Minik Umut, hastalığını yenemedi

Güncelleme Tarihi:

Minik Umut, hastalığını yenemedi
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2009 13:05

MUĞLA’nın Ula İlçesi’ne bağlı Karabörtlen Köyü’nde oturan, gündelikçi Hacer (35) ve şoför Ercan (37) Aydoğan çiftinin 4.5 yaşındaki çocukları Umut Cansın, 10 milyonda bir kişide rastlanan ‘mavi bebek’ (siyanotik) hastalığına karşı verdiği mücadeleyi yitirdi

Dolaşım sistemi ters olarak doğan ve 3 kez kalp ameliyatı geçirip yapay damar takılan Umut, son ameliyatın ardından hayatını kaybetti.
Ula’ya bağlı Karabörtlen Köyü’nde oturan Hacer Aydoğan, 4.5 yıl önce ikinci çocuğuna hamile kaldı. Ancak, talihsiz kadın hamileliğinin ikinci ayında düşük yaptı. İzmir’e getirilip Ege Üniversitesi Hastanesi’nde tedaviye alınan Hacer Aydoğan’ın ikiz çocuklara hamile olduğu, sadece çocuklardan birini düşürdüğü, diğerinin yaşadığı belirlendi. 3 ay boyunca yoğun bakımda tutulan ve 7.5 aylık hamileyken doğum yapan Hacer Aydoğan, ikizi ölen çocuğuna ‘Umut Cansın’ adını verdi. Ancak, Umut’ta da ‘mavi bebek’ diye bilinen ve 10 milyonda bir kişide rastlanan, dolaşım organlarının ters şekilde olduğu ‘siyanotik’ hastalığı saptandı. Arter ve aort damarları ters oluşan bebeğin, akciğere giden damarlarının kan taşımadığı, bu nedenle vücutta temiz kan dolaşımı olmadığı belirlendi.

10 GÜNLÜKKEN KALP DAMAR AMELİYATI

Talihsiz Umut’a henüz 10 günlükken Ege Üniversitesi Hastanesi’nde açık kalp ameliyatı yapıldı. Ciğerdeki kirli kanın temiz kan ile harmanlanarak biraz olsun temizlenmesi için yapay damar (beyinde tıkanmış yollara bağlı olarak biriken BOS'un drene edilerek, kan akımına yeniden katılmasını sağlayan ve tıpta şant denilen damar) takıldı. Kısa süreliğine, kısmen sağlığına kavuşan Umut’un 17 aylıkken yeniden damarları tıkandı. Ula’dan ambulansla tekrar Ege Üniversitesi Hastanesi’ne getirilen Umut, henüz 1.5 yaşında bile değilken ikinci kalp ameliyatını oldu.

Ameliyat, talihsiz bebeğin göğüs kafesi küçük olduğu için sırtından girilerek yapıldı, kalbine yeni ‘şant’ takıldı. Bir süre yoğun bakımda kalan Umut, tedavisinin sonrasında evine gönderildi. Umut 2.5 yaşına geldiğinde ise periyodik kontrollerini olduğu Ege Üniversitesi Hastanesi’nde anjiyo yapıldı.

DOKTORLAR UMUT VERDİ

Doktorlar, ters olan sistemin düzeltilebileceği ve Umut’un tamamen sağlığına kavuşabileceği ihtimali bulunduğunu söyleyince Aydoğan ailesi için bir umut ışığı doğdu. Bu son derece kapsamlı ve zor ana ameliyat için yeterli donanımı bulunduğu ifade edilen Acıbadem Hastanesi ile temasa geçen Aydoğan ailesi Umut Cansın’ı İstanbul’a götürdü. Acıbadem Hastanesi doktorlarından Tayyar Sarıoğlu, Umut’un bu riskli ameliyata ancak 4.5- 5 yaşında girebileceğini söyledi. Bu arada bir kez daha damarları tıkanan talihsiz çocuk, 3.5 yaşında iken üçüncü kez bıçak altına yatıp kalp ameliyatı oldu. Kalbine yeni şant takıldı. Bu operasyon ise Acıbadem Hastanesi’nde yapıldı.

AMELİYATI İÇİN GECE DÜZENLENDİ

Evlatlarının tamamen sağlığına kavuşmasını bekleyen Aydoğan ailesi, geçen haftalarda Marmaris Genç İşadamları Derneği’nin (MAGİAD) düzenlediği geceden elde edilen gelirle son ameliyat için gerekli 50 bin TL’yi tedarik edip umut içinde İstanbul’a gitti. Bakırköy'deki Acıbadem Hastanesi’nde, 26 Mart’ta, Kalp Damar Cerrahisi Bölümü'nden Prof. Dr. Tayyar Sarıoğlu, 2 yardımcı cerrah, 2 anestezi uzmanı, 2 hemşire ve 1 de kalp uzmanından oluşan ekiple ameliyata alınan Umut Cansın, yaşama tutunamadı. 7 saat süren ameliyat sonrası, 3 gün boyunca akciğer ve kalp cihazına bağlı kalan küçük Umut, salı günü saat 01.00 sıralarında hayata gözlerini yumdu.
Prof. Dr. Tayyar Sarıoğlu, Umut Cansın'ın ameliyatıyla ilgili gereken herşeyin yapıldığını belirterek, “Riskinin yüzde 10- 15 olduğu aileye bildirilip izin alındıktan sonra ameliyata girdik. Kalpte delik vardı. Sonra ters damarları düzeltirken akciğere giden bir damarın tamamen tıkalı olduğu ortaya çıktı. Kalp ve akciğer arasına giden damarlardan alıp buraya yenisini taktık. Biz tıbben yapılması gereken her şeyi yaptık” dedi.

CENAZESİNDE GÖZYAŞI

Minik Umut’un cenazesi Ula’nın Karabörtlen Köyü’ndeki evlerinin önüne getirildi. Ardından, Karabörtlen Camii’nde öğlende kılınan cenaze namazının ardından gözyaşları arasında köy mezarlığında toprağa verildi. Sinir krizleri geçiren anne Hacer Aydoğan, akrabalarının yardımıyla ayakta durabildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!