Güncelleme Tarihi:
Bütün ünlüler Bodrum’da, Çeşme’de tatil yaparken siz nerelerdeydiniz bu yaz?
- Ablamla beraber özel bir tatil yapmak istedim. Rahat edebilmek için de ıspanya’ya gittik. Ablam 30 yaşına bastı, ıspanya tatili ona hediyemdi. O Almanya’da, ben Türkiye’de olduğumuz için aylardır görüşemiyorduk, iyi oldu. ıki hafta kadar bol bol denize girdik, konuştuk, güldük, eğlendik. Sonra Almanya’ya döndüm. Bir de ben araba kullanmayı çok seviyorum, benim için meditasyon gibi. Ama İstanbul’da olmuyor. Hem trafik çok hem de yolları bilmiyorum. Berlin’de bir de araba kiraladım, tam keyif oldu.
Türkiye’de çok ünlüsünüz artık. Almanya’daki arkadaşlarınız bu duruma ne diyor?
- Almanya’da öyle değilim ki! Bu yüzden onlar beni gayet normal karşıladı yine... Zaten benim değişmeyeceğimi biliyorlardı.
Burada sokağa çıksanız herkes peşinizde. İspanya ve Almanya’da hiç tanınmamak size kendinizi nasıl hissettirdi?
- Bu durumu yadırgamadım, tatilimin tadını çıkardım. Yalnız Almanya’da çok komik bir şey oldu. Bir mağazada dolaşıyordum, içeride bir Türk kadın ve çocuğu da vardı. Bir an kadın bana baktı ve sonra çocuğuna dönüp “Ne komik değil mi, herkes Meryem’e benziyor” dedi. Herhalde beni Berlin’de görmeyi beklemiyordu. Hiçbir şey söylemedim ama çok güldüm. Açıkçası kafamı dinledim orada. Mesela burada günlük kıyafetlerle fotoğrafımı çektiler, ertesi gün yazdılar “Fena” diye. şaşırdım. Sanırım beni daha şık görmek istiyorlar. Ben de onlara bu şıklığı hediye edeceğim. Yavaş yavaş şık olacağım.
Takılıyor musunuz böyle şeylere?
- Hayır, böyle bir şeye üzülmem. Hastalık beni üzer, ama kıyafet dediğin bir kumaş sonuçta. Sadece şaşırdım.
KAN VERİRKEN AĞLAYAN BİRİ O AMELİYATA GİRMEZ
Altı haftalığına Hürrem karakterinden sıyrılmak nasıldı?
- İlk hafta biraz garipti. Bazen içimden Hürrem’e “Merhaba” dedim, bazen “çekim ne zamandı” diye düşündüm. Ama ardından da “Hoşçakal Hürrem. Sen biraz ortalıktan kaybol. Ben seni zamanı gelince uyandıracağım” dedim. Babam bana bir mesaj yolladı ıspanya’dayken; Hürrem ve Süleyman’la ilgili bir bilgi okumuş, ondan bahsetmiş. Ben de kendisine “Babacım kusura bakma ama o kadını tanımıyorum. Dört hafta sonra bu kadın yine müsait olacak. şu anda bağlantı yok” diye karşılık verdim, hiç Hürrem konusuna girmedim.
Şimdi ne durumda Hürrem, uyanmak üzeredir herhalde...
- Uyandı bile... Çekimler başladı çünkü.
Geçen sene en çok eleştiri aldığınız konu kilolarınızdı. Bozuldunuz mu o eleştirilere?
- Hayır bozulmadım. ınsanların neden böyle konuştuklarını biliyorum. Normalde bu ülkede başrol oyuncuları zayıf ve çok düzgün vücutlu. Birden başka bir ülkeden balık etli bir insan gelince ilgi çekti.
Kiloların sebebi ne, çok mu iştahlısınız?
- Bir sene önce spor yapmayı bıraktım, metabolizmam tamamen değişti. Kilo almak kolay ama sonra çok zor veriyorsun.
Bir ara kaldığınız otelin spor salonundan odanıza koşu bandı çıkarttırmak istediğiniz haberleri yayıldı.
- Öyle bir şey yok. Beni yakından tanıyanlar bilir, kaprisli bir insan değilim. öyle taleplerde bulunmam. Mesela geçen gün de “Silikon taktırdı” yazmışlar. Ben kan verirken bile ağlayan biriyim, tutup da keyif için o ameliyata “evet” demem. Sağlıklı olmak en önemlisi. Silikon taktırmadım ve taktırmayacağım. Dört çocuktan sonra böyle bir şey olur mu bilmiyorum ama şu an çocuksuzum ve öyle bir niyetim yok!
BÜYÜK BİR GÜÇ SAVAŞI YAŞANACAK
Yeni sezonda birçok yeni dizi, pek çok güçlü rakibiniz var. Endişeli misiniz?
- Hayırlısı olsun. Bunu kalpten söylüyorum. Çünkü onlar da bizim kadar emek veriyor, yoruluyorlar. Sonuçta hep beraberiz, belki farklı kanallardayız ama iş arkadaşıyız. Ben hepimize bol seyirci diliyorum.
Nasıl bir “Muhteşem Yüzyıl” bekliyor bizi bu sezon?
- ilk sezon “Kim kimdir”i gösterdik izleyiciye. şimdi her şey tamamen bir satranç oyunu. Büyük bir güç savaşı bizi bekliyor. Bu kez her şey daha sert olacak. Hürrem giderek güçlenecek. Bu arada aramıza yeni katılan isimler de var; Mehmet Günsür, Burak Özçivit, Engin Günaydın.
Türkiye’deki ilk röportajınızı yine bana vermiştiniz. Kelebek okurlarına iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?
- Bu röportaj, bu sezonun ilk ve son gazete röportajı olacak. Altın Kelebek özel ödülüm yatağımın baş ucunda duruyor. Her sabah beni o ödül karşılıyor. Bunu Kelebek okurları bilsin. Hepsine çok teşekkür ederim.
GELİP DE “SENİNLE TANIŞMAK İSTİYORUM” DİYEN ADAM OLMADI
Çok güzel bir kadınsınız. Ama bu dizi sayesinde erkeklerin taptığı bir kadına dönüştünüz. Bu yoğun ilgi hakkında ne diyeceksiniz?
- Bana herkes senin söylediğini söylüyor, “Seni pek çok erkek seviyor” diyorlar. Ama ben hiç farkında değilim çünkü kimse bana mektup yazmadı bugüne kadar. Kimse gelip “Ben seninle tanışmak istiyorum” demedi. Tabii ki beni seven bir erkek bulacağım sonunda ama henüz karşıma çıkmadı.
Acaba belli ediyorlar da siz mi anlamıyor musunuz?
- Günlük programımı söyleyeyim sana: Çekim yapıyorum, eve geliyorum, spor yapıyorum, senaryo okuyorum, diyalog çalışıyorum ve uyuyorum. Haftada altı gün öyle. Kalan bir günde de arkadaşlarımla, kuzenlerle buluşuyorum, daha fazla spor yapıp, senaryo okuyorum. Yani o söylediğin pek mümkün görünmüyor.