Müzik: Haftanın albümleri

Güncelleme Tarihi:

Müzik: Haftanın albümleri
Oluşturulma Tarihi: Haziran 04, 2011 19:53

Haberin Devamı

BON MOD
IDOLIZE YOURSELF
TOPKAPI MÜZİK

Türkiye’de dans müziğin etkisi “yok sayılabilecek” sınırı çoktan aştı. Çok satan pop yıldızlarının prodüksiyonlarında bile güncel ritmlerin kullanılması bile kanıt olabilir buna. Bir de, en ünlüsü Bedük olan, alternatif kültürde yetişen sesler var. İstanbullu grup Bon Mod bunların en yenisi. Gerçi yeni dediğimize bakmayın, kulağını yeraltından gelen seslere açık tutanlar, internet üzerinden yayınlanan kayıtlarına zaten aşinaydı. İlk albümleri “Idolize Yourself” o kayıtlardan bilinen bazı şarkıların daha parlatıldığı bir kayıt. Kerim Doruk Öztürkcan’ın 1980’lerden yadigar seslerle ördüğü altyapı üzerine Aslı Köse’nin yırtık vokalleri Bon Mod’un müziğinin basit şekilde formüle edilmiş hali. Bu yapı, Crystal Castles ve The Ting Tings’i akla getiriyor ilk bakışta ama Bon Mod akılda kalıcı melodileriyle kendine has bir damar da yakalıyor. Yaz partilerinde çalınması, dinleyeni de ismiyle müsemma şekilde iyi ruh hallerine sokmaması için hiçbir sebep yok.

Haberin Devamı

NITRO
WE ARE NITRO
www.nitrotr.com

“İnsanlık onuru depresif müziği yenecek!” sloganıyla yola çıkan gruptan korkacaksın arkadaş. Grubun, kendi internet sitesi üzerinden ücretsiz paylaşımla dinleyicilere sunduğu bu ilk albümünden keyif almanın yolu; öncelikle punk, speed metal ve hardcore’a yatkın kulaklara sahip olabilmekten geçiyor. Nitro elemanlarının amacı; sevdikleri grupların müziklerine göndermelerle süsledikleri, kendi zevklerine hitap eden şarkılar yapmak. Dolayısıyla “We Are Nitro”da The Exploited, Discharge, Slayer ve hatta AC/DC tatları almanız bir hayli olası. Bazı riflerin, bu grupların şarkılarından fırlamış olabileceğini düşüneceksiniz. Ama zaten grubun da bu durumu saklayan bir tutumu olmadığı için, işin eğlencesine bakalım biz. Albümdeki favorilerim ‘Freedom’, ‘Carry On’, ‘Köyün Delisi’ ve ‘Ben De Seni’. Yıllar önce Antisilence ile yeraltından sağlam sesler çıkaran vokalist Erdem Çapar, ‘Ben De Seni’nin sözleri için “Genel yazıldı sözler. İstediğinize ithaf edebilirsiniz, bana bırakırsanız en az bir milyon kişiye ithaf ederim, ki çok vaktimi alır” diyor. Albümün en dikkat çekici özelliği ise sound kalitesi ve Emre Manav’ın uçuşa geçen rifleri. Tebrikler arkadaşlar...

Haberin Devamı

SIXX: A.M.
THIS IS GONNA HURT
Eleven Seven Music

Mötley Crüe basçısı Nikki Sixx’in yan projesi Sixx: A.M., ilk albümü “The Heroin Diaries” ile huzursuz kalplere dokunmayı başarmıştı. İkinci adım herkes için merak konusuydu, kaygısızca yapılmış ilk albümün başarısı sürekli olabilecek miydi? Cevabı hemen verelim, ilki kadar olmasa da başarılı bir albümle karşı karşıyayız. “The Heroin Diaries”in kazandığı umulmadık başarı belli ki grubun üzerinde baskı yaratmış. Belki de bu haklı kaygıdan dolayı Sixx: A.M. az sayıda şarkıda yarattığı özgün soundun dışına çıkarak Incubus, Nickelback ve Muse gibi grupların sound’larına öykünmüş. Favorim ‘Live Forever’, hit potansiyeli yüksek ‘Deadlihood’, zaten hit ‘Lies of the Beautiful People’, kolayca dillere yerleşecek ‘Help is on the Way’ ve ‘Goodbye My Friend’. Dışarıdan ışıltılı ve gıpta edilesi görünen hayatının karanlıkta kalmış sancılı kısmını paylaşmaktan çekinmeyen Nikki Sixx, acısını şarkılara döküp paylaştıkça kazanan biz müzikseverler oluyoruz. Sixx: A.M. doğru yolda, bizler de hemen arkasında, takipteyiz.

