Moda markası değil fikir kulübü işletiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Moda markası değil fikir kulübü işletiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2011 00:00

Fatoş Ahunbay enteresan kadındır. Her röportajdan sonra kendimi eğitimden geçmiş gibi hissettiğim nadir insanlardandır. Ayar çeker resmen. Gerektiğinde hizaya sokar, gerektiğinde yoldan çıkarır. Üniversite yıllarında âşık olduğu kocası Sancar Ahunbay’la birdir. O yüzden hiçbir zaman ‘ben’ diye anlatmaz, hep ‘biz’dir.

Haberin Devamı

En çok deriyi sever. Derinlerde gezer. Deli deliyi çeker kuralına inanır. Anlatır ama aslolanın hep karşısındakinin ne kadar anladığı olduğunu bilir. Onunla da yetinir. 2012 yılının hikVyesini ‘Deri Divane’ olarak belirledi. Hem hikâyesini anlattı hem de çok yakın zamanda 10 yıllık aradan sonra Nişantaşı’na geri döneceklerinin müjdesini verdi

“Aşk tesadüfleri sever, derler. Kazlıçeşme’de ilk kez dokunduğumuz incecik güderinin ruhumuzda yarattığı duygu da, bizim yaşamımızı etkiledi. İTÜ Mimarlık Fakültesi’nde içimize kök salan tasarım tutkusu yaşamımızda deriyle şekillenmeye başladı. Nişantaşı’ndaki küçük ev-ofisimizde deriyle heyecanlandık, hayaller kurduk, cesaretimizi sınadık, denedik, yanıldık, keşfettik. O günlerin heyecanıyla bu sürece ‘Derishow’ dedik. Günler bu tutkuyu; tekstil, triko, aksesuvar ve gece giysilerini de içeren bütünsel bir giysi konseptine taşıdı. Tutku, bedenlerden mekânlara taştı, Derishow Mimarca oluştu. Ürünlerimizi sergileyebileceğimiz özel mekânlar yaptık / bozduk / yeniden yaptık. Zamanda dalgalandık, tutkulu aşkımızın peşinden gittik. Bu aşk, bu kış bizi serüvenin başladığı yere, Nişantaşı’na götürüyor. Nişantaşı’nda yeni bir Derishow hikâyesi yazarken, bu buluşma tutkulu aşkımızın önünde saygıyla eğilelim dedik: Deri’yi Divane olarak selamladık. Biz bu topraklardaki 2012 kadınını ‘Deri Divane Tasarımları’yla resmederken, bu topraklarda yaşamaya başlayan ilk Türk kadınlarının, belki de ilk imgeleri, bizimle beraberdi. Dünden bugüne bizimle bu divaneliği paylaşan tüm Derishow ekibine ve tasarımlarımıza can veren Derishow dostlarına saygıyla...”

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea75def018fbb8f8816b7f

DERİYLE VAR OLDUK

Fatoş ve Sancar Ahunbay 2012 yılı kimliğini bu cümlelerle kaleme almış. Fatoş Ahunbay şöyle anlatıyor: “Deriyle var olan bir markayız biz. Derinin tamamlayıcısı olarak ötekiler geldi. Mimar olduğumuz içinse mobilyalar kontrolsüzce yaratıldı. Deri Divane, ‘Moda bizim için bir semt adıdır’ı bulduğumuzda çıkan bir laftı. O anda bulmuştuk, zamanını bekliyorduk. Bu sene neredeyse 10 yıl aradan sonra Nişantaşı’na döneceğimiz için, zamanıdır dedik. Deriyi ilk diktiğimiz yere, evimize geri döndüğümüz için kullandık. TopShop’un yanında yeni bir dükkân yapıyoruz. Bu ay sonuna doğru açılacak. İçinde hem Derishow, hem Mimarca, hem de matrak bir kafe olacak. 850 metrekare eğlenceli bir yer. Global sokakta biraz memleket toprağı sesi çıkaracağız. Eğleneceğiz.”   
Başkaları uzun yıllarla övünür ama Fatoş Ahunbay Derishow’un kaç yıllık bir marka olduğunu söylemiyor. “Dün doğduk, bugün büyüyoruz” deyip geçiştiriyor. Uzun yıllara rağmen bu kadar gözde olmalarını neye bağlıyor derseniz, şöyle anlatıyor: “Bu insanın yaptığı işi sevmesiyle ilgili. Biz başka bir şey yapmayı bilmiyoruz. Bir yerde var olma nedenimiz bu. Bizim varoluş nedenimiz hep yeniyi keşfetmek. Yeni peşinde koşarken insan elinin kararı olmuyor. Çünkü her zaman aynı yemeği yapmıyor. Yaptığın şey kendi kendini tekrar etmiyor. Ederse hayatın biter.” 

Haberin Devamı

TÜKETİCİ DEĞİL KULLANICI

Derishow ismiyle tezat olmasına rağmen gösteriş meraklısı bir marka değil. Deri ve derinden işler yapıyorlar. “Tüketme fikrini sevmiyoruz. Tüketilecek değil, kullanılacak tasarım yapmak istiyoruz. Kullanıcıya mal yapıyoruz. Bu yüzden tüketici lafını da yamyamca buluruz. Derinin nesilden nesle geçmesi gerek. Göze sokmadan anlaşılmayı bekliyoruz. Bu bir risk aslında ama anlaşıyoruz da... Biz kulüpçülük oynamayı çok severiz. Biz bir fikir kulübü gibiyiz. Böyle bir cemaatle halleşiyoruz.”
Müşteri kitlesi gerçekten de cemaat gibi. Yıllardır her sezon bıkmadan alıyorlar. Eskimemesine, modayla ilgisi olmamasına rağmen yeni olanın peşinde koşuyorlar. Neden mi? “Biz insanları yaratıcı olmaya zorluyoruz” diyor Ahunbay. Bu sezon aldığını üç sezon önce aldığıyla kombinlediklerini anlatıyor. Ve böyle olunca kullanıcı yaratım sürecine ortak oluyor, markayla
bağ kuruyor, giyinirken eğleniyormuş.

Haberin Devamı

SOKAK STİLİ AYRICALIKLARI

Yeni sezon tasarımları değerli malzemelerle tasarlanmış; işlevsel, akılcı, çarpıcı sokak stil ayrıcalıkları sunuyor. Çift yüzlü, çift renkli, çift kullanımlı, kırışık kâğıt efektli derilerin yanı sıra yeni yüzey işlenti teknikleriyle hazırlanan mat siyah derilerin koleksiyona verdiği eklektik duygular; nil yeşili, tabalar, kızıllar ve koyu grilerde kendini gösteriyor, doğadaki renkleri deriye yansıtıyor. Oversize volümler, erkeksi spor duygulu pelerinler, vatkalar ve maskulen detaylar da var.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!