Müzik: haftanın albümleri

Güncelleme Tarihi:

Müzik: haftanın albümleri
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 27, 2011 20:30

Haberin Devamı

LOUNGE
SUNSET LOUNGE 3
ÇEŞİTLİ
ARTİST MÜZİK

Günbatımını içkinizi yudumlayarak selamlamayı hayattan alınan zevkler arasında yukarılara koyanlardansanız, bu resme bir de müziğin eşlik etmesi gerektiğinde hemfikir olmakta zorlanmayız sanırım. Daha önce ikisi yayınlanan ‘Sunset Lounge’ serisinin devamı olan ‘Sunset Lounge 3’ albümü, işte bu resme eşlik etmek için tasarlanmış. 18 şarkının chill-out, lounge ve Latin yorumlarının yer aldığı albümden birkaç parça adı vererek tamamlayalım: ‘Remedios’, ‘Libertango’, ‘Kiss Of Fire’, ‘Lady’, ‘Fly Me To The Moon’, ‘Sway’, ‘Tu Vuo Fa L’Americano’, ‘Stand By Me’, ‘Comment Te Dire Adieu’, ‘Sympathique’, ‘Via Con Me’, ‘Copacabana’, ‘Besame Mucho’... Hem müziği hem de kafanızı dinlemek istiyorsanız iyi bir tercih olacaktır.

Haberin Devamı

ETNİK & WORLD
KOMŞUDAKİ SESİMİZ
THE EMPIROTECHNES
POLYPHONON & ETERNA

The Empirotechnes, ‘kendi kendine müzik öğrenenler’ demekmiş. Bunu albümün içindeki açıklamaları okurken öğrendim. Peki kimmiş bu kendi kendine müzik öğrenenler? Komşumuz Yunanistan’ın Drama kentinde yaşayan ve Türk müziğine merak salıp ud, klarnet, kanun, keman ve darbuka çalmayı öğrenen 6 Yunan müzisyeniymiş. Öğrenmekle kalmamış ve Yunan etnik türkülerini bizim sazlarımızla yorumlayarak ortaya hem kendileri hem de bizim açımızdan yeni bir müzik çıkarmışlar. Ben bu müziği dinledim. Ege’ye ve Ege’li olmaya takık olduğum için, parçası olarak hissettiğim iki kültürün bu beklenmedik buluşması bana çok cazip geldi. Bu arada kendi kendine öğrenenlerin de öğrendiklerinin hakkını verdiklerini ve sıkı icracılar olduklarını belirtmek isterim. ‘Duydum ki Unutmuşsun’u bir de Yunan kafasından dinleyin derim, bakalım nasıl bulacaksınız.

HEAVY METAL
PEACE SELLS... BUT WHO’S BUYING?
MEGADETH
EMI

Feci şekilde yaşlanıyoruz, ağlayanımız yok! Demek “Peace Sells...”in yayınlanmasının üzerinden 25 yıl geçmiş ha, çok fena çok! Bu ‘bilmem kaçıncı sene-i devriyesi’ albümleri sahiden suratınıza tutulan ayna gibi bir şey, çok çemkirdim, özür diliyorum. 2 cd, dijital paket ve delüks 5 cd + 3 LP biçiminde üç ayrı versiyonda satışa sunulan bu anma albümü, heavy metal’in kilometre taşlarındandır, izahata gerek yok. Bütün versiyonlara grubun 1987 yılındaki ilk dünya turu konserleri ve Dave Mustaine ve Metallica’dan Lars Ulrich’in yazdıkları notlar da dahil edilmiş. Deluxe kutuda ise daha önce yayımlanmayan ve az bulunur olan miksler, yüksek çöznürlükte ses kalitesi, 20 sayfalık kitapçık, grubun fotoğrafları ve vintage ürünler bulunmakta. Hadi gari saldırın, ne durursunuz!

Haberin Devamı

DISCO
ORIGINAL ALBUM CLASSICS
BONEY M
SONY MUSIC

Sadece dans müziğinin değil, her türden müziğin altın çağını yaşadığı ‘70’lerin popüler disco gruplarından biriydi Boney M. arkasında ‘Daddy Cool’, ‘Sunny’, ‘Ma Baker’, ‘Belfast’, ‘Rasputin’, ‘Rivers Of Babylon’ gibi unutulmaz disco klasikleri bıraktı. “Original Album Classics” grubun beş albümünden oluşan bir box set. Bunlar “Take The Heat Of Me”, “Love For Sale”, “Nightflight To Venus”, “Oceans Of Fantasy” ve “Boonoooooos” albümleri. Zamanında light işler olarak görünseler de, eğer iyi yapılmışlarsa müziğin değeri azalmıyor. Üç kadın ve bir bas bariton erkekten oluşan enteresan ses yapısıyla kendine özgü bir tını yakalamayı başaran Boney M de işini iyi yapan gruplardandı. Hâlâ zevkle dinlendiklerini düşünüyorum.

