Ne prensesler ne de kraliçe ama taçları var

Prenses de değiller kraliçe de. Ama başlarına takmak için taç alıyorlar. Nerelerde, neden takıyorlar; meçhul. Ama yapanı da belli, satanı da. Garrard imzalı taçları satan mağazanın yetkilileri bu konuda çok sıkı tembihli, alıcıları hakkında ser verip sır vermiyor. Sadece “Yeni zenginlerin genç kızları” diyorlar.

Taçların özellikleri

Regal Pırlanta ve İnci Taç: 397 bin 500 dolar.
Taç 18 ayar beyaz altından. Üzerinde toplam 15 karat pırlanta bulunuyor. İnciler ise ünlü Japon Akoya incisi.

278 yıldır taç yapıyor

Mücevherci Garrard, 1735’te Londra’da kuruldu. 1843 yılında İngiltere Kraliçesi Victoria için Kraliyet Mücevhercisi olarak seçildi. Dünyanın önemli mücevher markalarından biri olan Garrard, ikonik tasarımlarıyla ünlü.Kraliyet ailesinin taçlarını, asalarında bulunan nadide taşları, onların taktıkları zarif mücevherleri yapıyor. Eşsiz mücevherlerinden oluşan koleksiyonu kraliyet mücevherlerinin bulunduğu Londra Kulesi’nde sergileniyor.

Pırlanta ve Yakut Taç: 291 bin 700 dolar.18 ayar beyaz altın üzerine 16 karat pırlanta, 30 karat değerinde 19 adet yakut var. �

En prestijli saatler

Saat dünyasının en önemli fuarı Salon International de la Haute Horlogerie, Cenevre’de yapıldı. Fuarda bu sene vitrinlere çıkacak yeni modeller tanıtıldı

Saat yapımcılığında yılın trendlerini belirleyen ve avangard ruhu yansıtan fuara A. Lange & Söhne, Audemars Piguet, Baume & Mercier, Cartier, Greubel Forsey, IWC, Jaeger- Le Coultre, Montblanc, Officine Panerai, Parmigiani Fleurier, Piaget, Ralph Lauren, Richard Mille, Roger Dubuis, Van Cleef & Arpels ve Vacheron Constantin gibi markalar katıldı.
Fuarda Dominique Fléchon’un kitabından esinlenilerek yapılan ‘The Mastery of Time’ sergisi de açıldı. Mexico City, Londra ve Paris’ten sonra Cenevre’de açılan sergi de zamanı ölçmenin tarihi, ilk güneş saati milinden mikro mekaniğin harikalarına kadar, değişik buluşlar sergilendi.

Roger Dubuis Excalibur:
Yeni Excalibur 42 koleksiyonunun sportif ve gösterişli yüzü olarak tanıtıldı. Bilekliği tutan üçlü boynuzları, ince Romen rakamları, kronograf kadranı şık çelik kasası içinde üretildi.  280 parçadan oluşan saat, estetik kaliteyle performansı birleştiriyor. Markanın bir diğer modeli Excalibur 36 ise pembe altından yapıldı. Avangard modelin bileziğinde 3.79 karatlık 624 adet elmaslar saate bir başka değer katıyor. Roger Dubuis’nin otomatik kurmalı en son jenerasyon mekanizmasını barındıran saat 172 parçadan oluşuyor. 48 saatlik güç rezervine sahip.

IWC Ingenieur Chronograph Racer:
IWC, fuarda klasik Ingenieur serisinin özgün ama geliştirilmiş tasarımıyla yer aldı. Serinin hem sade hem de fonksiyonel modeli Ingenieur Chronograph Racer’in sürat tutkunları için üretildiği açıklandı. İlhamını Formula 1’den alan bu koleksiyonda dayanıklı çelik kasalar kullanıldı. Ayrıca F1 yarış otomobilinin bir gravürü var.

Cartier Crash:
Cartier fuarda, 1967’de ürettiği Crash modelinin yeni versiyonunu tanıttı. Saatin hikâyesi bir hayli ilginç; markanın bir müşterisi, geçirdiği kaza sonrasında saatini tamir ettirmek için geri getirir, o sırada mağazada olan Jean-Jacques Cartier, saatin kaza sonrasında aldığı formdan ilham alarak ‘Crash’i tasarlar. Sınırlı sayıda üretilen saat, 267 adet altın bilezikli ve 67 tane pırlanta işlemeli olarak üretildi.

23 milyon Euro’ya gitti

Tamamen kompozit teknolojisi ile üretilen ve Türkiye’nin en büyük kompozit motor yatı unvanına sahip Orient Star, İngiltere’de yaşayan ve adı açıklanmayan bir Türk ailesine 23 milyon euro’ya satıldı.

Tamamı Türk sermaye ve mühendisleri ile Antalya Serbest Bölgesi’nde üretilen yat, geçen aylarda dünyanın ‘En İyi Dizayn Ödülü’ yarışmasında da birinciliği kazanmıştı.
Başaran Grubu’na ait CMB Yatçılık tarafından iki yılda yapılan 47 metrelik motoryat, saatte 16 deniz mili hızı ile okyanus aşırısefer yapabilecek bir güce sahip. CMB’nin ortaklarından Murat Solak motoryatı şöyle anlattı:
“Tekne, 10 misafir ve 9 mürettebat kapasiteli. Her kabinin kendi banyosu ve double kabinlerin giyinme odaları bulunuyor. Master kabininde camlar maksimum büyüklükte, yere yakın yapıldı. Her iki tarafta da konumlanan balkonların kapıları karşılıklı açıldığında denizin kokusunu içinize çekebilmeyi sağlayan farklı bir konfor yaratıldı. Ev tipi balkonları da yata monte ettik. Çok özel bir mobilya kaplaması kullandık. Ses ve eğlence düzeni iPhone ve iPad ile kontrol edilebiliyor. Her güvertesinde bar var. Ana güvertedeki salon ve yemek odası otomatik kapılar ile birbirinden ayrıldı. Böylelikle yemek odası toplantılar için de kullanılabiliyor. Teknenin dekorasyonu sanat galerilerinden alınan tablolar ve özel yapım aksesuarlarla tamamlandı. Şu anda üretimde olan, bu yıl teslim edeceğimiz aynı klasmanda 47 metrelik üç teknemiz daha var. Bunlardan birisini İsrailli zengin bir iş kadınına, bir diğerini de Avrupalı bir işadamına satıyoruz.

3 bin mil menzili var

Tamamen Türk işçisinin emeğiyle üretilen teknenin iç dekorasyonu İngiliz bir tasarım firması tarafından yapıldı. İç mekânda kullanılan ürünler yurtdışından ithal edildi. ‘Orient Star’ isimli megayat iki adet 1450 beygirgücündeki makineye sahip, maksimum 17 knot hız yapıyor. Teknede 1 master kabin, 8 kişilik konaklama kapasitesine sahip 4 misafir kabini, 2 mutfak, 1 soğuk hava deposu, 1 salon, 1 yemek odası, 1 sky lounge 1 kaptan kamarası mevcut. RINA ve MCA sertifikalarına sahip olan megayat, 60 bin litrelik yakıt kapasitesi ile 3 bin mil yol alabilme gücüne sahip. 11 bin litre su kapasitesi, soğuk hava deposu ve kileriyle de uzun seyahatler için tasarlanmış.