Müzik piyasasını düşürenlere sinir oluyorum

Şu sıralar "Lodos" isimli sinema filminde rol alıp ilk oyunculuk deneyimini gerçekleştiren Sarp ile röportaj yaptık. Konserlerinin seyrekleştiğini belirten Sarp, müzik piyasasını düşüren ve pazarlama taktikleriyle 50 dakikalık konserlere dinleyici bulanlara "kalleş" diyor.

Bir film projesinde yer aldığınızı duyduk, nasıl oldu bu?

Film projesi için teklif program yaptığım barlardan birinde mola verdiğim sırada geldi. Filmin yapımcısı ve yönetmeni önümü kesti. Tam da o gün ısrarla teklif edilen bir filmi zorla geri çevirmiştim. O psikolojideyken yeni bir film teklifine "hayır" dedim. Sonra senaryoyu bıraktılar bana. Okudum ve kendim arayıp "Ben bu filmde olmak istiyorum" dedim.

Kararınızı değiştiren neydi?

Filmin korkusuz ve farklı anlatımıydı.

Başrolde misiniz?

Öyle diyebiliriz aslında ama filmde başrol yok 7 ana karakter var.

Sizin oynadığınız karakter nasıl?

Bir kere müzisyen. Müzisyen olması nedeniyle filmde anlatılan şeyler, benim hissettiğim bir çok şeye yakın aslında.

Talihsiz bir hayatı mı var?

Öyle klasik bir yaklaşım değil. Talihsiz bir hayat değil. Sadece hissedilen o psikolojik durumlar...

Ne gibi durumlar?

Bazı şeylerden sıkılma, niye müzik yapmak istediği, şu anda neden bundan sıkıldığı ama yine de yapmak istemesi gibi, hayranlarına bakış açısı gibi, onun dışında da bastırdığı eskiden kalma şeyler ama bunlardan daha önemlisi karakter olarak bazı şeyler dışında kendime yakın buldum. Hatta bir ara karakteri kendime benzetmeye çalıştım. Yönetmene "Burası şöyle değil de böyle olsun" falan diye yorumlarda bulundum. Bir televizyon programında izlediğim Russel Crowe’un bir sözünden çok etkilendim "Aslında karakteri ne kadar sevsen de onun sen olmadığını bilmen ve hatalarını kapatmaman gerek" dedi. Sonra karakter hakkında yorum yapmayı bıraktım ben de.

Oyunculuk nasıl gidiyor?

Oyunculuğu öğreniyorum. Sadece öğreniyorum ama herkes sonuçtan çok memnun.

Bugüne kadar hiç oyunculuk deneyiminiz oldu mu?

Hayır, hiçbir yerde oynamadım. Birçok teklif geldi, hepsini geri çevirdik.

Senaryoları beğenmediğiniz için mi geri çevirdiniz?

Evet. Öyle de söylenebilir.

Mesela senaryosunu beğenmediğiniz için reddettiğiniz ve daha sonra tutulan "Keşke yer alsaydım" dediğiniz bir dizi ya da film oldu mu?

Patlayan derken oldu tabii ki ama "Keşke oynasaydım" demedim. Benim geri çevirirken ki yaklaşımım "Bu tutmaz" değildi zaten. "Bu bana göre bir şey değil" dememdi.

Yapamayacağınızı düşündüğünüz oldu mu?

Yapamam meselesi de değil, yapamazdım zaten orası ayrı ama yapmak istemedim. Çünkü ilk albümde yaptığım bazı hatalardan dolayı daha çok para kazansam da mutsuz görünüyordum, bu durumu tekrar yaşamamak için şu anda çok sakin derinden yavaş gitmeye çalışıyorum ve zamanla daha iyi olacağını düşünüyorum.

Filmin adı nedir?

Lodos.

Filmin müziklerinde katkınız var mı?

Evet. "Cennet" ve "Dön ya da pişman ol" diye bir şarkı var ki o şarkı çok güzel olacak. Ben filme  dahil olduğumda bunlar seçilmişti, Demirhan Baylan besteleri biz ekibimizle ve Tolga Tüzünle  beraber  düzenledik

Film dışında neler yapıyorsunuz?

Bar programlarım devam ediyor. Voodoo’dayız her cumartesi. Çarşambaları da Mecaz barda çıkıyorum. Konser olaylarında ise ben insanların yaptığı o fiyatı müthiş şekilde aşağı çekme olayına girmiyorum. Benim bardan aldığım fiyatla insanlar şehir dışına konsere gidiyor. Bu piyasayı düşürmek bana kalleşce geliyor. Birçok yerle görüşüyoruz ama konser olayımız şu sıra az. Öyle sürümden kazanalım da kendimizi gösterelim demiyorum

Ne kadar kalıyorsun sahnede?

Benim keyfime göre bazen 4 saat bazen 3 saat değişiyor. Gidip 50 dakika sahneden inenleri biliyorum hem de hiç sesi çıkmadan. Ben sahnede 4 saat boyunca dünyanın en zor şarkılarını seslendiriyorum.

"50 dakikada sahneden inenler" derken kimi kastettiniz, popçular mı?

Hayır rock’çılar. Ben isim veremem. Erkekli kızlı bir kaç isim var.

Sizi rahatsız ediyor galiba bu rock’çılar...

Aslına bakarsanız şarkı söyleyemeyenlerin afişlerde isimlerinin görünmesini ve müzikten anlamayan insanların bu afişlere aldanmalarına sinir oluyorum. Milletin bu pazarlama taktiklerine kanıp da ortada neler döndüğünü bir türlü anlayamadan herkes seviyor diye bir şeyleri sevmeleri çok tuhaf geliyor bana.