Haberin Devamı

JOURNEY
ECLIPSE
Frontiers Records

Journey, vokalisti Steve Perry gruptan ayrıldıktan sonra onsuz da devam edebileceğini ıspat etmeye çabalıyor her albümde. Grubun youtube’da izleyip olur verdiği yeni vokalisti Arnel Pineda gruba katıldığı “Generations” albümünde Steve Perry’nin taklidi olmaktan öteye gidememişti. Yeni albüm “Eclipse” ise Pineda’nın kendisi olduğu albüm olarak göze çarpıyor. Bu özgün tavrın gruba getirisi ne olur bilinmez ama şarkı kalitesinin önceki üç albümden daha güçlü olduğu aşikar. Albümdeki tavrını radyo dostu, orta tempo şarkılardan yana koyan grup, uzun süredir hasret kaldığı yüksek satış grafiğine de bu sayede kavuşabilir. Bana sorarsanız ‘Resonate’ albümün en iyi şarkısı. Çıkış şarkısı ‘City Of Hope’ dışında ‘Edge of the Moment’ ve ‘Human Feel’ de ilk dinleyişte dikkat çekiyor. Şahsi fikrim hala 1996 tarihli, Steve Perry’li “Trial by Fire” albümünü aşamadıkları yönünde. Bunun da son derece hastalıklı bir düşünce olduğunu peşinen kabul ediyorum.

Haberin Devamı

PANIC! AT THE DISCO
VICES & VIRTUES
Fueled by Ramen Records

Panic! hiç şüphesiz ki 2000’li yılların en parlak çıkışlarından birini yapan gruplardandı. Nedense kendi frenlerine hafif erken bastılar ve o çarpıcı günlerini arattılar takip eden zamanda, şimdiyse yepyeni albümleriyle suyun yüzeyine geri dönme zamanı! ‘70’ler pop/rock’ından bir hayli tını var bu albümde, o yüzden bu aralar keyifli ve pozitif bir şeyler dinlemek isteyen herkes bu albümü mutlaka edinmeli. Tim Burton filmlerinden fırlamış yaylılar, romantik şarkılar ve iki kilit elemanını kaybeden bir grubun var olma çabalarını mütevazı bir başarıya dönüştürmelerinin haklı zaferinin ispatı bu albümde saklı. Özellikle de ‘The Ballad of Mona Lisa’ ve ‘Sarah Smiles’ kulak kabartılmayı hak eden şarkılardan!

Haberin Devamı

DEF LEPPARD
MIRROR BALL
Frontiers Records

Def Leppard gibi kökleri ‘70’li yılların sonlarına dayanan, albümleri milyonlar satmış, sahne enerjisi yüksek bir grubun ilk konser albümünü kuruluşundan 34 yıl sonra yayınlaması çok enteresan. “Mirror Ball” grubun 2008 tarihli son albümü “Songs from the Sparkle Lounge”ın turnesinde çeşitli yerlerde kaydedilen 21 şarkıdan ve 3 yeni stüdyo kaydından oluşuyor. Grubun konser performansı üst düzeyde. Setlistte efsane albüm “Hysteria”da yeralan parçaların üstünlüğü dikkat çekiyor. Tam 6 şarkı var bu albümden. Onu takip eden albüm ise 4 şarkıyla “Pyromania”. Bana göre tek handikap ise grubun NWOBHM tarzındaki başyapıtı ‘Wasted’ın eksikliği. ‘Wasted’ın bulunduğu “On Through the Night” albümü dışında “Slang”, “Euphoria” ve “X” albümlerinden de hiç şarkı yok. Gelelim 3 yeni şarkıya: Albümün ilk single’ı olan ‘Undefeated’ grubun “Adrenalize” dönemini andıran parlak bir sound’a ve akılda kalıcı bir nakarata sahip. “Kings of the World”ün girişi Queen ‘Bohemian Rhapsody’den yoğun tatlar taşıyan slow bir parça. Konserlerin değişmezi olma ve bir ağızdan söylenme ihtimali yüksek. ‘It’s All About Believing’, üç yeninin en hızlısı, aynı zamanda en vasatı. Ama “Hysteria” albümünde yer alıp single olarak yayınlansaydı eminim ki listelerde zirvede dolaşırdı. Grubun hit yaratma yeteneğinin geçen yıllar içinde hiç körelmemesi dikkat çekici. İnsan bayağı kötü “Slang” ve “Euphoria” albümlerini yayınladıkları yıllarda nasıl bir ruh hali içinde bulunduklarını düşünmeden edemiyor. “Mirror Ball” dünyanın en iyi konser gruplarından birinin nefes kesici performansına ilk kulaktan tanık olmak açısından önemli. Keşke bonus DVD de aynı derecede doyurucu olabilseydi...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!