"Mommo" Berlinale'nin Genç Kuşak bölümünde

Güncelleme Tarihi:

Mommo Berlinalenin Genç Kuşak bölümünde
Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2009 17:18

Yönetmen Atalay Taşdiken'in iki öksüz kardeşin öyküsünden yola çıkarak beyazperdeye aktardığı Mommo adlı film, 5 ile 15 Şubat tarihleri arasında yapılacak olan Berlin Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen Generation / Genç Kuşak Yarışması’nın K Plus Bölümü’ne seçilen ilk Türk filmi oldu.

Haberin Devamı

Berlin Film Festivalinin en zor bölümü sayılan bu kategori: Çok küçük yaştaki çocukların “da” izleyebileceği filmlerden oluşuyor. Bu kategoride geçen yıl birinci olan film, dünyada büyük ses getiren Hana Makhmalbaf ’ın yönettiği “Utanç” filmi idi.

Taşdiken, filmi “Sevgi ve korumaya dayanan gerçek kardeşliğin manifestosu” olarak nitelendiriyor. Başrollerini 7 yaşındaki Elif ve 9 yaşındaki Mehmet Bülbül’ün paylaştığı Mommo, iki kardeşin birbirine tutunarak ayakta kalma hikâyelerini anlatıyor. Filmin başrol oyuncusu Elif ve Mehmet, kamerayla ilk buluşmalarında gösterdikleri performansla herkesi büyülüyor. Konya’nın Çavuş Köyü’nde yaşayan Elif ve Mehmet Bülbül, filmde gösterdikleri performansla Berlin Film Festivali’ni özel davetli olarak izleyecek.

Haberin Devamı

Başrollerinde Mete Dönmezer, Mehmet Usta ve Mustafa Uzunyılmaz’ın yer aldığı Mommo, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Konya’nın Hüyük ilçesinin Çavuş Köyü’nde çekildi. Mommo, filmin seneryosunu yazıp yöneten Atalay Taşdiken’in de ilk filmi...

Dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yapacak olan Mommo’yu bir sosyal sorumluluk projesi olarak tasarlayan Taşdiken, filmde anlattığı gerçek hikâyenin önemli bir kısmına da bire bir tanıklık etmiş.

Mommo Berlinalenin Genç Kuşak bölümünde
Atalay Taşdiken


Taşdiken, filmiyle ilgili şunları söylüyor; “Bir çocuğun evinden, yurdundan, kardeşinden zorla koparılmasının iki kardeşte yaratacağı travmanın, yalnızca onların değil, tüm toplumun sorunu olduğunu düşünüyorum. Dünyanın farklı coğrafyalarında ya da farklı gerekçelerle (fuhuş, gayrimeşru organ nakli, çocuk işçi vs.) benzer dramların yaşanıyor olması da, bence bu öykünün evrensel yanını oluşturuyor. Geleceğimizi emanet edeceğimiz –bunu hep övünerek söylediğimiz- çocuklara, insanlık olarak bakışımızı sorgulamak istedim. Bu filmin, beraberinde getireceği tartışmalarla ‘geleceğimizin’ sorgulanması umudundayım.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!