Müzik: Haftanın Albümleri

Güncelleme Tarihi:

Müzik: Haftanın Albümleri
Oluşturulma Tarihi: Kasım 04, 2012 00:00

Haberin Devamı

ŞENAY LAMBAOĞLU
İÇİMDE AŞK VAR
Ada Müzik

Türkiye’deki yozlaşmış ana akım pop piyasasının dışında kalmayı tercih edenlere de sayfamda yer vermeye çalışıyorum elimden geldiğince. Bu bağlamda, size Şenay’ın albümünden bahsetmek istiyorum. Son yıllarda Türkiye’deki caz sahnesinin, albüm yayımlama açısından üretkenliği malum. Bu mutlu edici süreç dâhilinde Şenay’ın albümü de dikkate değer bir çalışma olarak raflardaki yerini aldı. Ezbere konuşmayan, gerçekten içinde olan şeyleri samimi bir dille anlatmayı seçen, hariçten gazel okumayan ve yapmacık olmayan sanatçıların başımızın üstünde yeri var. Şenay gibi... Albüm boyunca onun satırları arasında, hafif loş bir ışıkta, bir kadeh şarap kıvamında bir yolculuğa çıkacaksınız. İki olumsuz notum var: İlki, albümün ‘Nil Karaibrahimgil caz altyapıları üzerine orta tempolu şarkılar söylese nasıl olurdu?’ sorusuna cevap tadı vermesi. İkincisi, altyapılarla vokal melodilerinin zaman zaman birbirinden fazla kopması. Bunlar dışında fena bulmadım albümü. Yolu açık olsun Şenay’ın...

Haberin Devamı

METEHAN BALTA
CELEBRATE
Moda 17/A Records

“Amacım global bir dille insanların beni anlamaları ve müziğimi dinlemelerini sağlamak. İşi ciddiye aldığım için de Amerikalı dil eğitmenleri ve müzisyenlerle birlikte çalıştım” diyor Metehan, Blue Jean’deki röportajında. Ama açıkçası, tüm şarkıları İngilizce olan bu R&B/pop albümünün ‘anadili İngilizce olmayan biri’ tarafından yapıldığı çok belli oluyor maalesef. Bunu niye vurguluyorum? Çünkü her ne kadar aşırı popüler bir tarzda müzik yaparak olsa da, tamamı İngilizce şarkılardan oluşan bir albüm çıkarmak bu ülkede cesaret işi. Bu cesareti ve küresel bakış açısından dolayı kutlarım Metehan’ı ama maalesef vokal numaraları (auto-tune kullanımı vs.) ve İngilizce aksanı konusunda bakışım aynı değil. Sekiz şarkı boyunca yüksek tempo disko poptan, hafif dans baladına kadar pop ve R&B’nin geniş yelpazesinden faydalanan Metehan, işin müzikal kısmında ise fena bir iş çıkarmış sayılmaz. Bedük, Ramadan, Metehan derken bu kulvarda da bir ‘sahne’ oluşuyor bu arada. Hadi bakalım...

Haberin Devamı

NAZAN ÖNCEL
HAYVAN’A REMIX
DMC

Bu sayfada yer verdiğim remiks albümlerin yüzde 95’ini beğenmemişimdir. Türkiye’de remiks denince insanların ne anladığını ve bu ülkede yapılan remiks şarkıların mantığını daha önce defalarca yazdım, tekrarlamak istemiyorum. Gelelim Nazan Öncel’e... Türkçe pop müzik tarihinde kendisinin önemi malum. Ama sözümü de sakınmam; geçen sene yayımladığı ‘Hayvan’ albümü sanırım kariyerinin en kötüsüydü. İçinde bir tek ‘Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma’ şarkısı vardı öne çıkan, gerisi resmen faciaydı. Hani şu her yerde duyduğumuz ‘bakkal’, ucuz pop şarkılarından kaçıyoruz ya, Nazan Öncel bize neden öyle bir şaka yapmıştı, anlamamıştım. Şimdi de ‘Hayvan’ın remikslerinin olduğu albüm piyasada. Önyargıdan nefret ederim ama bu sefer de korka korka dinlemeye başladım remiksleri ve evet! Yine aynı muhabbet... Ver alta ‘dıptıs’ı, al sana remiks albüm. Böyle şeyleri dinleyen, böyle şeylere heyecanlanan kaldı mı yahu? Kapaktaki Madonna ‘çakmalığına’ ise değinmek bile istemiyorum! Geçiniz...

