Müzik

THE PRETTY RECKLESS
GOING TO HELL
Razor & Tie / EMI

‘Gossip Girl’ dizisindeki rolüyle dünya çapında popülarite yakalayan Taylor Momsen’in rock sevdası, son yılların en iyi rock gruplarından birini kazandırdı bize resmen. The Pretty Reckless’ın 2010 tarihli ilk albümü ‘Light Me Up’ da iyiydi ama bu sefer hem Taylor hem de grubu kendilerini aşmışlar. Taylor’ın yakın arkadaşı olan porno yıldızı Jenna Haze’in ‘sesiyle’ açılıyor albüm. Ve direkt açılıştan veriyor coşkuyu... Özellikle klipli şarkılar ‘Going to Hell’ ve ‘Heaven Knows’un yanı sıra ‘Follow Me Down’, ‘Dear Sister’ ve ‘Absolution’da uçuşa geçiyor albüm. Taylor, sesini artık daha iyi kullanıyor ve bu albümde özellikle gitarlar başrolü üstleniyor. Şarkı sözlerinde ‘rahatsız olunan gerçekler’ klasmanında ilerleyen ve bolca metaforu bir arada kullanan Taylor, oyunculuğu geride bıraktığını ve artık sadece müziğe kafa yorduğunu bu albümle kanıtlamış oluyor. Yırtıcı vokallere sahip kadın rock gruplarını sevenler kaçırmasınlar!

KARMIN
PULSES
Epic

2010 Massachusetts çıkışlı Amerikan ikili, son birkaç yıldır en çok dinlediğim pop parçalarından bazılarına imza atmıştı. Hep single ya da EP yayımladılar ama sıra şimdi ilk albümlerinde. ‘Pulses’ta bulunan 13 şarkı, günümüzün pop trend’lerine tamamen sırtını dönmeden, gayet eğlenceli ve eşlik edilesi şarkılar içeriyor. Amy Heidemann ve Nick Noonan ikilisi, yanlarına Amerikan müzik camiasının önemli pop prodüktörleri ve şarkı yazarlarını alarak hazırladıkları albümde ‘Acapella’, ‘I Want It All’ ve ‘Pulses’ gibi, müzik kanalları ile pop radyolarının çalmaya bayılacakları hitlere imza atmışlar. Grup, YouTube’a yükledikleri videolarda Amy’nin hız sınırlarını zorlayan rap vokalleri sayesinde tanınmaya başlamıştı ama bu albümde Amy beklenildiği kadar rap yapmıyor. Gerçi bu da albümün çok boyutlu olmasını sağlamış, mesela ‘Neon Love’ gibi şık bir balad veya ‘Gasoline’ gibi reggae etkileşimli bir şarkı var. Karmin iyi başladı...

PALOMA FAITH
A PERFECT CONTRADICTION
Sony Music / RCA

Paloma’yı tanıyorsunuz değil mi? Hani şu hem oyuncu hem müzisyen olan İngiliz ablamız... Retro tarzıyla dikkat çekiyor falan hani... Heh, işte onun üçüncü albümü çıktı şimdi. Dinlemediyseniz biraz anlatayım... İçinde bolca ‘60’lar ve ‘70’ler disko sound’u ile ‘80’ler popunun izlerine rastlanıyor bu albümün. Paloma yeri geliyor Amy Winehouse oluyor, yeri geliyor Moulin Rouge’da bir kabare dansçısı kılığına bürünüyor. Özgünlük açısından sıkıntılı bir durum tabii ama ‘A Perfect Contradiction’ yine de içeriğindeki 11 şarkıyla sizi sıkmadan, güzel bir nostalji pop turuna çıkarıyor. Tuşlu çalgıların, orkestrasyonların ve kabare ile opera arasında gidip gelen atmosferin içinde kendince dans edip şarkılarını söyleyen çılgın bir figür beliriyor aklınızda albümü dinlerken. Hikâyelerini tiyatral bir dille anlatmayı seven Paloma’yı, bu albümle kariyerinin en parlak günleri bekliyor...