OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 17, 2005 00:00
Sekiz aylıkken susuzluktan baygın bir halde birahaneye bırakıldı. Yıllar sonra babası, biyolojik babasını medyanın aracılığıyla buldu, onayını aldı, resmen evlat edindi.Özgür Şimşek, 21 Ekim 1994 günü Mehmet ve Şefika Şimşek çiftinin üçüncü çocuğu olarak Manisa Soma’da doğdu. Teyze çocukları olan Mehmet ve Şefika Şimşek, Özgür’ün doğumundan kısa bir süre sonra şiddetli geçimsizlik nedeniyle ayrıldılar. Özgür, 1995 yılının haziran ayında bir cuma günü, yaklaşık sekiz aylıkken annesi Şefika’nın kucağında İzmir Aliağa’ya geldi. Anne, susuzluktan baygın düşen bebekle sokaklarda bir süre dolaştıktan sonra gözüne İstiklal Caddesi 116 numaradaki Çağlayan Birahanesi’ni kestirdi ve içeri girdi. Birahaneyi uzun yıllardır işleten Hüseyin Coşkun (58), o sırada iş yerinde değildi. Alışveriş yapmak için pazara gittiğinden çocukları göz kulak oluyordu birahaneye. İçeri giren kadın, karşısına çıkan ilk kişiye, az ileride kısa sürecek bir işi olduğunu, hemen döneceğini söyleyip, kucağındaki bebeği verdi ve aceleyle çıktı, gitti. Gidiş o gidiş... Aradan saatler geçti ama kadın geri dönmedi. O esnada Hüseyin Bey de birahaneye gelmişti. Çocuklar olan biteni anlatıp, kundağa sarılı bebeği gösterdiler babalarına. Bebek neredeyse ölü denecek kadar hareketsizdi. Belki susamıştır deyip, su verdiler. Gerçekten de susamıştı. Aile fertleri bugün bile, bebeğin su dolu bardağa nasıl sarıldığını hatırlıyor. Hüseyin Coşkun, büyük kızı Mesude’nin de ısrarlarıyla bebeği eve götürmeye karar verdi. Altı çocuk büyüten karısı Fatma Coşkun (56), bebekle herkesten daha iyi ilgilenirdi.Fatma Hanım, kocasını kapıda, kucağında bir bebekle görünce şaşırdı ama bir an bile tereddüt etmedi. Özgür’ü hemen sahiplenmişti. En büyük çocuğu Mesut, o vakitler 21 yaşındaydı. Onun ardından Mesude, Elif, Mansur ve
ikizler Zeynel ile Zeynep geliyordu. Åžimdi 7’nci bir çocukları daha vardı. BebeÄŸi kundağından çıkardıklarında hepsi ÅŸaÅŸkına döndü. O kadar zayıf, o kadar çelimsizdi ki, dokunmaya korktular. Kaburgaları tek tek sayılıyordu. Fatma Hanım, bebeÄŸin kollarını kat kat gazlı beze sarıp, güçlendirmeye çalıştı ki, kucaklarına aldıklarında kırılmasın. Hüseyin Bey, bebeÄŸin asıl ailesini aramayı sürdürüyordu bu esnada. GERÇEK ANNESÄ° 1 YIL SONRA GERÄ° GELDİÖzgür’ün daha baÅŸka saÄŸlık sorunları da olduÄŸu ertesi gün ortaya çıktı. Uykusunda mosmor kesilen bebeÄŸi, aldıkları gibi Ä°zmir Behçet Uz Çocuk Hastanesi’ne götürdüler. Doktorlar ‘Kalbi delik’ dedi. ‘Yedi yaşına kadar çok iyi bakar, ilaçlarını aksatmaz, bünyesini güçlendirirseniz ameliyata gerek kalmaz’. Sonraki birkaç yıl hastane koridorlarında geçti ama baÅŸardılar. Özgür, gürbüz ve saÄŸlıklı bir çocuk oldu, ameliyata gerçekten de gerek kalmadı. Bir yıl sonra CoÅŸkun ailesinin kapısı yine çaldı. Gelen Åžefika Hanım’dı, oÄŸlunu geri almak istiyordu. Ä°lçede sora sora ailenin izini bulmuÅŸtu. Fatma CoÅŸkun içkili olduÄŸunu hissettiÄŸi Åžefika Hanım’a Özgür’ü vermek istemedi. Aralarında yaÅŸanan kısa bir tartışmadan sonra Åžefika Hanım yine geleceÄŸini söyleyerek ayrıldı ama bir daha hiç dönmedi. Hayatını CoÅŸkun ailesinin bir ferdi olarak sürdüren Özgür, hep çok sakindi. Hiç aÄŸlamaz, huysuzluk yapmazdı. Arada