Haberin Devamı

EUROPE
BAG OF BONES
earMUSIC / Edel

Bazı gruplar ne yaparlarsa yapsınlar, bir ya da birkaç şarkılarıyla anılırlar çoğu zaman. İsveçli hard rock efsanesi Europe da o gruplardan. ‘86 tarihli ‘The Final Countdown’ o kadar popüler oldu ki; şarkı grubun önüne geçmekle kalmadı, gruba neredeyse tur bindirdi. Bugün ‘The Final Countdown’ rock tarihinin gelmiş geçmiş en büyük hitlerinden biri konumunda. Şarkının mimarı olan grup ise 1979-1992 arasında aktif olmuş ve o süreç içerisinde beş müthiş albüme imza atmıştır. ‘99’da tadımlık, 2003’te ise kalıcı olarak geri dönmüş, o yıldan beri de ikinci baharını yaşamaktadır. Ben Europe’un özellikle geri dönüş albümü ‘Start from the Dark’ı (2004) çok severim. ‘Bag of Bones’ ise geri dönüşün dördüncü, toplamda ise Europe’un dokuzuncu stüdyo albümü. Her ne kadar iyi besteler, sıkı çalınmış partisyonlar barındırsa da geri dönüşün en kötü albümü bu. Tabii Europe standartlarına göre konuşuyorum. Yoksa babaların müziği her türlü dinlemeye ve birlikte vakit geçirmeye değer.

Haberin Devamı

ÇEŞİTLİ SANATÇILAR
ORHAN GENCEBAY İLE BİR ÖMÜR
Poll Production

Ticari anlamda başarılı, sanatsal anlamda pek sayılmaz

Yerim dar. Hiç derine inmeden, Gencebay şarkılarının yorumlandığı bu ‘saygı’ albümündeki şarkılara tek tek bakış atacağım. Ajda Pekkan’ın ‘Severek Ayrılalım’ının altyapısında durmadan tekrar eden ritim rahatsız edici. Athena’nın ‘Bir Araya Gelemeyiz’i şahane. Mustafa Sandal’ın ‘Kır Gönlünün Zincirini’ yorumu ve Berkay’ın ‘Dünya Dönüyor’u ucuz pop/arabesk remikslerinden farksız. Serdar Ortaç’ın ‘Hor Görme Garibi’ de ha keza... Candan Erçetin’in ‘Beni Böyle Sev’e standart Türkçe pop kafasından farklı bir yorum getirmesini beklerdim. Demet Akalın’ın ‘Farkında Mısın’ı benim için vakit kaybı. Deniz Seki’nin ‘Benim Dünyam’ yorumundaki sound üçüncü sınıf gazinolarda yoktur. Duman’ın ‘Gönül’ü ile Seksendört’ün ‘Dokunma’sı müthiş. ‘Dil Yarası’ zaten efsane bir şarkıdır, Ebru Gündeş de hakkından gelmiş. Emel Sayın’ın ‘Hayat Devam Ediyor’u, Hande Yener’in ‘Kaderimin Oyunu’ yorumu, İzel’in ‘Kabahat Seni Sevende’si ve Kutsi’nin ‘Ben O Zaman Ölürüm’ü vasat, Emre Aydın’ın ‘Bir Teselli Ver’i ile Yıldız Tilbe’nin ‘Aşkımı Sakla’sı ise vasat üstü. maNga’nın ‘Ya Evde Yoksan’ı olumsuz anlamda en çok şaşırdığım şarkı oldu. Mustafa Ceceli’nin ‘Yarabbim’i ile Nilüfer’in ‘Dertler Benim Olsun’u albümün en iyilerinden. Nükhet Duru ‘Gitti de Gitti’yi, Sezen Aksu ‘Akşam Güneşi’ni, Rafet El Roman da ‘Beni Biraz Anlasaydın’ı yükseltmiş resmen. Özcan Deniz’in ‘Vazgeç Gönlüm’e hafiften soktuğu rock sound’u güzel. Sibel Can’ın ‘Bilmesin O Felek’ yorumu olmasa da olurmuş, Şevval Sam’ın ‘Kahrolayım’ yorumu da öyle. Tarkan’dan ‘Hatasız Kul Olmaz’a daha şık bir imza beklerdim. Volkan Konak’ın ‘Gurbet’teki arabesk tadı bozmamasını doğru buldum. Yaşar ‘Yorgun Gözler’e güzel dokunuşlar yapmış. Yıldız Usmanova’nın ‘Neyi Değiştirdik Ki’si albümün en kötüsü olabilir. Zara ‘Dilenci’ye neredeyse hiç dokunmamış. Zerrin Özer ise ‘Sev Dedi Gözlerim’i savurup ortaya sarsıcı bir yorum çıkarmış.
Sonuç itibariyle hâlâ en iyi Orhan Gencebay yorumu; bu albümde olmayan, Metropolis’in yaptığı ‘Hatasız Kul Olmaz’. Gencebay’a saygılarımla...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!