul’a gelmiş. Anne tarafım ise Trabzonlu.
* Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?
- Daha öncesinde şiir dinletilerinde, piyeslerde yer almıştım ama kendimi tiyatro sahnesinde hiç düşünemiyordum. Televizyon sektörünün gelişmesiyle bunu değerlendirdim. Özel okullara gidip ders aldım.
* Aileniz nasıl karşıladı?
- Lise sondayken babama “Konservatuvar mı okusam?” dedim. O da “Okuma” diye cevap verdi. Ben de onu dinledim, işletme okudum. Ailem ne destek oldu ne de köstek. Tek şartları öncelikle okulumu bitirmemdi. Öyle de yaptım.
NEFES'İ İZLEDİKTEN SONRA ASKERE GİTMEK İÇİN SABIRSIZLANMAYA BAŞLADIM
* Askere gittiniz mi?
- Henüz gitmedim, fakat en yakın zamanda gitmek istiyorum. Özellikle “Nefes” filmini izledikten sonra iyice heveslendim.
* Oyunculuk dışında kendiniz için yaptığınız yatırımlar var mı?
- Bahçeşehir’de bir ganyan bayii açtım. Kendi çapımda yatırım yapıyorum. Bunların haricinde de ileride sinema sektöründe bir şeyler yapmayı planlıyorum.