Güncelleme Tarihi:
Ismarlama takım elbise ve gömlek markası Milimetric’in sahibi Kaan Gökalp, İstinye Park Alışveriş Merkezi’nde, “Gentlemen’s Club” konseptiyle bir mağaza açtı. Müşteriler içkilerini yudumlayıp sohbet ederken, ölçü verip yeni giysiler diktiriyor. ? Sibel ARNA sarna@hurriyet.com.tr
? İstinye Park’taki Milimetric mağazasının diğerlerinden farkı ne? 12 bin kayıtlı müşterimiz var, ancak ciromuzun yarısını 150 müşteriden yapıyoruz. Bu müşterilerimiz ciddi para harcayan, yalıda, villada oturan, teknesi, pahalı arabaları, saatleri, antika tabloları olan kişiler. Çoğu işadamı, CEO ya da genel müdür. Hemen hepsinin omuzlarında ciddi stres var ve hemen hepsi birkaç kulübe üye. Streslerini bu kulüp ortamlarında atma kültürleri çok gelişmiş. İstedik ki, mağazamıza gelenler kendilerini kulüp ortamında hissetsinler. Bu mağazanın konsepti, bir nevi “Gentlemen’s Club”. ? Dünyada trend bu yönde mi? - Kesinlikle. Hedef kitleye farklı bir mağaza tasarımı, ürün ve hizmet anlayışı sunduğu ölçüde markaların yaşama şansı olduğunu gördük. ? Burası iş bağlantılarının kurulduğu, kartvizitlerin verilip alındığı bir yer haline geldi mi? Yoksa daha ziyade eğlenceli, kafa dağıtıcı sohbetler mi yapılıyor? - Her ikisi de. Özellikle takım elbise ve gömlek provalarında bir yakınlaşma oluyor. Herkes birbirinin kumaşı, modeli ile ilgili yorum yapıp, tanışabiliyor. Ulaşılması çok zor kimi müşterilerimizle yakınlaşıp, iş bağlamak isteyenlerin de bize müşteri olmaya başladığını gözlemliyorum son zamanda. Bir futbol maçına ya da konsere giderken burada buluşan müşterilerimiz de var. Ya da eşi alışveriş yaparken mağazamızda içkisini yudumlayan da... ? Sizce günümüz erkeği bir alışverişten ne bekliyor? - Satıcının dürüst olmasını bekler. Bir kere size güvendi mi, kendisini teslim eder. O yüzden biz her müşteriye özel kalıp çıkarır ve onu muhafaza ederiz. Yakışmayanı anında söyleriz. Bir de bu indirim furyasından sonra müşteri, değeri hiçbir zaman azalmayacak bir ürün almak istiyor. ? Ünlü müşterileriniz arasında kimler var? - Borusan Filarmoni Orkestrası’nda konuk şef olarak yer alan Bülent Eczacıbaşı’nın frağını yapmıştık. Zafer Kurşun, Tuncay Özilhan, Osman Çarmıklı, Arda Turan, Hıncal Uluç, Ertuğrul Özkök, Mehmet Y. Yılmaz, Haşmet Babaoğlu, Ruhat Mengi’yi sayabilirim.
ERKEK MODASINDA NELER OLUP BİTİYOR?
Takım elbisede kruvaze ön planda. O eski ağır ve klasik havasından uzaklaşmış biraz, modernize edilmiş. Pantolonlar plisiz, bedene oturuyor. Paçalar dizden bileğe kadar her zamankinden daha dar. Süper slim, hatta nerdeyse skinny. Yılın moda rengi grinin bütün tonları. Düz renk melanj takımlar da çok gözde. Gömlekte grinin tonlarıyla uyumlu mor, lila, nar çiçeği tercih edilecek. Yeşili de küçümsememek gerek. Renk ne olursa olsun, gömlek kareli olacak. Çoraplarda bile bir hareket gözlemlenmeye başladı. Yatay çizgili ve renkli çoraplar takım elbiselerin ağır havasını kıracağa benziyor. Mono yakanın ağırlığı da hissedilecek. Takım elbise yakaları yine ince, kravatlar gibi. Gömlek yakaları da takım elbise yakalarına uygun olarak küçüldü. Blazer’ları az kalsın unutuyorduk. Tom Ford’un tabiriyle düğünden cenazeye kadar her türlü sosyal ortamda giyilebilen blazer’larda moda renk siyah, lacivert ve devetüyü.