Güncelleme Tarihi:
Yaz mevsiminin başında olunmasına rağmen vitrinlerinin önünü indirimli satış duyurularıyla donatan firmalar, yüzde 20 ile yüzde 50 arasında değişen indirimlerin yanı sıra “bir alana bir bedava”, “bir alana ikinci ürün yüzde 50 indirim” avantajları sunuyor. Bazı mağazalar da indirimli satışları uzun vadeli kart avantajlarıyla cazip hale getirmeye çalışıyor.
Adana Giyim Markaları Derneği (AGİMAD) Başkanı Hasan Ayyıldız, yaptığı açıklamada, alınmaya çalışılan tüm önlemlere rağmen bazı firmaların indirimli satışları amacı dışına çıkarmada ısrarlı davrandığını bildirdi.
Ayyıldız, eskiden indirimli satışların sadece mevsim sonlarında, elde kalan ürünleri nakit paraya çevirmek için yılda 2 kez yapıldığını, oysa günümüzde alınan tüm önlemlere rağmen indirimli satışlarda bir başıboşluğun devam ettiğini savundu.
Okulların tatile girmesi ve genel sınavların tamamlanmasıyla birlikte tatile çıkma telaşı başladığını vurgulayan Ayyıldız, “Yaz tatiline çıkış nedeniyle alış veriş trafiğinin zaten yoğunlaştığı şu günlerde indirime gitmenin anlamı yok” dedi.
Ayyıldız, gayri ciddi indirim kampanyalarına karşı son yıllarda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin de girişimleriyle yapılmaya çalışılan yeni düzenlemelerin ise henüz sonuç vermediğini savundu.
Konfeksiyon piyasasında gereksiz bir telaş yaşandığını ifade eden Ayyıldız, “İndirim yapanların tamamını zan altında bırakmak istemiyorum ancak, bazıları bu işin öylesine dozunu kaçırdı ki daha vitrinine bile çıkarmadığı ürüne yüksek fiyat yazıyor, ardından onun üzerini çizip düşük fiyat yazıyor. Bu yolla da halk aldatılıyor” dedi.
“TEK KULLANIMLIK ÜRÜNLER”
Ayyıldız, piyasada ucuz fiyatla satışa çıkarılan ürünlerin bazılarının neredeyse “tek kullanımlık” hale geldiğini savunarak, şunları kaydetti:
“Bir simit parasına bile çorap ya da iç çamaşırı satılıyor. Bu ürün bir kez yıkandığında bir daha kullanamıyorsunuz. Avrupa ülkelerinde böyle ucuz ürünler var ancak, bunlar kullanılıyor ve atılıyor. Oysa, Türkiye'nin böyle bir lüksü olamaz. Ucuz ürüne para veren kişi aslında parasını sokağa atıyor. Aynı üründen birkaç tane almak yerine bir tane ancak kaliteli olanı seçilirse bunu yıllarca değerlendirme imkanı bulur. Ancak, ne yazık ki Türk toplumu bu bilinç seviyesine henüz ulaşamadı.”
Ayyıldız, parasını seven ve kıymetini bilenlerin kaliteli üründen şaşmamaları gerektiğini, ucuzluk uğruna kalitesiz ürün alanların paralarını sokağa attıklarını savunarak, şunları kaydetti:
“Tüm bu olumsuzlukların yanı sıra dozu kaçan indirimli satışlar, bu işi ciddi yapan büyük firmalara zarar veriyor. Çünkü, kalitesiz üründe de artık sınır kalmadığından fiyatlar alabildiğine aşağıya düşüyor. Bu durumda kaliteli ürünle çok kalitesiz ürün arasındaki fiyat uçurumu büyüyor. Vatandaşlar da buna ister istemez kanıyor.”