Ne Hemşire hanım ne de Doktor bey onlara Hemşire bey demeye alışın

Güncelleme Tarihi:

Ne Hemşire hanım ne de Doktor bey onlara Hemşire bey demeye alışın
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2010 00:00

Geçtiğimiz hafta Sakarya Devlet Hastanesi’ne getirilen 20 yaşındaki B.G.’nin ailesi, erkek hemşireye enjeksiyon yaptırmak yerine hastaneyi terk etti. Ancak erkek hemşirelere alışmanın zamanı geldi de geçiyor bile. Giderek daha fazla sayıda erkek, hemşirelik eğitimini tercih ediyor. Sağlık Bakanlığı atamalarını yapıyor; özel hastaneler artan oranda erkek hemşire çalıştırıyor. 280 hemşiresinden, 35’i erkek olan Sakarya Devlet Hastenesi’nin başhemşiresi Şükran Özbay Bilgiç, “Her hemşire atamasında, ‘Keşke gelenler erkek hemşire olsa’ diye düşünüyorum. Doğum izinleri yok, nöbet tutmaları sorun değil” diyor

Erkek hemşirelerin Sağlık Bakanlığı tarafından ‘hemşire’ olarak resmi atanmaları 2007’den beri sürüyor. Tek tük de olsa hemşire adıyla çalışmaları biraz daha eskiye, yaklaşık 10-12 yıl öncesine dayanıyor. Erkek hemşirelere ilk kadın meslektaşları tepki gösterdi. Aynı odaları, bankoları, belki de hastaneleri paylaşmak zor geldi... Sonra omuz omuza, gece-gündüz aynı hizmeti vererek kaynaştılar. İşlerini kolaylaştırdılar. Hastalar ve yakınları için de durum çok farklı değildi. Yıllardır ‘hemşire hanım’ iğne yapar, ateş ve tansiyon ölçer, ilaçlarını, serumlarını verirdi. Erkek olsa olsa doktordu onlar için. O yüzden kimi onlara “Doktor bey” dedi, kimi erkek olduklarını görmelerine rağmen alışkanlarını bırakamayıp “Hemşire hanım”a devam etti. Ancak şu bir gerçek ki hem sektör hem de hasta ve yakınları erkek hemşirelere yavaş yavaş alışıyor. Hatta bazı kliniklerde erkek hemşireler, kadınlara tercih edilir oldu.

BİZ SAPIK DEĞİLİZ

B.G.’nin hastaneye geldiği gece acilde nöbetçi olan hemşire 30 yaşındaki Murat Türkyılmaz’dı. Aynı hastanede çalışan meslektaşıyla evli ve bir çocuk babası Türkyılmaz, üç yıldır hemşirelik yapıyor. Trabzon’da aldığı eğitimden sonra 2007’de girdiği KPS sınavından sonra hastanede hemşireliğe başlamış. “Mesleğimi söylemekten çekinmem. Soranlara elbette, ‘Hemşireyim’ diyorum. Aynı eğitimi aldık, neden hemşirelik yapmayalım? Başlarda ‘Nasıl yani?’ derlerdi. Çocuğuna okulda babanın mesleği ne diye sorarlarsa hemşire mi diyecek diye espiri yapılırdı. Artık alışmaya başladılar. Tamam biraz zamana ihtiyacımız var. Ama şu bir gerçek ki bu tür espiriler azalıyor. Hemşirelik bir meslek adı. Nasıl doktor hanım, doktor bey varsa, hemşire bey’in de artık oturması lazım” diyor.
Acil servisin günde ortalama 700-800 hastaya hizmet verdiğini belirten, Türkyılmaz, “Daha önce cerrahi hemşiresiydim. Kendi isteğimle acile geçmek istedim. Buraya zor vakalar gelir, kazalar, kalp krizi geçirenler, alkollüler, krizdeki psikiyatrik hastalar vs... Hem hasta hem de yakınları çok ajite olabiliyor gerçekten. Hemşire bakımı açısından tabii ki erkek-kadın hemşire farkı yok. Ama bazı müdahaleler bizim için daha kolay. Hastalar içinde bana itiraz eden olursa, kadın meslektaşım uygunsa ondan rica ediyorum. Bazen hemşireler meşgul olabiliyor, hasta ve yakını yine de beni istemiyorsa ille de yapacağım diye ısrar etmem. Tedaviyi kabul etmiyor diye imza attırır, bırakırım. Enjeksiyonu ben yapsam ne olurdu ki? Böyle itirazları olmasını garipsiyorum. Biz sapık değiliz. Çünkü biz hiçbir zaman hastaya cinsel obje gözüyle bakmayız” diyor.