bir doÄŸumuyla ilgili sorular sorduÄŸunda, hastanede doÄŸdun diyorlardı. Ailede ona herkesten çok düşkün olan büyük abla Mesude, doÄŸumuyla ilgili kurmaca hikayeler anlatıyordu üzülmesin diye. DoÄŸum günü kutlamaları da yapılıyordu. Özgür yedi yaşına bastığında, karşılarına yeni bir sorun çıktı. Artık ilkokula baÅŸlaması gerekiyordu. Okula yazdırmak için çocuÄŸun nüfus cüzdanı lazımdı, nüfus cüzdanını çıkarmak için de gerçek ailesine ulaÅŸmak gerekiyordu. Hüseyin Bey, gerçek aileye bir ulaÅŸsa, çocuÄŸu evlat da edinecekti. Sosyal Hizmetler Ä°l Müdürlüğü, gerçek ailenin onayını ÅŸart koÅŸmuÅŸtu. AliaÄŸa Fatih Ä°lköğretim Okulu zaman kaybetmesin diye, nüfus cüzdanı edinene kadar Özgür’ü okutmayı kabul etti. Özgür 1. sınıfa baÅŸladı, baba Hüseyin CoÅŸkun da gazetecilerle konuÅŸmaya. Gerçek babayı bulmanın en iyi yolunun bu olduÄŸuna karar vermiÅŸti. Hikayesini gazetecilere anlatacaktı, gazeteyi okuyan baba da ortaya çıkacaktı. Önce yerel gazeteler, ardından ulusal gazeteler, sonra da televizyonlar geldi. Bu arada evlatlık iÅŸlemleri yapılabilsin diye dava açtı. Sosyal Hizmetler yetkilileri, AliaÄŸa’ya gelip aileyi, çocuÄŸa iyi bakıp bakmadıklarını araÅŸtırdı. Hüseyin CoÅŸkun’a, ‘Zaten altı çocuÄŸunuz var, bakamayacaksanız Özgür’ü alabiliriz’ dediler. Aileden kimse Özgür’ü vermek istemedi. Bu arada Aydın’dan çocuksuz bir aile de Özgür’e talip oldu. NEDENÄ°NÄ° BÄ°LMEDEN TELEVÄ°ZYONA ÇIKTIÖzgür, kendisinin ve babasının fotoÄŸraflarını çeken gazetecilere bir anlam veremiyordu. Aile, çocuÄŸu oyalamak için bir hikaye uydurdu: ‘Bu yaşına geldin, hálá nüfus cüzdanını çıkartamadık, o yüzden ilgileniyorlar...’ Böylece Özgür, babasının elini tutup, ta Ä°stanbul’a kadar gitti. TGRT’de Yasemin Bozkurt’un programına katıldılar. Hüseyin Bey, çocuÄŸun durumdan tamamen habersiz olduÄŸunu, yanında konuÅŸamayacağını söyledi. Bu yüzden Özgür’ü stüdyoya çok kısa bir süre alıp, havadan sudan konuÅŸtular, sonra çocuÄŸu ‘sen biraz uyu’ diyerek baÅŸka bir odaya gönderdiler. O yokken, Hüseyin Bey Özgür’ün gerçek babasını aradığını kamera karşısında anlattı. Bu medyaya baÅŸvurma yöntemi iÅŸe yaramıştı. Mehmet ÅžimÅŸek bir süre sonra ortaya çıtı. Aradan geçen zaman zarfında iki gözünü de kaybetmiÅŸti. Hüseyin Bey’in kendisini aradığını akrabalarından öğrenmiÅŸ ve AliaÄŸa’ya gitmeye karar vermiÅŸti. Ä°ki baba, Hüseyin Bey’in birahanesinde karşılıklı oturup, konuÅŸtular. Mehmet ÅžimÅŸek, çocuÄŸun iyi bakıldığına ikna oldu. Zaten istese de Özgür’ü geri alamazdı, kördü, bekardı, ona bakamayacağını düşünüyordu. Büyük kızı Özge’yi Soma’da evlatlık vermiÅŸ, onun küçüğü Özlem’i de halasının kızına bırakmıştı. Özgür’ün nüfus cüzdanını Hüseyin Bey’e teslim edip, ayrıldı. Sonunda nüfus cüzdanına kavuÅŸan Özgür, ilkokula resmen kaydoldu. Geçen ramazanda Mehmet Bey, AliaÄŸa’ya bir daha gitti ve evlatlık iÅŸlemleri de tamamlandı. Ãœstelik bu kez Özgür’le karşılaÅŸtılar da. Özgür karşısındaki adamın gerçek babası olduÄŸunu hiç bilmedi, Mehmet Bey de kör olduÄŸundan oÄŸlunun sadece sesini duyabildi. Ancak çocuÄŸun gazetede resmini gören akrabaları kendisine benzediÄŸini söylediler. 15 Mart’ta Özgür, CoÅŸkun soyadını taşıdığı yeni nüfus cüzdanına kavuÅŸtu. O artık resmen Hüseyin-Fatma CoÅŸkun çiftinin yedinci çocuÄŸu.Â
button