Michelle Pfeiffer’ı oynatmak istiyor

Güncelleme Tarihi:

Michelle Pfeiffer’ı oynatmak istiyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2005 00:00

‘Üç Kadın’ dizisinin yapımcısı Mutena Açık’la hem dizisi hem de yeni projeleri üzerine konuÅŸtuk. ‘Çiçeklerin Tanrısı’ adlı kitabın sinema uyarlamasında Michelle Pfeiffer’ın oynatmak istediÄŸini açıklayan Mutena Açık, Teoman’a da sert eleÅŸtirilerde bulundu.- Öncelikle ‘Üç Kadın’ dizisinden bahseder misiniz biraz? Reytingleriniz nasıl?‘Üç Kadın’, TRT’nin iki iddialı dizisinden biri. Dizimizin sekizinci bölümü yayınlanacak bu hafta. Yeni sezonda da devam etmeyi planlıyoruz. TRT kriterlerine göre iyi reytingler alıyoruz. Kadromuz da oldukça iyi. Yapımcılar, TRT’ye reyting kaygıları olmadan TRT tarzında diziler yapmayı tercih ediyorlar. Ama biz öyle yapmadık, tıpkı özel bir kuruluÅŸa yapıyormuÅŸuz gibi çekiyoruz dizimizi. - Dizi baÅŸladığında yönetmeni Atıf Yılmaz’dı. Onun diziden ayrılışı nasıl oldu?SaÄŸlığı müsade etmedi malesef. Kendisi 80 yaÅŸ civarında. Dört bölüm çektik onunla. Ardından diziyi usta yönetmen Orhan OÄŸuz’la çekmeye baÅŸladık. O da ‘İkinci Bahar’ gibi büyük dizilerin yönetmeni. Her yönetmenin farklı bir dili, farklı bir sinema anlayışı var. Diziyi devralırken de Atıf Yılmaz ve Orhan OÄŸuz oturup konuÅŸtular. Dengeli bir geçiÅŸ yaptık. Oyuncularımız da disiplinli olduÄŸu için hiç bir bocalama yaÅŸamadık. - Dizide ön plana çıkan ne?Türk kadınına bir model sunuluyor. Derya isminde, iki çocuklu, kocasını erken kaybetmiÅŸ ama yaÅŸamını onurlu bir biçimde devam ettiren bir karakteri var. Çocuk büyütme sanatı, evlilik dışı çocuk, töre cinayeti gibi ağır konular yavaÅŸ bir dille anlatılıyor. Ä°nsanların yaptıklarından sorumlu olması gerektiÄŸi mesajı veriliyor. Teoman sadece para için oynadı- ‘Mumya Firarda’nın da yapımcısıydınız. Film, çok fazla eleÅŸtiri almıştı.Evet, ‘Mumya Firarda’ gereÄŸinden fazla eleÅŸtirildi. Biz sadece ‘pop-corn’ filmi yapmak istedik. Ä°zleyiciler ‘pop-corn’larını yerken keyifli vakit geçirsinler istedik. Ama sinema eleÅŸtirmenleri tarafından sanat filmi muamelesi gördü ve ağır eleÅŸtiriler aldı. Aslında amacımıza ulaÅŸtık. 500 bin giÅŸe yaptık. Steven Spielberg’in ‘Minory Report’ adlı filmiyle birlikte girdi gösterime. O ilk hafta 100 bin, biz ise 75 bin yaptık. Ama eleÅŸtirmenler öyle bir tarz kullandılar ki, hakaret boyutuna getirdiler eleÅŸtirilerini. EleÅŸtiriler sinema diliyle de ilgili deÄŸildi. Kimse kurgusu kötü, ÅŸurası iyi çekilmemiÅŸ falan demedi. Film. Mısır gibi Arap ülkelerinde, Almanya, Ä°ngiltere ve Avustralya’da gösterime girdi. Film, Show TV’de yayınlanacaktı. Galiba onlar da eleÅŸtirilerden çekindiler, filmi hálá yayınlamadılar.- EleÅŸtirmenler niye bu kadar yüklendiler?EleÅŸtirmenler ne bekliyorlardı bilmiyorum. Filme çok fazla yüklendiler. Ona bakarsanız ‘GORA’ da sanatsal açıdan çok da baÅŸarılı bir film sayılmaz. - Teoman da çok fazla eleÅŸtiri aldı...Evet ama Teoman zaten filmde sadece para için oynadı. Dört sene önce 130 milyar gibi o döneme göre büyük bir para aldı. Ãœstelik çok da hevesliydi filme baÅŸlarken. ‘Ben şöyle oyuncuyum, şöyle bir karakter çizeceÄŸim’ falan diyordu. Ama öyle isteksiz bir performans sergiledi ki, onun motivasyonu settekileri de etkiledi. Aslında ‘Mumya Firarda’, yapımcılarda büyük bütçeli filmlerin yapılabileceÄŸi duygusunu uyandırdı. Ortak yapım anlayışını getirdi. Hollywood Film Festivali’ne katıldık. Orada da gösterildi film, üstelik ücretliydi. Salon tıklım tıklım doluydu. Bizden önce gösterilen yapıt, Tom Cruise’un filmiydi. O da geldi ve bizim gösterime de katıldı. - Festivaldeki tepkiler nasıldı?Çok beÄŸendiler. Festival bitiÅŸ töreni, Beverly Hills’te Hilton Oteli’nde yapıldı. Steven Spilberg toplantının ev sahibiydi ve Jodie Foster’dan Cameron Diaz’a kadar birçok ünlü toplantıdaydı. Orada da yüksek kademelerde çalışan Türkler var. Onlar da geldi. ‘Mumya Firarda’yı beÄŸendiklerini söylediler. Bu olay Türk Sineması’nın tanıtımı açısından çok yararlı oldu. - Yeni projeleriniz var mı?Yeni bir ajans kurdum, Mavi Dönem adında. Åžimdi, Alev Alatlı’nın ‘Yaseminler Tüter mi Hálá’ adlı romanını çekeceÄŸiz. Işıl Akatlı ile birlikte yazdık senaryoyu. Erkek karakter için Tamer KaradaÄŸlı ile konuÅŸtum. Kadın karakteri için de kafamda iki isim var. Bir de Lawrence adlı yabancı bir karakter var. O da Amerikalı olsun istiyorum. Uluslararası boyutta bir proje olacak. Senaryoyu, Amerikalı yapımcılara yolladım. Åžimdi senaryo Ä°ngilizce’ye çevriliyor. Bütçesinin bir kısmını bulduk. Bir kısmını da Amerika’dan temin edeceÄŸiz. Filmi, bu yaz Kıbrıs’ta çekmeyi planlıyoruz. Hamdi Koç’un ‘Çiçeklerin Tanrısı’ adlı kitabını sinemaya uyarlayacağım. BaÅŸrolünü Michelle Pfeiffer’ın oynamasını istiyorum. Kendisine teklif götürmeye hazırlanıyorum. - Ä°zleyicilerinize bir mesajınız var mı?Popüler olandan öte, zapping yaparlarken kaliteli iÅŸlere de takılmalarını diliyorum.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!