Michael Jordan’ın kardeşiyim sanıyordum

Şov dünyasına modellikle girdiniz, derken albüm çıkardınız ve sunuculuğa başladınız. Geçmişte de bir dönem basketbol oynamışsınız. Gönlünüzde yatan asıl meslek hangisiydi?
- Aslında ilk hedefim sunuculuk değildi. Ben hep canım ne istiyorsa onu yaptım. Sonradan fark ettim ki, aradığım şey sunuculukmuş. İster istemez bir arayış içerisine giriyorsunuz, çünkü alan çok geniş. Şarkı söyledim, seviyorum da söylemeyi ama günün sonunda baktığımda diyorum ki; aslında bütün mevzum sunuculukmuş. Sunuculukta her yönümü gösterebiliyorum.
Yeniden albüm yapmayı düşünüyor musunuz?
- Yapmayacağım. Şu an düşünmüyorum.
Müzikte umduğunuzu bulamadınız mı?
- Yok, öyle bir şey yok. Ben o yola çıkarken de hiç o kafada olmadım. “Albüm yapayım da bir sürü ekstraya gideyim” düşüncem olmadı. Amaç, kendi egomu tatmin etmekti. Annem hep “Ben zamanında isteseydim şunu yapardım, bunu yapardım” der. O benim çocukluğumdan beri aklımda yer etmiş sanırım. İstediğim bir şey olunca “İstiyorum, o halde yapayım” diyorum.
O SÜRECİN SONUNDA “WIPE OUT ASUMAN” OLDUM
Peki size “sunucu” mu, “eski manken” mi yoksa “şarkıcı” mı denmesini istiyorsunuz?
- Günün sonunda hepsi show business... Bazen bir programa gidiyorum, orada da “Ne yazalım?” diye soruyorlar, sonra sadece Asuman Krause yazıyorlar.
Basketbolcu olmak isterken dümeni şov dünyasına kırmışsınız. Nasıl gelişti tüm bu süreç?
- Çok alakasız yerlerden geldim... Aslında bütün hayalim, dünyanın en iyi basketbol oyuncusu olmaktı. Hatta kendimi bir ara Michael Jordan’ın kız kardeşi sanıyordum! (Gülüyor) Almanya’da yaşarken odamda Jordan posterleri vardı. En son Alman Havayolu’nda çalıştım, sonra güzellik yarışmasına girdim ve o sürecin sonunda “Wipe Out Asuman” oldum.
Asuman Krause, artık “Wipe Out” yarışmasının önüne mi geçti sizce?
- Önüne geçmedi de, bütünleşti.
FİNAL PARKURUNU DENERKEN KENDİMDEN ÇOK UTANDIM!
Son olarak “Wipe Out”un Türk-Yunan versiyonunu yapmıştınız. Yeni bölümleri olacak mı yarışmanın?
- Yeni sezondan dört bölüm yayınlandı, diğer 10 bölüm yazın yayınlanacak.
Siz “Wipe Out”taki oyunları denediniz mi?
- Aslında ilk sezon için gittiğimde denemek istedim. Oyunların hiçbir riski yok, ayrıca cankurtaranlarımız da var ama ne olur ne olmaz, sonuçta iş yapıyoruz dedim, vazgeçtim. Sonra final parkurunu denedim. Ve kendimden çok utandım.
Neden?
- Çünkü 55 yaşında bir yarışmacı pes edince, “Neden yarıda bıraktın?” demiştim. Hepsi kazansın istiyordum.

“WIPE OUT”TA YARIŞMAK İSTEYENLER MARMARA FORUM’A!
“Wipe Out”u, Arjantin parkurunda yarışamayanların ayağına getirdiniz. Bu projeden de biraz bahsedebilir misiniz?
- “Wipe Out”ta yarışmak isteyen çok kişi var. O yüzden oyun parkurunu Marmara Forum’a getirdik. 20 Mayıs’a kadar burada kalacak. 19 Mayıs’ta yapılacak yarışmayı da ben sunacağım.
Yaş sınırı var mı?
- 16 ve üstündeki herkes katılabilir.
Hangi etaplar var bu yarışmada?
- Yumruk Duvarı, Dev Kırmızı Top ve Sürat Köprüsü.

FEAR FACTOR’Ü DE ÖNCE ACUN SUNDU AMA BENİMLE HATIRLIYORLAR
“Var mısın Yok musun”u Acun Ilıcalı’dan sonra sunmak, bir risk değil miydi sizin için?
- Ben hiç o gözle bakmadım, öyle düşünmedim. Yarışma zaten benim çalıştığım firmanın (Endemol) formatıydı. “Var mısın Yok musun? yarışmasını canlı çekmek istiyoruz” dediklerine benim takıldığım tek nokta canlı yayındı. Çünkü bu dünyada bir ilkti. Onun dışında hiçbir şey düşünmedim. O yüzden risk değildi diyebilirim. Bir de bizim insanımız biraz çabuk unutuyor. “Fear Factor”ü de daha önce Acun yapmıştı ama o yarışmayı da benimle hatırlıyorlar.