Milenyumun modası güzellik sigortası

Olayın esas kahramanı tabii ki Jennifer Lopez. Kalçalarını 300 milyon dolara sigortalatması dünyanın her yerinde haber oldu. Oysa ki, ABD'de de ünlülerin en önemli saydıkları organlarını sigortalatmaları tabii ki yeni bir şey değildi. Ancak böylesine yüksek bir sigorta poliçesi bugüne kadar görülmüş değildi.

Hal böyle olunca tabii ki biz de merak ettik; Amerika'nın ünlü isimleri bacaklarını, göğüslerini, saçlarını, hatta hatta ses tellerini bile sigortalatıyor da, bizim ünlüler ne yapıyor? Sigorta şirketleri bu konuda ser verip, sır vermiyor. Ancak tek öğrenebildiğimiz bizimkilerin gözü gibi baktığı bir organı yok!

Onlar başlı başına kaza, sağlık ya da hayat sigortası yaptırıyorlar. Yine sigorta şirketlerinden öğrendiğimize göre; yabancı ülkelerde göğüs, kalça, bacak sigortalatma akımı her başladığında bizde de moda oluyormuş! Sigortacılar da şimdi sabırsızlıkla bekliyor: ‘‘Jennifer Lopez kalçalarını sigortalattı. İlk adımı atacak bir cesur yürek var mı?’’

Nerenizi sigortalatmayı düşünürdünüz?

Selin Toktay:

Braun'un Silk Epil Super Soft Plus adlı bir epilasyon aletinin tanıtımını yaptığımda bacaklarım firma tarafından sigortalanmıştı. American Life adlı şirkete ve ellibin dolara sigortalandığını hatırlıyorum. Geçen senenin nisan ayıydı. Süresinin geçip geçmediğini bile bilmiyorum. Üstelik sigorta belgelerini de kaybettim. Anlayacağınız pek ilgili değilim böyle konularla. Ajansımız tarafından kaza sigortamız yapıldı. Bunun dışında herhangi bir yerimi sigortalatmayı düşünmedim.

Aysu Kayacı:

Bir yerimi sigortalatacak olsam, bu yüzüm olurdu. Yaşadığımız şehirde her an bir trafik kazasıyla karşı karşıya kalabiliriz. Bize düşmanlık besleyen biri zarar verebilir. Tüm bu sebeplerden dolayı yüzümü sigortalatırdım. Açıkçası benim hayat sigortam bile yok. Henüz ondokuz yaşındayım. Aklıma böyle birşey hiç gelmemişti. Aslında bir bakıma bedenimizden para kazandığımıza göre sigorta yaptırmak çok mantıklı.

Bozok Gören:

Bir yerim kırılsa ya da başka bir şekilde zarar görse zamanla düzelir. Mesela bacağım kırılırsa belli bir süre sonra kemik yeniden kaynar. Ama dişlerim bir zarar görürse eskisi gibi olması mümkün değil. O yüzden dişlerimi sigortalatırdım. Dişlerim doğal ve bir şey olursa dünyanın en iyi dişçisi bile orijinal görünmesini sağlayamaz. Bu arada Koç Allianz sağlık sigortam var.

Merve İldeniz:

Gözlerimi sigortalatırdım. Çünkü dünyayı görememek mutlaka çok kötü bir şeydir. Ayağın olmasa bir tekerlekli sandalyeyle dolaşabilirsin. Hatta bu insanlar yüzebiliyorlar bile. Ama görmeden yaşamak kolay değil. O yüzden dediğim gibi gözlerimi sigortalatırdım.

Bora Gencer:

Sağlık sigortam var. Ama özellikle bir organımı sigortalatacak olsam gözlerimi ve ellerimi sigortalatırdım. Gözlerimi çok beğeniyorlar. Üstelik görmem açısından çok önemli. Piyano çalabilmem için de ellerimin önemi tartışılmaz elbette! Bir de ses tellerimi mi deseydim acaba? Yok, yok! Ses tellerim olmasa da, ellerim çok önemli.

Çağla Şikel:

Kulaklarımı sigortalatırdım! Şaka yapıyorum şaka! Her yerim, her yerimden daha kıymetli benim için. Ayırmam mümkün değil. O yüzden tek bir yerimi sigortalatmam. Zaten Bozok'la beraber Koç Allianz sağlık sigortası yaptırdık.

Gani Müjde:

Daha biraz önce: ‘‘Allah'ım biliyorum zaman her şeyin ilacıdır. Ama ne olur herşeye merhem olan zaman, benim nasırıma merhem olmasın. Ben nasırımdan kopamam, ayrılamam’’ diye düşünüyordum ki, böyle bir soruyla karşılaştım. Elbette nasırımı sigortalatırdım! Her akşam ayakkabılarımı çıkartıp nasırımla başbaşa kaldığımda aldığım zevki anlatamam. Zaten siz ne anlarsınız?

Ece Erken:

Annemin küçüklüğümde yaptırdığı bir hayat sigortam var. Ama ben özellikle bir yerimi sigortalatacak olsam, gözlerimi sigortalatırdım. Çünkü başka bir yerim yok! Herkesin ben de beğendiği tek yer gözlerim. Onun dışında herhangi bir yerimi öven hiç olmadı..

UZMAN GÖRÜŞÜ

Başak Sigorta Reklam Müdürü Burcu İnkar:

Yabancı ünlülerin vücutlarını parça parça sigortalattığı haberleri basınımızda aşağı yukarı altı, yedi yıl önce yer aldı. O zaman ülkemizde de büyük bir akım başladı. Birçok insan göğüslerini, bacaklarını ve bunun gibi uzuvlarını sigortalatır hale geldi. Tabii zamanla sigortacılık geliştikçe, insanlar tek tek uzuv yerine komple sigortalı oldular. Anlayacağınız ülkemizde göğsünü, bacağını sigortalatan tek tük insan var. Zamanla azaldı. Yani modası geçince... Fakat bir şey değişmedi.

Bugün bile isteyen biri, mesela bir cerrah gidip sadece ellerini sigortalatabilir. Üstelik sağ elini daha fazla kullanan biriyse, sağ el ağırlıklı bir bedel olur. Tabii solaklar da bu hizmetten yararlanıyor!

Amerikalı şöhretler saçını, başını, ses telini sigortalatır da bizimkiler durur mu? Durmaz tabii!

Fakat bizimkiler nedense bunu gizlemeyi tercih ediyorlar!