Haberin Devamı

ETNİK POP
KAYDE
VOLKAN ARSLAN
KALAN MÜZİK

Karadeniz’li yorumcu ve tulum sanatçısı Volkan Arslan, 14 parçadan oluşan albümü “Kayde”de, yörenin klasikleşen eserlerinin yanında, kendi bestelerini de yorumlamış. Arslan’ın Şevval Sam ile birlikte seslendirdiği hüzünlü ‘Karlı Dağlara’ adlı türkü ile açılıyor albüm. Devamında gelen ‘Dinle Dere Sesini’ ile, Karadeniz’in sisli atmosferinin içine yavaş yavaş çekilmeye başlıyorsunuz. Etnik ve konvansiyonel enstrümanların dengeli biçimde kullanıldığı çalışma, Karadeniz müziğinin popüler uyarlamalarından hoşlananların zevkle dinleyeceği bir çizgide, ‘Ayşem’, ‘Peştamali’, ‘Hayde’, ‘Yoroz’, ‘Vay Beni’ gibi türkülerle devam ediyor.

Haberin Devamı

ALTERNATİF ROCK
IF NOT NOW, WHEN?
INCUBUS
SONY MUSIC

Dün dünde kaldı

Incubus’un müzik yolculuğunu ilgi, anlayış ve muhabbetle takip ediyorum. Müzikteki yolculuklarını hayatlarıyla, en yalın haliyle büyümeleri ve değişmeleriyle paralel götüren gruplara hep muhabbet besledim zaten. Tersine dinleyicileriyle tanıştıkları yerde sayan, aynı şarkıyı defalarca besteleyen gruplara ise, her ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar zamanla ilgimi kaybettim. Dinleyici genelinde ise tam tersidir durum. Dinleyici, olaya muhafazakar bir yerden bakar ve sevdiği grubu ilk sevdiği yerde görmeyi arzular. Bir tür aşık kafasıdır bu ve bütün aşıklar gibi gerçeklerden kopuktur.
Incubus, son albümüne sanki bu meseleye kafa yormuş gibi bir başlık uygun görmüş: ‘Şimdi değilse, ne zaman?’ Bu albümün gelişi, grubun müzikal yolculuğu gerçekçi bir değerlendirmeyle analiz edilirse, zaten dünden belliydi. Hatta yeni ve farklı olan ilk albümlerinden belliydi; daha o zamanlar bile pek çok rock grubu gibi köşeli değildiler, sert sound etseler de sallanan yuvarlanan tarafları, aynı yerde kalmayacak ve yosun tutmayacaklarının karinesiydi. Öyle de oldu.
“If Not Now, When?”, onları sadece ilk halleriyle sevenlerin ne kadar dinlerlerse dinlesinler, içinde hoşlarına giden bir şey bulamayacakları bir albüm. Solist Brandon Boyd, albüm için ‘Bu bizim dünyaya gönderdiğimiz en yüzsüz, romantik ve ayyaş aşk mektubudur diyor ve devam ediyor, ‘Bugüne kadar Incubus’un yaptığı en karanlık, yavaş, zengin, rafine ve karmaşık albüm.’ Şimdi bu cümlelerin çevirisini yapalım: Kardeşler biz yaşlandık, artık etrafımızda olup bitenlere başka gözlerle bakıyoruz.
Elbette bir de şu mesele var. Değişmemek iyi değildir ama tek başına değişim de bir şey ifade etmez. Bu sadece sanatçının kendine karşı saygısının baki olduğuna işaret eder ve kuşkusuz olumludur. Ama bir de önümüze konan yemek güzel mi ona bakmamız lazım. Buradaki kriter de basit: İlk defa dinlediğinizi farz edin onları, ben öyle yaptım ve güzel şarkılar keşfettim arka arkaya. Albümün sonuna geldiğimde tekrar dinlemeye karar verdim ve bu da iyiye işaretti.
Sert gitarlar, öfke ya da köşeli bir müzik arayanların, bu albümde kendilerine göre bir şey bulamayacaklarını belirtmiştim, “If Not Now, When?”, onlara niçin müzikten çok müziğin biçimiyle ilgili oldukları hakkında bir soru sordurursa görevini yapmış sayılır bence.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!