KIZ ARKADAŞIM ‘NE YANİ BİR HEMŞİREYLE Mİ ÇIKIYORUM’ DEDİ
/images/100/0x0/55eb3bf9f018fbb8f8b40053


33 yaşındaki Sümer Gündüz hastanenin ilk erkek hemşiresi. Adıyaman’da okulunu bitirdikten sonra 2002’de İstanbul’da Koşuyolu Kalp ve Damar Hastalıkları Hastanesi’nde yoğun bakım hemşiresi olarak çalışmaya başladı. Bir yıl sonra Sakarya Devlet Hastanesi’ne atandı. Önce genel cerrahi, oradan da göğüs hastalıkları ve ortopedi servislerinde çalıştı. Gündüz, “Başta tek başıma nöbet tutmadım. 2-3 ay bir kadın hemşireyle birlikte nöbetteydim. Kendim nöbet tutmaya başladığımda, doktorla karıştırmasınlar ve beni tanısınlar diye bütün odaları dolaşıp ‘bugün erkek hemşire nöbetçi’ der, adımı söylerdim. Bazen ‘doktor bey’ diye seslenirler bize; bazen ‘hemşire hanım’ diye. Bazen de hemşire bankosunda oturmama rağmen, ‘hemşire hanım yok mu?’ diye soruyorlar” diyor.
Gündüz’ün Adıyaman’daki yakınları hastanede çalıştığını biliyor ancak hemşirelik yaptığından haberleri yok. “Sakınacak birşey yok, yeri gelmediği için söylemedim” diyor. Peki sosyal hayatta hemşireyim dediğimde tepkiler nasıl oluyor? “Kız arkadaşıma hemşirelik yaptığımı söylediğimde, ‘Ne yani hemşireyle mi çıkıyorum?’ demişti, gülmüştük. Çıktığım bir turda, mesleğimi söylediğimde bayağı alkış aldım. Genel olarak olumlu şeyler yaşıyorum” diyor.

KOCALAR KAŞLARINI ÇATINCA HANIM ARKADAŞLARDAN YARDIM İSTİYORUM

37 yaşındaki Fethi Keserci Bingöl’deki okulundan mezun olduktan sonra üç yıl boyunca İstanbul’da özel hastanelerde hemşire olarak çalıştı. Oradan Sakarya’ya geldi. Acil, ortopedi, plastik, beyin, kalp ve damar cerrahisi kliniklerinde çalıştı. “Erkeklerin hemşirelik yapması bana göre çok büyük yenilik. Anadolu toplumunun değerleri katı. Hastalar ve yakınları kadın hemşire soruyor. Çünkü erkek hemşire duymamış, görmemiş daha evvel. Bilgilendirilmemiş hasta gergin, yakını gergin, bir erkek örneğin göğsünü açıyor EKG’sini çekiyor, iğne yapıyorsa irite olabiliyor. Hastaların haklarını aramak için hastaneler ve Sağlık Bakanlığı’nda organizasyonlar var. Ama biz hemşirelerin yok ne yazık ki” diyor.
9 ve 13 yaşlarında iki erkek çocuk babası olan Keserci, “Koca bir erkek grubu hemşire yapıldı. İnsanlarla, hastalarla muhatabız. Ama bizi kabullenmeleri, alışmaları için daha fazla şey yapılması lazım. Biz kendi çabamızla kendimizi kabullendirmeye çalışıyoruz. Bazen çok zor oluyor. Hastalar, yakınlarından daha kolay kabul ediyor bizi. Ama yakınları sorun çıkarabiliyor. Tedavimize reaksiyon göstereceğini hissediyorsak, kadın meslektaşlarımıza girip, ‘Kocasının kaşları çatık, rica etsem iğneyi sen yapar mısın?’ diyorum. Kendi aramızda anlayış gösteriyoruz. Bence acil, ameliyathaneler gibi hareketli kliniklerde erkek hemşirenin hizmetinden daha iyi verim alınıyor. Ama psikiyatri, göz, kadın hastalıkları ve doğum gibi kliniklerde ise kadın hemşirenin hizmeti daha verimli.

BAŞHEMŞİRE ŞÜKRAN ÖZBAY BİLGİÇ
Erkek hemşire sayısı artacak herkes alışacak


Kadın hastalıkları ve doğum klinikleri dışında tüm birimlerde erkek hemşirelerimiz görev yapıyor. Sayı 35’e çıktı. Daha da artacaktır. Acillerde özellikle kullanıyoruz. Kliniklerde tek başlarına nöbet tutuyorlar. İdari görevlerde de bulunacaklar. Hemşirelik bakımlarının tümünü yapıyor, doktorlarla viziteye çıkıyorlar. Sayıları arttıkça, hastalar da daha fazla alışacak. Erkek hemşirelerle çalışmanın daha avantajlı olduğunu söyleyebilirim. Kadın hemşireleri doğum öncesi nöbetten çıkarıyoruz, doğum sonrası bir yıl ücretsiz izin hakkı kullanıyorlar. Neredeyse iki yıl yoklar. Nöbet yazıldığında ailelerinde sorun çıktığını söylüyor, itiraz ediyorlar. Ama erkek hemşireler nöbetler konusunda sıkıntı yaratmıyorlar. Doktorlar da erkek hemşirelerle çalışmak istiyor.

HASTALAR MEMNUN

Ayşe Özhan (58): Hastanede hemşirenin erkeği, kadını mı aranır? Ama ilk kez burada erkek hemşire gördüm. Benim için sorun değil. Hepsi evladım. Bazen erkek kuvvetine ihtiyaç oluyor gerçekten. Refakatçim beni yürütemedi. Ama erkek hemşire koluma girdi, yürütebildi.
Senem Güllü (85): 20 gündür hastanedeyim. Diz protezi ameliyatı oldum. Bana çok iyi baktılar. Erkek, kız farketmez, hemşire hemşiredir
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!