İhsan Yılmaz
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2006 00:00
Bourne’un Mirası
Eric Van Lustbader
Çev. Pınar Öcal
Altın Kitaplar
Yazarının ölümüne rağmen hayatta kalmak için mücadele eden bir roman kahramanıyla karşı karşıyayız arkadaşlar. Ama onu tanıdığınızda bunun çok normal bir durum olduğunu kabul edeceksiniz. Ünlü gerilim ve casus romanları yazarı Robert Ludlum’un kahramanı Jason Bourne’u Matt Damon’ın cuk oturan tiplemesiyle sinemada da izlemiştik. Geçmişi Olmayan Adam ve Medusa Darbesi’nde. Eski CIA tetikçisi Bourne hafızasını kaybetmiş, etrafı öldüğüne inandırmış ama düşmanları onu ne yapıp edip bulmuştu. Daha kötüsü oldu, yaratıcısı öldü ama o yine beladan kurtulamıyor. Evet, Ludlum 2001 yılında hayata veda etti ama hayranları Bourne’u unutamadı. Ya da yayıncısı böylesine tutan bir tipi yazarıyla birlikte neden toprağa gömelim diye düşünmüş olacak ki, Ludlum Vakfı da çareyi ünlü yazarın dostu ve hayranı Eric Van Lustbader’a yeni bir macera yazdırdı. Kitap tıpkı filmlerde olduğu gibi hareketli bir suikast sahnesiyle açılıyor. Grozni’de bir Çeçen lider suikast sonucu öldürülüyor. Tetikçinin adı Khan. Bu başarılı operasyondan sonra aldığı yeni iş Georgetown Üniversitesi’ndeki dilbilim profesörü David Webb’in öldürülmesi. Önceki maceraları okuyanlar ya da filmleri izleyenlerin hatırlayacağı gibi David Webb de Jason Bourne’dan başkası değildir. Ve çok bilinmeyenli macera böylece start alır. Jason Bourne hayranlarının ve türün meraklılarının yaz tatili kitabı belli oldu. Merak etmeyin Lustbader bütün Ludlum taktiklerini harfi harfine işlemiş bu romana. Yabancılık çekmeyeceksiniz.
Havaya Savrulan Trilyonlar
Bülent Çöltekin
IQ Kültür Sanat Yayıncılık
Gazeteci Bülent Çöltekin, fıkra gibi ama hepsi de ’bir Türkiye gerçeği klasiği’ olan yolsuzluk hikayelerini derlemiş Havaya Savrulan Trilyonlar’da. Bu kadar da olmaz ki dedirten bu fıkraların toplam bedeli de tam 130 milyar dolar ve kuruşuna kadar bizim cebimizden çıkmış. Bir tek lisanslı yüzücüsü bile bulunmayan ile tam 6 olimpik yüzme havuzu yapılmasından, yatılı bölge okulu inşa edip yatakhane yapılmamasına, 400 kişilik köye 300 kişilik okul yapılmasına kadar kara mizah örneği olaylar. Bir belediye düşünün, o kadar büyük bina yaptırmış ki, bütçesi ısınma masraflarına bile yetmediği için bina kullanılmıyor. 35 milyon dolar harcanan Antalya Gazipaşa Havaalanı önünde bulunan dağ inşaat sırasında hesaplanmadığı için hiç kullanılamaz durumda. Örnekler saymakla bitmiyor ama yenileri de her gün karşımıza çıkıyor.