Millet beni dayak delisi yaptı

Güncelleme Tarihi:

Millet beni dayak delisi yaptı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2010 00:00

Fatoş Kabasakal, son günlerde dayak söylentileriyle gündemde; önce barda bir kadından, sonra sevgilisinden dayak yediği iddia edildi. Doğrusu, her şeyin aslını ona sormaktı. Sordum ve bir isyanla karşılaştım: “Kimseden dayak yemedim ama millet beni dayak delisi yaptı!”

Haberin Devamı

FATOŞ KABASAKAL'IN SON FOTOĞRAFLARI  

Hem reklam filminde oynuyorsunuz, hem de “Türk Malı” dizisinde... Tan’ın “Taş Yürek” klibinde de siz varsınız. Aynı anda üç koldan birden geliyorsunuz. Hayırdır?

- 2010 tam benim yılım oldu. Herkes öyle söylüyor. Mesela oynadığım dondurma reklamı için görüşmeye çağrılmayan ünlü kadın yoktu neredeyse. Türkiye’nin en ünlü isimlerinden söz ediyorum. Ama hepsinin arasından ben seçildim.

Dokuz yıldır bu piyasadasınız. Neden daha önce böyle hızlı gelişmedi olaylar?

- Herkesin bir zamanı olduğunu düşünüyorum. Demek ki şimdi benim zamanım.

Geçen o dokuz yıl içinde hiç umutsuzluğa kapılmadınız mı peki?

- Hiç... Tamam, şimdi benim zamanım ama çok daha iyi şeyler de olacak. Bu sadece başlangıç. Hani derler ya “Yaptıklarım, yapacaklarımın teminatı” diye, işte öyle. Ben bütün işlerin yavaş yavaş, sindire sindire yapılması taraftarıyım. Yavaş yavaş pişiyorum. Her geçen gün, her yeni projede daha iyi hissediyorum kendimi.

OYUNCULUK EĞİTİMİ İÇİN AMERİKA’YA GİDECEĞİM

“Türk Malı”nda oynuyorsunuz. Komedide oynamak sizi zorladı mı?

- Biraz... Ama ben orada sadece konuk oyuncuyum. Yeni sezon için dizi görüşmelerimiz var. İnşallah güzel bir projede yer alacağım.

Haberin Devamı

Hiç başrol oynadınız mı?

- Şimdiye kadar hiç oynamadım. Hep ikinci rollerdeydim. Ama başrole hazırlık diye düşündüm bunları. Ve artık başrol oynayabilecek kapasitede hissediyorum kendimi.

Peki “Dokuz yıldır emek harcıyorum. Güzelim, başarılıyım. Ama sadece iki yıldır bu piyasada olanlar başrol oynuyor, ben oynayamıyorum” diye düşünmediniz mi hiç?

- Ama ben konservatuvar mezunu değilim, alaylıyım.

Beren Saat de konservatuvar mezunu değil ama başrol oynuyor...

- Olabilir. Benim konservatuvarım setlerdi. Ayla Algan’dan oyunculuk dersleri de aldım. Ama şunu anladım, ders alsan da oyunculuk asıl kamera önünde öğreniliyor. Yeteneğin varsa, oyuncu da olursun, marangoz da, şarkıcı da... Kimsenin tekelinde değil bu işler. Bu arada ben de Amerika’da iyi bir oyunculuk kursu arıyorum eğitim almak için.

Neden Türkiye’deki hocalardan değil de Amerika’daki hocalardan eğitim almak istiyorsunuz?

- Zaten çok iyi isimlerle çalıştım, onlardan paha biçilemez dersler aldım. Onun için yurtdışındaki workshop’lardan hangisi iyi, onu araştırıyorum şimdi.

BENİ HERKES MANKEN SANIYOR AMA DEĞİLİM

Bundan sonraki hayaliniz sadece oyuncu olmak mı?
- Hayatımda hem oyunculuk hem de sunuculuk var. Benim ilk işim aslında Kral TV’de VJ’likti. Herkes beni manken zannediyor ama öyle değil. 2,5 yıl VJ’lik yaptım. Oradan da direkt rahmetli Osman Ağabey’in (Yağmurdereli) dizisine geçtim.

Hiç mankenlik yapmadınız mı?

- “Bez Bebek”te oynadığım dönemde mankenlik teklifleri geldi, ben de “Şansımı deneyeyim” dedim. Çok iyi modacıların defilelerine çıktım. Yurtdışından da teklif aldım. Fakat dizide oynadığım için kariyerimi riske atmak istemedim. Mankenlik pek tarzım değil. O yüzden de mankenlik kariyerim 2007 yılında geçirdiğim altı ayla sınırlı kaldı.

Birçok insanın hayalidir yurtdışında kariyer yapmak. Gelen mankenlik teklifini nasıl elinizin tersiyle itebildiniz?

- Anladım ki benim yolum oyunculuk ve sunuculuk. Ayrıca burada her şey o kadar tıkırında gidiyordu ki... “Bez Bebek” de çok tutmuştu.

Garantici biri misiniz?

- Hayır. Zaten bu kararı da garanti diye vermedim. Her şeyi bırakıp gidebilirdim ama içimdeki oyunculuk aşkı ağır bastı. Bu işi çok seviyorum. Sete gideceğim günler çok mutlu uyanıyorum. Mantık değil duygusallık ağır basıyor bende.

BURNUMU DOLABIN KAPISINA ÇARPTIM

Geçtiğimiz mayıs ayında, gittiğiniz barda bir kadın tarafında hırpalandığınız doğru mu?

- Tamamen yalan.

Peki sevgilinizin sizi dövdüğü ve sonrasında burun estetiği yaptırmak zorunda kaldığınız?

- O da yalan. Millet beni dayak delisi yaptı!

Nedir işin aslı peki?

- Bir kere benim bir senedir sevgilim bile yok. Ayrıca annem bana el kaldırmamış, bir yabancı gelip de bana nasıl el kaldırabilir? Asparagas haber bunlar ve beni çok üzüyorlar.

Burun estetiğinin sebebi ne?

- Ben çok sakar bir kızım. Burnumu dolabın kapısını çarptım ve ameliyat olmam gerekti.

Aşka ne kadar yakınsınız şu an?

- Hiç yakın değilim, istemiyorum aşk yaşamak. Çünkü ona ayıracak vaktim yok. Tamamen işe odaklanmış durumdayım şu an. Kariyerimde hedeflediğim yere gelince aşk olur ancak. Evlilik teklifleri bile alıyorum ama aşk kapısını kapattım şimdilik. Çünkü hayatıma aşk girerse işi ikinci plana atarım diye korkuyorum.

PROJEYİ BEĞENİRSEM LEZBİYEN BİR HAYAT KADININI DA OYNARIM

Röportajda, iş konusunda mantık yerine duygusallığın ağır bastığını söylediniz. O halde “Gönlüme göre bir rol olsun, para bile istemem” de diyebilirsiniz...

- Festivallere katılacak kadar iyi bir filmdir, para istemem, doğru... İyi bir projeyse her karakteri de oynayabilirim.

Mesela?

- Mesela Charlize Theron’un “Cani” filmindeki rolü... Böyle güzel bir kızı çirkinleştirebilirim! Yeter ki öyle bir şey yapsınlar, “Gel Fatoş oyna” desinler.

Charlize Theron’un canlandırdığı hayat kadını karakterinin aynı zamanda bir de kadın sevgilisi vardı.

- Öyle bir film olsa ben de oynayabilirim.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!